İyi ki Yılmaz Büyükerşen var

Polimeks Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erol Tabanca ve Başkan Yardımcısı Cem Siyahi tarafından Eskişehir’e kazandırılan ve şehrin turizm gücüne güç katacak olan Odunpazarı Modern Müze (OMM), daha açılmadan birbirinden önemli isimleri ağırlamaya başladı. Kimlerdi o isimler? İş insanları Hüsnü Özyeğin, Bülent Eczacıbaşı, Mustafa Taviloğlu ve gazeteci Ertuğrul Özkök ile Vahap Munyar! Söz konusu heyetle ilgilenen isim ise, tahmin edeceğiniz gibi Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen. Tabii sadece OMM ziyaret edilmedi. Heyet, Başkan Büyükerşen tarafından Eskişehir’de hayata geçirilen şehircilik projelerini de yerinde inceledi. Balmumu Heykeller Müzesi, Çağdaş Cam Sanatları Müzesi, Kent Belleği Müzesi, Kurtuluş Müzesi, Sazova Bilim Kültür ve Sanat Parkı, Kentpark, vesaire… Ve söz konusu heyet dedi ki: İyi ki Yılmaz Büyükerşen var!

AK Parti önlem almalı

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un ciddi bir iddiası var. Nedir o iddia? AK Parti, teşkilatlarında görevlendireceği yönetici bulmakta zorlanıyor! Aslında bu iddiayı destekleyen iki önemli gelişme yaşandı. AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığının yönetimi, aylardan sonra daha yenice atanabildi. Ve bu atama, Kazım Kurt’un ileri sürdüğü iddianın hemen ertesi günü gerçekleştirildi. Kamuoyu ise bu noktada, “Kazım Kurt sayesinde Odunpazarı ilçe yönetimi atanabildi” şeklinde yorumlarda bulundu. Şimdi, buna benzer yeni bir tartışma daha gündeme geldi. Şöyle ki… AK Parti Mahmudiye İlçe Başkanı Bünyamin Yiğit, 31 Mart yerel seçimlerinin hemen ardından istifa etti. Ancak gelin görün ki, tam üç aydır, boşalan koltuğa herhangi bir atama yapılamadı. Bu durum da, Kazım Kurt’un iddiasını doğrular nitelikte. O nedenle, AK Parti’nin Eskişehir’deki üst düzey yöneticileri bir an önce önlem almalı, partideki birliği sağlamalı ve önümüzdeki süreç için vakit geçirmeden çalışmalara başlamalı.

Rehavete kapılmayalım

Çok önceden, Eskişehir’e kömürlü termik santral kurulması için çalışmalara başlandı. Ancak biz, bıçak kemiğe dayandığı zaman, yani iki yıl önce bu tehlikenin farkına vardık ve mücadele etmeye başladık. Bu süre içerisinde halk, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, belediyeler, Eskişehir Barosu, gazeteciler, sanatçılar, vesaire herkes tek vücut halinde mücadele etti. Ulusal ve uluslararası çevre örgütleri de, Eskişehir halkının haklı mücadelesine tam destek verdi. Tabii bu mücadele verilirken, demokratik şekilde, hukukun üstünlüğü öne alınarak çalışmalar yürütüldü. Yargıya intikal etmiş ve bugüne kadar sonuçlanmış tüm davalar da, şehir halkının lehine sonuçlandı. Günün sonunda ne oldu? Santral ihalesi, 6 kez ertelendi, 7’ncisinde ise iptal edildi! Bu çok önemli bir gelişme. Ancak rehavete kapılmayalım, ayık olalım; çünkü sadece ihale iptal edildi, proje değil.

Tehlikenin farkında mısınız?

