Friedman’dan köşe yazarı tanımı

Friedman’dan köşe yazarı tanımı

3 Temmuz 2014 00:47
A
a
Sütiş Eskişehir
Eskiden "gazeteci" olmak istenirdi...
Şimdilerde "köye yazarı" olmak isteniyor...
Çok gördük... Mesleğe yeni başlayan üç gün sonra köşesini soruyordu!..
Belki de haklılar!
Peki, bir köşe yazarı okuyucusundan ne bekler?
Ünlü yazar "Thomas Friedman", bu soruya kitabında dört başlıkla yanıt vermiş...
1. Okuyucusu köşe yazısını okusun ve "Vay be bunu bilmiyordum" desin.
Ne de olsa her köşe yazarı arada sırada "öğretmen" rolüne soyunmaya kalkar, bilerek ya da bilmeyerek.
2. Köşe yazısı bir solukta okunsun ve "Biliyor musun bu meseleye ben bugüne kadar hiç böyle bakmamıştım" tepkisi gelsin.
3. Bir köşe yazarı için favori okur tepkisi ise şudur:
"Budur abi, ben kendimi nasıl ifade edeceğimi bilmezken tam da benim duygularıma tercüman olmuş."
4. Ve her iyi yazarın onca iltifattan sonra bir o kadar ihtiyaç duyması gereken okuyucu tepkisi:
"Senden de, yazdıklarından da, bakış açından da nefret ediyorum."
"Friedman", gerçekten güzel tanımlamış köşe yazarının isteklerini. Hele sonuncusu harika!
"Tepki istemek, nefret duymak!"
Türkiye'de olsa..
“Tehdit edilmek, küfür yemek" de diyebilirdi...
…….
Takma isimle yazanları çok gördük ama, yapma fotoğraflı olanlarını da yaşadık!
Bir de yakışıklı indiriyorlar ki, bazılarını biz de yuttuk!
"Meğer sanal yazarlarmış..."
Friedman, bu olayı duysa ayrı bir kitap yazardı...
 
Görüşler
2014 Brezilya ve kalp…

Bir zamanlar Amerikalı için futbolun tanımıydı:
"22 kişi ve üç cübbeli, bir topun peşinde..."
Ya şimdi?
"Pek çok Avrupalı'dan daha iyi öğrendiler…”
Uykusuz kalıyor ve günlerdir futbolla yatıp kalkıyoruz...
Ve de bir farkımız var!..
Dünyanın gözü Brezilya'da ama, bizi sadece "Cüneyt Çakır" ilgilendiriyor...
Şaka değil..
"İki takım oynuyor, Türkiye hakemi tutuyor..."
Ama Türkiye'deki liglere gelince, kalbimiz hop oturup, hop kalkıyor...
…….
Kolombiya ve Meksika'da iki taraftarın kalbi dayanamamış...
Kardiyoloji uzmanı..
Kalp "tık" dese anlar..
"Tık-tık" dese de!
Bu sözler Eskişehir'e yıllarını vermiş "Prof. Dr. Bilgin Timuralp"e aitti...
Bir gün kalp krizleriyle ilgili önemli bir araştırmadan söz etmişti...
2006 yılında Münih'te yapılmış ve sonuçları 2008'de açıklanmış...
Dünyanın sayılı tıp dergilerinin başında gelen "New England"ta yayımlanan araştırma konusunun başında "maç seyircileri" geliyor...
Kalp krizleri, maç seyircileri üzerinde büyük ölçüde artmış...
"Birinci yarıda 10-15 kişi..."
“İkinci yarıda 15-20 kişi..."
Maçtan iki saat sonra ise 100'ü aşkın kişi kalp krizi geçiriyormuş...
Bir hastasını ameliyat ettikten sonra yanına gelmiş Bilgin Hoca, "Nasılsın?"
-Tanrı yardım etti kurtuldum...
"Yoooo! Asıl ben size yardım ettim"demiş Hoca:
“Ben kalpçiyim, Tanrı dahiliyecidir…”
2014 Brezilya’nın hastaları çoktur…
“Aman dikkat!..”
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi