Yakın geçmişe bir bakın…
Asker içeri alınıp tutuklanırken…
“Tarihi fırsatı yaşadık!...”
Habur Kapısı’nda mahkeme kurduk…
“PKK’lılar sınırı geçerken davul zurna ile karşıladık…”
Ve de bunları…
“TV’lerden canlı izledik…”
……..
Madalyonun diğer yüzü de vardı…
Afyon’da cephanelik uçtu…
Reyhanlı’da bombalar konuştu…
Daha nice yerlerde pek çok insanımızı yitirdik…
Sınırdan silah dolusu TIR’lar geçerken…
“Medyaya ambargo konuldu!...”
……..
Yıllardır gazetelerdeki ölüm ilanlarına takılırız…
Büyüklerin hemen altlarında bazen tek, bazen
iki-üç askerin Genelkurmay’ca verilmiş ilanları olur:
“Şehit oldular…”
Haberleri de öyle…
Zoraki konuluyor gibi….
“İç sayfalarda tek sütuna!”
……..
“Suruç Katliamı”ndan anımsadık bunları…
Çoğu kadın 32 gencimizi yitirdik…
Ardı ardına “birlik” mesajları…
Alıştık artık bunlara ama TSK’nın açıklamasına üzüldük….
“Ölenlere rahmet, kalanlara başsağlığı….”
Bu mesaj….
“Diyanet İşleri Başkanlığı’na yakışırdı!”
Bülent Arınç, “İyi ki bu generallerle savaşa girmemişiz” demişti…
Biri de Suruç katliamından sonra, “IŞID’le baş edebilirler mi?” diye sordu…
Ne olursa olsun sakın unutma…
“Bu millet, hala sana güveniyor TSK…”
/////////////////////////////////
Bir gün fazla
Adama sormuşlar:
“Kaç gün oruç tuttun?”
“Hastalığım nedeniyle ancak bir gün tutabildim” demiş. Aynı soruyu orada bulunan Bektaşi’ye de sormuşlar. Hemen yanıtını vermiş:
“Bu arkadaş benden bir gün fazla tutmuş!”
/////////////////////////////////////
Günün Olayı
Suruç’ta ölen ve yarısı kadın olan yurttaşlarımız kefen mefen giymemişlerdi.
Onlar “hazırlıksız mı yakalandı” diyeceğiz…
Ahmet Tan
////////////////////
Günün Biberi
IŞİD, savaşı ve hesaplaşmayı içeriye taşıdı.
Ankara, bunun üzerine seçim hesapları kuruyor mu?
“Hani, savaş üzerinden kazanma planları!...”
Orhan Bursalı
////////////////////////////
Demirel’siz bir buruk bayram
Bayramlar büyüklerimiz için çok ayrı bir anlam taşır…
Hatırlanıp, aranmanın mutluluğunu ancak yaşayanlar bilir...
Ancak arayanların, gelip el öpenlerin de unutulmaz anıları olur…
“Zaman” bu, durmuyor ki…
Geçtikten sonra öyle aranıyor ki…
Özellikle de “ana-baba”nın yeri çok ayrıdır…
Öyle aranıyorlar ki…
Kabir başında bile gözlerimizin önüne gelirler…
“Sanki oralardan uzatırlar ellerini…”
……..
Eskişehirli işadamı “Orhan Kesikoğlu”ndan aldığımız bir iletiden duygulandık.
Bakın ne diyor:
“Yaklaşık 30 yıl her bayram sayın Süleyman Demirel’i ziyarete gittim. Bu ziyaretlerin çoğunda rahmetli Vasfi Amca ile birlikteydik. Her ikisinin karşılıklı esprileri bizlere bayram hediyesi olurdu. İlk defa bu bayramı buruk geçirdim. Çünkü bu alışık olduğu ziyareti gerçekleştiremedim. Onun bayramları geçirdiği Tuzla’daki yazlığı, Güniz Sokak’taki evi, tatil yaptığı yerler, biz de anı olarak kaldı…”
……..