Çağımızda, dijital dünya olmadan yaşayabileceğimizi düşünemiyoruz artık. Her an oradayız; sosyal medya platformlarında, çoklu ve çevrimiçi oyun ortamlarında, elektronik kütüphanelerde, vesaire… Tabii dijital dünyanın doğru kullanıldığı takdirde yararının büyüklüğü yadsınamaz. Peki, ya kötü kullanılırsa? İşte bu, uluslararası bir sorun haline dönüştü. Bazı oyunlar, kullanıcıları intihara sürüklüyor. Yine sosyal medyanın esiri oluyoruz; yanı başımızdaki arkadaşımızla tek kelime konuşmazken, sosyal medyada adeta bülbül gibi şakıyoruz. İşte, Anadolu Üniversitesi bu probleme dikkat çekmek adına bir panel düzenledi. Rektör Şafak Ertan Çomaklı panelde yaptığı açıklamada net konuştu: “Dijital dünya öyle tehlikeli ki, bir kasaba, şehir olarak düşünün, o şehre indiğiniz andan itibaren farkında olmadan uyuşturucu satıcısından ekmek satıcısına, gıda temin edeninden silah temin edenine kadar bir alanda buluyorsunuz kendinizi, ancak bunun farkında değilsiniz.” Bu ifadeler bile, dijital dünyanın tehlikelerini ortaya koymak için yeterli. Son söz: Bu tür eğitici programlar arttırılmalı…

Metin Güler ‘normalleşelim’ diyor

İstikrar, istikrar, istikrar… Hükümet, istikrar sözcüğünü hiç ağzından düşürmüyor. Evet, bir istikrar var ülkemizde; erken seçim istikrarı! Yıldık, bunaldık, tükendik artık şu erken seçim furyasından. Seçimlerin, zamanında yapılmasını istiyoruz artık. Bu noktada Eskişehir Ticaret Odası Başkanı (ETO) Metin Güler, seçim gündeminin örttüğü ekonomiye dikkat çekerek, artık gerçek gündem olan ekonomi ve reformlara odaklanılması gerektiğini belirtti. Güler sorunlarımızı ise şöyle sıraladı: Yüksek enflasyon, dövizdeki dalgalanmalar, işsizlik, yüksek kredi faizleri, yatırımcıda ürkeklik, üretimsizlik. Bu sorunların ardından ise şunun yapılmasını önerdi, Başkan Güler: “Dört yıl boyunca ülkede artık seçim konuşulmasını istemiyoruz. Yapısal reformların da bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. İnşallah ihtiyaç duyduğumuz bu reformlar bir an önce hayata geçer, normalleşme dönemi başlar.”

Sanayi Odası’nın çabası…

Eskişehir Sanayi Odası (ESO), Eskişehir sanayisinin gelişmesi ve sanayicilerin birbirleriyle iletişiminin arttırılmasını hedefleyen etkinliklerine devam ediyor. Bu hedef doğrultusunda, 27 fabrikaya sahip Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü (AFGM) ile ESO üyesi firmalar bir araya geldi. Konuya ilişkin açıklama yapan Başkan Celalettin Kesikbaş, Türkiye’nin en büyük şirketlerini Eskişehir sanayicisiyle buluşturmaya devam edeceklerini, işbirliği kültürünü geliştireceklerini ve şehre bol bol iş gelmesi noktasında gayret göstermeye devam edeceklerini vurguladı. TSK’daki Türk silah sistemlerinin bakım, onarım, iyileştirme ve modernizasyonlarını yaptıklarını ifade eden AFGM Kalite Sistem Yönetim Daire Başkanı Albay Fatih Yiğit ise doğru tedarikçinin önemine vurgu yaptı ve Eskişehir sanayicisiyle işbirliği yapma sinyali verdi. Ne diyelim? Özellikle yaşadığımız ekonomik kriz ortamında bu ve bunun gibi organizasyonlar daha da önem kazanıyor…  

Eskişehir’e acımıyorlar!

