Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı… Eskişehir’de kamu yatırımlarına 6,5 milyar TL öden… Eskişehir’de uyuşturucu operasyonları hız kazanıyo… Trendyol 1. Lig 2024-2025 sezonu fikstürü ve puan … Trendyol Süper Lig 2024-2025 sezonu 13. hafta maçl… Bölgesel Amatör Lig 6. Grup 8. Hafta Puan Durumu v…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

23.11.2024 - Cumartesi

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Geredenin o dediği

28 Ekim 2014 09:08

“Eskişehir tutkusuyla” bütünleşince, yaşam gemisi başka limanlara demir atamıyor.
Oysa o yıllarda genç, başarılı ve üniversite mezunu bir gazeteci için büyük kentlerde birçok çekici liman vardır.
Günümüz Türkiye'sinde “doğru ve tarafsız habercilik” ile “kaliteli ve ilkeli yorumculuk” konularında örneği az kalmış bir “basın emekçisi”dir o…
***
“0: Bir Yazar”
- Gazeteciliğin olmazsa olmasıdır “yazmak.”
Üstelik tam yazıların, “yazım kurallarına uygun, kolay anlaşılır ve özlü olması” gerekir.
İlk akla gelen bu özelliklerin yanında yazma işinin tüm özelliklerini ve güzelliklerini bulursunuz yazılarında.
Sözün özü, “o bir yazardır.”
Ama hiçbir zaman “köşe kadısı” olmamıştır...
***
“0, duyarlı bir yurttaş”
- Yakın dostları onun özellikle “Cumhuriyet değerler” konusunda hop oturup hop kalkacak kadar duyarlı olduğunu iyi bilirler.
Eskişehir yerelinden ulusala ve evrensele uzanan demokratik değerlerle yoğrulmuş bir insanlık sevdasıdır onunki...
“0, dost yürekli bir insan”
- Son 10 yıldır “sıcak bir dostluk” paylaşıyoruz.
Onun dost sofrasında “hoşgörü, güven, içtenlik, dürüstlük, kalite” gibi mezeler paylaşıldıkça daha da artar...
***
Yukarıda özetlemeye çalıştığımız yazıyı bizim “Görüşler” adlı kitabımız için dile getirmiş yazar “İbrahim Gerede...”
Teşekkürler, ama hâlâ düşünüyoruz...
“0 dediği ben miyim?”

Günün Sorusu
Yoksul ülkelerin sayısı neden artıyor?
Yanıt:
“Küresel dünya, zengin ülkeleri daha da zenginleştiriyor...”

Cuk
Puro, prostat yapıyormuş,
“Purostatdır o!..”

Kolsuz Yaşar'dan
2023'de 12 milyon yaşlımız olacakmış..
Yanlış hesap!
“Doğrusu, 12 milyon artı 1’dir”

Günün Balı
ABD'nin ikinci sigara devi “Camel” çalınanlarına sigara yasağı getirmiş...
Nerede kaldı o, “iman âşık olursa, cemaat sever!” sözü...
Balthör

Gerilim
Fazıl Say olayı, bir gerçeği bir kez daha vurgulamıştır.
“Tek tipleşmeye” ilk günden bayrak açan, boyun eğmeyen büyük sanatçılar hala yaşıyor.
Nilgün Cerrahoğlu

Özdeyiş
İnsanın değerini bilmek için, önce insan olmak gerekir...
Hanri Benazus

Günün İncisi
Avcı elindeki silahın güzelliği ile övünür.
“Bir de avına sorsalar!..”

“Sosyal medyadaki paylaşıma dikkat!”
Asistanlık yaptığı günlerde biz de “Yorum” dersi veriyorduk İletişim Bilimleri Fakültesinde..,
Bugün okuduğu okulda dekan oldu Prof. Dr. “Halil İbrahim Gürcan...”
Yüzünden hiç eksilmeyen tebessümü, efendi kişiliği ile de dikkat çekiyordu...
Önce kutluyoruz kendisini…
Yazının başlığı da Halil İbrahim'e ait...
Geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama ile gazetelerin önemli bölümlerinde haber olmuştu...
Ne diyor?
- Her şeyi sosyal medyada paslaşmak gerekmiyor. Paylaşılan her şey sosyal medyanın ortamında bir yerle de saklı kalıyor. Koyduğunuz, her fotoğraf, yazdığınız her mesaj bir yerlerde saklı. Bu Türkiye'de değil ama Amerika'da, Kanada'da şurada burada belli Database'ler de saklanıyor. Yani koyduğunuz bir fotoğraf 20 yıl sonra sizin önünüze çıkabilir.
Özellikle insanlar Facebook'ta gittiği lokanta, yediği yemek, yaz tatilinde kaldığı otel gibi zenginlik göstergesi olabilecek bazı mesajları paylaşmaya başladılar. Buda diğer insanlar üzerinde belli etkilerde bulunuyor. “Ayşe'ler şuraya gitmiş, akşam şurada yemek yemiş” gibi hem bir özenti oluşturuyor hem de, “Biz zenginiz, biz gidiyoruz” Şeklinde bir hava oluşturuluyor. Dikkat lütfen!

