Geliyor gelmekte olan 

Bu rakam kesinlikle ortada büyük bir deprem olmadığını gösteriyor. Richter ölçeğine göre 5 ila 5,9 arası depremler orta şiddette, 6.0 ve 6,9 arası depremler ise şiddetli depremler olarak sınıflandırılıyor. Yani şiddetli ve orta adası bir deprem yaşadık.
Deprem sonucunda 68 yaşında bir vatandaşımızın korkudan kalp krizi geçirip öldüğünü öğrendik. Başka can kaybı olmaması tek tesellimiz. Ancak hepimiz çok iyi biliyoruz ki, 7’nin üzerinde bir deprem olursa, bu kadar ucuz atlatamayacağız.
Son olarak Gebze’deki Adalet Sarayı’nda ağır hasar meydana geldiğini gördük. Gündüz saatlerinde, adliye sarayı kalabalıkken bir deprem olmadığı için şanslıyız. 2008 yılında teslim edildiği ve güya 99 depreminden sonra yapıldığı için, yeni deprem yönetmeliklerine uygun bir bina burası.
Ülkemizde İstanbul veya Eskişehir merkezli büyük depremler bekleniyor. Yani bir felaketle burun burunayız. Ancak aldığımız önlemler bir işe yaramıyor. Hani nerede deprem paraları? Hani nerede deprem toplanma merkezleri?
Özetlemek gerekirse geliyor gelmekte olan.
Büyük bir deprem olursa ne olacağını size söyleyeyim; yine on binlerce vatandaşımız toprağın altına kalır ve yine sevgili yöneticilerimiz “Kaza, kader!” diyerek işin içinden sıyrılır. İtiraz edenlere de dinsiz denir.
Şu ateist Japonların yarısı kadar bilime önem versek, onda biri kadar da ahlaklı olsak; ben başka bir şey istemem…
 
Gözler Recep Taşel’de
CHP Genel Merkezi, milletvekili adayı olmak isteyen il ve ilçe yöneticilerinin 5 – 26 Aralık tarihleri arasında istifa etmelerini istedi. Böylece gözler CHP İl Başkanı Recep Taşel’e çevrildi. Bir başka partinin içişlerine girmeyi doğru bulmam. Ancak Sayın Taşel’in çalışkan bir il başkanı olduğunu düşünüyorum. Milletvekili adayı olmak için istifa etmek ise bir risk içeriyor. Dimyata pirince giderken, eldeki bulgurdan olma ihtimali de var. Dolayısıyla politikacıların riskli kararlar vermeleri gerekir. Alacakları her kararı saygıyla karşılamak lazım.