Eskişehir’in başına gelen, pişmiş tavuğun başına gelmemiştir! TÜLOMSAŞ’ı işlevsizleştirmek için her şey yapıldı, nihayetinde büyük ölçüde başarılı da olundu. Bazı genel müdürlükler Eskişehir’in elinden alındı. URAYSİM denildi, hangi aşamada olduğu ve doğru planlanıp planlanmadığı noktasında büyük soru işaretleri var. Kömürlü termik santral gerçeği karşımızda, ihale iptal edilmesine rağmen tehlike geçmiş değil. ESTÜ havalimanının Hava Trafik Kontrol Kulesi, Devlet Hava Meydanları Genel Müdürlüğüne devredildi. Örnekler çoğaltılabilir… Şehrimizle ilgili kötü bir gelişme daha var. Çifteler Kadın Açık Cezaevi’nin kapatılması planlanıyormuş! Peki, kapatılınca ne olacak? Çifteler’in ekonomisi çökecek! Çünkü cezaevinde çalışanların çoğu Çiftelerde yaşıyor. Mahkumlar ve mahkum yakınları, tüm ihtiyaçlarını Çifteler esnafından karşılıyor. Dahası, Eskişehir’deki cezaevi zaten tıklım tıklım. Çifteler cezaevi kapatılırsa, bütün yük Eskişehir’deki cezaevine binecek. Son söz: Eskişehir kime ne yaptı da acımasızca cezalandırılıyor?! NOT: Çakırözer, konuyu Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile görüştü…

Yine Şehir Hastanesi, yine skandal!

Şehir Hastaneleri, kurulmaya başlandığı günden bu yana, hem Türkiye genelindeki Şehir Hastaneleri, hem de Eskişehir Şehir Hastanesi’nde gerçekleşen olayların ardı arkası kesilmedi. Personelin kötü davranışı, hastaneyi yöneten şirketin sorumsuzlukları, çift başlılık, tedavi sırasında meydana gelen kabul edilemez olaylar, mobbing iddiaları, vesaire… Şehir Hastaneleriyle ilgili şok bir iddia daha söz konusu. Şöyle ki… Şehir Hastanelerinin kira bedeli için ayrılan bütçe ilk beş ayda aşıldı, 3,9 milyar TL ödeme yapıldı! Cumhuriyet'te yer alan habere göre, eski Türk Tabipleri Birliği Başkanı Bayazıt İlhan, “Daha yılın ilk 5 ayında 2019 için bütçede tanımlanan rakamın üzerine çıkılmış durumda. Şehir hastaneleri için yapılacak ödemeler, ciddi kamu zararına yol açıyor” dedi. Yazık, çok yazık; çarçur ediliyor memleketimin paraları.

FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA

Kazım Kurt: Bayram değil seyran değil, bu çocuk beni niye ziyaret etti ki? 
Ekrem İmamoğlu: Kazım başkan da tamam, Türkiye turuna buradan devam; sonrası İstanbul…

BİR TWEET

AHMET ATAÇ
Özgecan, Cansel, Helin… İsimler değişiyor, acımız değişmiyor. Korkunç bir kadın cinayeti sonucu katledilen Şeyma ve Tuğba kızımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Şeyma öğretmenin öğrencilerine bunu nasıl anlatacağız? #ŞeymaVeTuğbaİçinAdalet 
 

DÜNYA İNSANLARI

Fotoğraf:  Tiejun Wang 
Çin’de bir jimnastik okulunun dört öğrencisi, öğleden sonra 30 dakika boyunca ayak parmağı eğitimi yapıyor… 

AFİŞ 

SIKI DOSTLAR
1990 ABD yapımı polisiye türünde olan filmde; Henry Hill adında bir gangster, Jimmy Conway ve Tommy De Vito adlı iki arkadaşıyla birlikte soyguna kalkışır. Gözleri daha yukarıda olan iki arkadaşı, soyguna katılan diğerlerini öldürür ve mafya içinde yükselmeye başlarlar. Bu durum Henry’i olumsuz etkilemiştir ve bu konuda bir şeyler yapması gerekmektedir… Büyük usta Martin Scorsese’nin başyapıtlarından biri olan film, 1991 yılında 6 dalda Oscar’a aday gösterilmiş, en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında Joe Pesci’ye ödül kazandırmıştı. Yine bu film, gerçek bir hikayeden alınmıştır... 

KARİKATÜR

Cemalettin Güzeloğlu