2019 seçimlerinde CHP’nin “Büyükşehir Belediye Başkan adayı kim olacak” tartışması bugünden başladı…
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, yaklaşık bir yıl önce,”Eğer Yılmaz Hocam (Yılmaz Büyükerşen) ben yok’um derse Büyükşehir Belediye Başkanlığına adayım” demişti…
Ataç’ın, bu sözlerine başta Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen olmak üzere parti içerisinden kendisine muhalif olan isimlerden tepki gelmişti…
Ben bu tepkiyi yersiz buldum…
Ahmet Ataç, saygıda kusur etmeyen bir kişilik…
Hümanist kimliğiyle 12 yıllık belediye başkanlığı döneminde kimseye karşı bir saygısızlığı olmadı…
Daha doğrusu ne gördüm ne de duydum…
Tepebaşı İlçesinde yaşayanlar kendisine karşı büyük bir sevgi ve saygı besliyorlar…
7 yaşındaki çocuğundan tutunda 70 yaşındaki aksakallı dede ve nineler her gördükleri yerde önüne geçerek,”yaptığın hizmetler sayesinde Tepebaşı Eskişehir’in en gözde ilçesi oldu” diyerek kendisine dua ediyorlar…
Bu bir abartı değil…
Bizzat gözlerimle gördüm, kulaklarımla işittim…
Ataç, Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olacağını açıkladığı günden beri, birileri de Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in kendisinin veliahtı olarak Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’u gösterdiği dedikodusunu yaydı…
Yılmaz Büyükerşen’e bizzat sordum:
“Hocam Kazım Kurt’u Büyükşehir’e veliaht olarak gösterdiğiniz söylentileri doğru mu?”
“Ben kimseyi veliaht olarak göstermedim. Böyle bir sözde etmedim. Birilerinin çıkardığı dedikodu” demişti…
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’ta,”Büyükşehir Belediye Başkanlığı yarışında ben de varım” dememişti…
Önceki gün Kanal 26 TV’de Muharrem Esen’e konuk oldu…
Muharrem Esen,”Önümüzdeki dönem nereye aday olacaksınız” diye sormuş…
Şöyle cevap vermiş:
“2017 sonunda erken seçim görünüyor. Odunpazarı’nda yaşayanlara verdiğim sözler var. Bu projelerimi bitiremezsem yeniden Odunpazarı Belediye Başkanlığı'na adayım. Kesinlikle Milletvekilliğini düşünmüyorum.”
Dün Demokrat Parti İl Binasına gittim…
20’ye yakın partili vardı…
Önümüzdeki günlerde yapılacak olan il teşkilatı seçimleri için hazırlık yapıyorlarmış…
Beni görünce soru yağmuruna tuttular.
“Sadi Bey Kazım Kurt’ta Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adaylığı için müracaat edecekmiş, doğru mu? Kazım Kurt’u, Yılmaz Hoca mı destekliyor? Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ta Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adaylığı için müracaat edeceğini açıklamıştı. Sizce hangisini aday yaparlar? Kurt, Ataç’a rakip olacak mı? ”
Önce şunu belirteyim…
Eskişehirliler yerel televizyonlardaki programları ilgiyle izliyorlar…
Önce Ahmet Ataç, ardından da Kazım Kurt ES TV’ye konuk olmuştu…
Ertesi gün Eskişehir’de hemen hemen her yerde herkes Ataç ile Kurt’un TV programında söylediklerini konuşuyordu…
ES TV’de program yapımcısı olarak bunu duyduğumda çok memnun oldum ve kendilerine teşekkür ettim…
Ahmet Ataç,”Yılmaz Hocam ben artık yokum derse, Büyükşehir Belediye Başkanlığına adayım” demişti…
Bunu kendisiyle ES TV’de yaptığım programda bizzat sordum…
Aynı cevabı verdi…
Ancak Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, açık ve net olarak;”Büyükşehir Belediye Başkanlığına adayım” demedi…
Katıldığı televizyon programında da, “Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olmayı düşünüyorum” dememiş…
Kaldı ki aday adayı olması şartları uygun olan herkes gibi Kazım Kurt’un da hakkı…
Gerçekten de, erken veya zamanında yapılacak olan Mahalli İdareler seçimlerinde Yılmaz Büyükerşen,”ben aday değilim” diyecek olursa o zaman Ataç daha önce açıkladığı gibi aday adaylığı için kesin müracaatını yapacaktır…
İşte o zaman Kazım Kurt’ta aday adayı olur mu?