Rahibeyi kim baltan çıkardı?
Papazın biri, mahzende şarap fıçılarının yanına inmiş olan zangoça bağırıyormuş:
“Bizim şarapları kim bitiriyor?”
Zangoç da “Ne söylediğiniz duyulmuyor” diye karşılık veriyormuş.
Papaz ısrar etmiş:
"Seninkini ben duyuyorum da; benimkini sen nasıl duyamıyorsun?”
Zangoç da öyle:
“Yemin ederim duyuluyor. Gelin yer değiştirelim, bir de siz deneyin bakalım duyacak mısınız?"”
Yer değiştirmişler, bu kez zangoç yukarıdan mahzendeki papaza bağırmış:
“Baş rahibeyi kim baştan çıkardı ey papaz efendi?”
Ses gelmeyince de devam etmiş:
“Kilisede dua eden genç rahibeleri kim taciz ediyor ey papaz efendi?”
Birkaç saniyelik sessizlikten sonra papazdan yanıt gelmiş:
“Haklıymışsın,mahzenden hiç ses duyulmuyor yahu!..”

Bir eksik var!
Temel için kız istemeye gitmişler. Kızın babası sormuş:
“Oğlunuzun sigara, içki, kumarı var mıdır?”
Temelin babası “Hepsi vardır” demiş:
“Sadece bir karı eksik! Onu da almaya geldik!..”

Günün Olayı
Kızılhaç'a göre, geçen yıl 1.5 milyar insan obezite, 925 milyon insan ise açlık nedeniyle ölüm riski altındaymış…
Buradan çıkan ders:
“Yiyemeyenin hakkını yersen, sen de ölürsün o da!”

Günü biberi
Doğru, toplumsal olaylarda “nisbilik” vardır. Ancak fen "bilimlerine hiç benzemez.
Aynen bir şirkette yüzde 51’i ele geçirenin mutlak üstünlüğü elde etmesi gibi...

Günün sözü
-Suçluluk , kötülüğün değil, iyiliğin üstlendiği bir duygudur...
Jecques Lacan

Günün şiiri
Gün olur
Gün olur, alır bağımı giderim
Denizden yeni çıkmış ağlarım kokusunda
Şu ada senin, bu ada benim
Yelkovan kuşlarının peşi sıra
Dünyalar vardır düşünemezsiniz
Çiçekler gürültüyle açar
Gürültüyle çıkar duman topraktan
Hele martılar, hele martılar
Her bir tüyünde ayrı bir telaş
Gün olur, başıma kadar mavi
Gün olur, başıma kadar güneş
Gün olur, deli gibi...
Orhan Veli (Varlık-1948)

Neyzen Tevfik ve adam
Hüseyin Şehsuvar anlatıyor:
-Bir gün “Neyzen Tevfik”le tatlı tatlı sohbet ederken birden küfürlere başladı.
Sağına soluna saydı ve sonra bana döndü:
“Hüseyin, ben önüme gelene sövüyorum...”
-Söversin...
“Ama bana bir şey yapmıyorlar!”
- Ne yapacaklar ki?
“Ulan yoksa bunlar beni adam yerine mi koymuyorlar!”

Gökkuşağı
En güzel gökkuşağı, gözyaşınızdan yansıyan gönül ışığından oluşur...

Musa Kart'a yine beraat
Cumhuriyet gazetesinin çizgisiyle beğenilen karikatüristi “Musa Kart” yine beraat etti...
Yine diyoruz çünkü bir “kedi karikatürü”nü biz de kullanmış ve kendisiyle birlikte yargılanmıştık...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatları
Musa Kart’a yandaki karikatürü için yine dava açtılar. 9 yıl 10 ay hapis istemiyle açılan davada Kart için, savcı “atılı suç” oluşmadığı gereçkesiyle beraatini istedi.

Geceleri karanlık Eskişehir
Bir okuyucumuz ısrarla sormuştu:
“Geceleri Eskişehir neden karanlık?”
Haklıydı, bırakın kenar semtleri, “Köprübaşı” bile karanlıktı...
Adalar'da lambalar yanmıyordu...
Araştırdık...
Süs lambalara belediyeler, direklere TEDAŞ bakıyormuş...
İlginç yanı, TEDAŞ'ın direklerinde ışıklar yoktu...
Yanıt bekliyoruz yetkililerden...
“Neden Eskişehir karanlık?”