Eskişehir’de trafik öyle bir karmakarışık hale geldi ki maalesef bu karmaşıklığı kimse görmüyor!
Pardon görmesi gerekenler görmüyor…
Geçtiğimiz günlerde Yeni Kent Mahallesindeki Diş Hastanesi’nin önünü yazmıştım…
Araç sürücüleri park edecek yer bulmazsa gelip otobüs duraklarının önüne park ediyor…
UKOME’ye çok sayıda şikayet gelmesi üzerine Diş Hastanesi’nin önü ve karşı kaldırım önüne “park yasağı” kararı aldı…
Bu karardan sonra hem Hastane’nin önüne hem de otobüs duraklarının bulunduğu karşı kaldırıma “park yapılmaz” tabelaları konuldu…
Ancak insanlar bu tabelaları görmesine rağmen park etmeye devam ediyor…
“Park Yapılmaz” tabelalarının konulmasından sonra gelişi güzel parkı önlemek için bir-iki kez trafik polisi gördüm…
Bir daha görmedim…
Dünde Eskişehir Devlet Hastanesine bağlı TÜLOMSAŞ’ın yanındaki Fizik Tedavi Merkezi’nin önünden geçerken tıpkı Yeni Kent Mahallesi’ndeki gibi caddenin her iki tarafına araçların gelişi güzel park ettiklerini gördüm…
Sürücüler Fizik Tedavi Merkezi’nin önünde bulunan Belediye ve Halk Otobüs Durağının önüne bile park etmişler…
Ambülansla bir hasta gelse, gelişi güzel yapılan park yüzünden ambülans hastanenin acil kapısına yanaşamayacak…
Otobüs bekleyen vatandaşlar, yapılan parklar nedeniyle caddeye çıkarak beklemekte…
Durağın önüne duyarsız sürücülerin yapılan gelişi güzel yaptıkları parklar yüzünden cadde üzerinde otobüs beklemek zorunda kalan vatandaşa bir araç çarpsa, yaralasa veya olumsuz bir durum yaşansa bunun sorumlusu kim?
Trafik Şube Müdürlüğü, özellikle hastane önlerine yapılan yasak parkların önüne geçmek için daha sık denetim yapmalı…
Özellikle park sorunu bulunan ve otobüs durakları yer alan hastane önlerine birer trafik polisi görevlendirilecek olunur ise sorun çözülür…
*-*****
Öztekin tek aday
2014-2016 dönemi için seçilen Eskişehir Baro yönetimin görev süresi hafta sonu doluyor…
Hafta sonu Baro seçimleri yapılacak…
Bugüne kadar başkanlık için sadece mevcut başkan Rıza Öztekin yeniden aday olacağını sosyal medyadan duyurdu…
İkinci bir liste konuşulmuyor…
Hafta içi çıkar mı?
Zannetmiyorum…
Üç-beş günlük çalışma ile aday olunmaz…
Rıza Öztekin bir dönem daha başkanlık koltuğunda oturacak…
Yeni yönetim listesini de şimdiden sosyal medya hesabından açıklamış…
Yine 2014-2016 dönemi çalışma raporu da hazır…
Bin sayfadan oluşan çalışma raporu, Bilgi İşlem Sorumlusu Ahmet Güçlü ile başkan Öztekin’in ile ekibinin gece yarılarına kadar yaptıkları çalışmayla bir ayda tamamlanmış…
Bir dönem daha başkanlık görevini üstlenecek olan Rıza Öztekin ile yönetimde yer alacak tüm ekip arkadaşlarına şimdiden başarılar diliyorum…
*-*******
Hayırlı olsun Süleyman Ekşi
Süleyman Ekşi’yi ESKİ’de görev yaparken tanımıştım. ESKİ’de daire başkanlığı yapan arkadaşlarıma sorduğumda, başarılı bir isim olarak yorumlamışlardı…
Odunpazarı Belediyesi’nin bir önceki başkanı Burhan Sakallı, Süleyman Ekşi’yi ESKİ’den Odunpazarı Belediyesi’ne transfer ederek kendisine başkan yardımcılığı görevi verdi…
Başkan yardımcısı olarak görev yaptığı süre içerisinde ılımlı tutumu ile kendisini gerek belediye personeline gerekse Odunpazarı İlçe halkına kendisini sevdirdi…
Başkan Burhan Sakallı ile birlikte özellikle Odunpazarı Evleri projesinde çalıştı ve başarılı işlere imza attı…
Sakallı’dan sonra Odunpazarı Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Kazım Kurt kendi kadrosunu oluştururken Süleyman Ekşi’ye görev vermedi…
Ekşi’de bunu anlayışla karşıladı…
Küsmedi, kırılmadı…
Beklemenin mükafatını gördü…
Özellikle Eskişehir gibi tarih kokan bir şehre Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Müdürü atanması isabetli bir karar…
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Ekşi’yi yakından tanıyor ve başarılı hizmetlere imza attığını biliyordu…
Bunun karşılığında Nabi Avcı kendisine ağır ve çok önemli bir görev verdi…
Ben tıpkı Odunpazarı Belediyesi’nde olduğu gibi Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Bölge Müdürlüğü görevinde de başarılı olacağına canı gönülden inanıyorum…
Ekşi’ye yeni görevinde de başarılar diliyor ve hayırlı olsun diyorum…
*-******
FIKRA:
25 santimlik piyanist
Adamın biri bara gider. Üç tane viski içer. Hesabı ödeme sırası gelince barmene der ki:
- Benim hiç param yok! Ama istersen sana 25 santimlik bir piyanist verebilirim.
Barmen adama inanmaz. Adam cebinden piyanisti çıkarır. Gerçekten de 25 santimlik bir piyanist piyano çalmaktadır. Barmen şaşırır:
- Bunu nerden buldunuz?
Adam, yaşlı bir lamba cininin onu yanlış anladığını söyler. Cebinden içinde yaşlı cinin yaşadığı lambayı çıkarır. Barmen:
- Bir dilek dileyebilir miyim?
Adam bıkkınlıkla lambayı barmene uzatır. Barmen:
- Bir çift yeni ciğer istiyorum... Benimkiler barda çalışırken hastalandı.
Yaşlı cin sihirli hamlesini yapar ve ortaya bir yeniçeri çıkar... Barmen şaşırır:
- Ben yeniçeri istemedim ki!
Adam gülerek cevap verir:
- Sen benim 25 santimlik piyanist istediğimi mi sanıyorsun?..
Günün Sözü: Kıyamet Günü’nü böyle adlandırmamızın nedeni ancak bizim zaman kavramımızdandır; aslında o bir tür sıkıyönetim mahkemesidir. Franz Kafka
Dedem diyor ki: Uşak olmayı istemediğim gibi, uşak kullanmayı da sevmem; benim demokrasi anlayışım budur.