Ve ya partinin tepesinden birisi kendisine,”Sen bekle. Bir sonraki seçimlerde görüşelim mi?” der bilemem…
Ama Ataç ile Kurt’u yarıştıracaklarını sanmıyorum…
Bu CHP’ye telafisi ağır, büyük zarar verir…
*-*******
Ciddi bir iddia, önlem alınmalı
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’ne ait olan mezbaha yıllar önce kapatıldı…
Sadece o zamanki adıyla Et Balık Kurumu’na ait mezbahada büyük ve küçükbaş hayvan kesimi yapılıyordu…
Daha sonra burası özelleşti…
Kesimler burada yapılmaya devam etti…
2014 yılı seçimlerinden sonra kapatılan mezbahaların yerine yenileri açılmadı…
Eskişehir’de hayvan kesimi halen üç merkezde yapılıyor…
ESKAR, Keskin ve İnönü ilçesinde…
Bu mezbahalar Eskişehir’de satılan et’in yüzde 5’ini kesiyor…
Diğerleri ise çevre illerden geliyor büyük olasılıkla…
Eskişehir’de üç merkezde kesimi yapılan hayvanların, bu mezbahaların veterinerleri olduğu için mutlaka kontrolü yapılıyordur…
Peki, Eskişehir dışından getirilen kesilmiş hayvanların kontrolü yapılıyor mu?
Eskişehir dışındaki bir mezbahada kesimi yapılan hayvanların eti Eskişehir’e sevki yapılırken “sağlıklı” belgesi ve damgası var diyelim…
Eskişehir Bilecik Bölgesi Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Mehmet Kızılinler’in, birkaç gün önce bir açıklaması yer aldı gazetelerde…
“Eskişehir'e giren kaçak et sağlığı tehdit ediyor" şeklinde…
Dün kendisine telefon ettim…
Bu iddiasını tekrarladı..
“Sadi Bey üç mezbahada kesilen hayvanın eti Eskişehir’in ihtiyacını karşılaması mümkün değil. Mevcut mezbahalar Eskişehir et tüketim oranına göre çok yetersiz . Kaçak kesim yerlerinde kesilen hayvanların eti de bir şekilde şehre giriyor. Bu etlerin ne kadar sağlıklı olduğunu bilen yok. Bu demektir ki; hijyenik olmayan ortamlarda hiçbir veteriner kontrolü olmadan kaçak olarak kesilip işlenerek satılıyor. Bu halkın sağlığı ile oynamaktır. Bu tüberküloz gibi insan hayatını tehdit edecek ciddi hastalıkların insanlara bulaşmasına da neden olabilir.”
“Peki, biz etin mezbahalarda mı yoksa kaçak mı kesildiğini nasıl anlayacağız?” Diye sordum…
Şöyle yanıtladı:
“Tüketiciler et alırken özellikle mühürlü olup olmadığına dikkat etmeli. Mühürsüz et satışı yapan yer varsa Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürlüğüne şikâyette bulunmalı. Ya da Alo 174 hattını aramalıdır.”
Gerçekten Eskişehir’de kaçak et satılıyor mu?
Eğer satılıyorsa o zaman sağlığımız büyük tehlikede…
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü elemanları et satışı yapılan kasap, şarküteri veya AVM’leri kontrol ediyor mu?
Eskişehir’deki mezbahalarda kesilen et, Eskişehir’in yüzde 5 ihtiyacını karşılıyorsa, diğer etler nereden geliyor?
Önlem alınmalı veya alınıyorsa daha da artırılmalı…
Et yiyerek sağlımızdan olmayalım…
Günün Sözü : Bir insana yaraşan her şeyi yapmayı göze alırım; ama daha fazlasını göze almak insanlık değildir. W. Shakespeare
Dedem diyor ki: İyimser kişi, yaranın üstünde artık kabuk görür; kötümser kişi ise kabuğun altında yine yara görür.