Daha önce de dile getirmiştik…
Kesikoğlu’nun “Baba”sı “Hüsamettin Cindoruk”tur.
Demirel de “Dede”si sayılır…
Dile kolay, 30 yıl sonra “Demirel”siz buruk bir bayram” geçir…
Dedik ya… Yaşayan bilir…
////////////////////////////////////////////
Günün İncisi
Gerçek başarıların en geçerli yolu doğruluktur…
Moge
****
Özdeyiş
Ancak kendi kendini idare edebilen akıllı uluslar özgürdür!
////////////////////////////////////////////
Günün Şiiri
Kuruntulu yürek
Kül olacak varlık görürsünüz
Yok olacak güven bir gündü
Çoluğun çocuğun
Kurdun çakalın gözü üstünde
Beni söylüyor duymuyor musunuz
Herkesin uğraştığı ben
Dışarıda zorlu fırtına
Koparacak ağaçlarımı kökünden
Adımımı denk atamam ölçülerince
Çirkefliğin sıçraması var üstüme
Açık alınlara yakıştırırlar
Bir kez ellenme dillenme
Yol boyunca çarptı çarpacak
Nerdeyse patlayacak beynimde hidrojen
Eriyecek gözlerim, kemiklerim birden…
Kazım Atok (Varlık 1958)
/////////////////////////////////////////////
Toscanini’den
Ünlü orkestra şefi “Toscanini”ye kaç dil bildiğini sormuşlar.
“Ana dilimden başka üç dil daha bilirim” diye
başlamış Hoca:
“Güzel bir kadınla Fransızca, birini korkutmak istediğim zaman Almanca, iş problemlerimi çözmek için de İngilizce konuşurum.”
Merak etmişler:
“Peki ya anadiliniz İtalyancayı?”
Gülmüş Toscanini:
“Gayet tabii, İtalyancada konuşurum. Sabahları traş olurken yüzümü kesince küfretmek için!...”
/////////////////////
Günün Sözü
Yaşam bir uyku, aşk onun rüyasıdır….
Hanri Benazus
///////////////////////////
Kolsuz Yaşar’dan
Tanrım… Çok ama çok paranın beni değiştireceğini anlayabilmek için bana bir şans ver…
***
Gerilim
Her türlü yolsuzluk parti içinde ise mutlaka “ak”lanır, parti dışında ise derhal “şaibeli” sayılır.
Balthör
***
Günün Balı
Ezikler ayıklanmak istenirken, çürükler tezgaha diziliverdi…
***
Cuk
Geçti Bor’un pazarı…
“Sür eşeği alışveriş merkezine…”
İbrahim Ormancı
///////////////////
Tavanın acısı geçince!
Karı-koca kahvaltı yaparken, kadın bir anda
elindeki tavayı kocasının kafasına geçirir.
Ne olduğunu anlamayan kocası şaşkınlıkla durumu sorar.
Kadın, “Dün pantolonunu yıkarken” diye başlar:
“Cebinde üstünde Çiğdem yazan bir kağıt buldum.”
Bunun üzerine kocası “Karıcığım o geçen gün üzerine bahis oynadığımız atın ismiydi” der.
Bu açıklamayı yeterli bulan kadın pürneşe içinde kahvaltısına devam eder.
İki gün sonra yine kahvaltıda bu kez daha büyük bir tava ile kocasının kafasına öyle bir vurur ki, adam birkaç dakika kendinden geçer.
Ayılınca karısına yine durumu sorar ve kadın da yanıtını verir:
“Dün senin at aradı…”
////////////////////////////////////////
Kıssa-dan
Savcıya göre Ergenekon örgütünün “Bir numarası” hiç olmamış…
Eeee… İnsanlar boş yere yıllardır
“Bu davada bir numara yok, içi boş” demiyor…
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...