CHP İl Başkanı Abdülkadir Adar’ı, ES TV’de yayınlanan Vaziyet programına konuk olarak aldık
CHP İl Başkanı Abdülkadir Adar’ı, ES TV’de yayınlanan Vaziyet programına konuk olarak aldık. Bununla beraber özellikle parti kamuoyunu ilgilendiren birçok konuyu masaya yatırdık. Adar’ın dikkat çeken açıklamaları vardı.
*
Şimdi, o açıklamaları soru cevap halinde aktaralım…
*
-CHP Eskişehir örgütü, son 6 ay içerisinde 3 il başkanı, 2 de il yönetimi gördü. Bu durum doğru mu?
Adar: Siyasi partilerde yönetimlerin sık sık değişmesi olağan şeyler değil, çok da doğru bulmuyorum.
*
-Yılmaz Büyükerşen’in il başkanlığı konusunda sizi uzun süre ikna edemediği, bir anlamda nazlandığınız doğru mu?
Adar: Her gelin kız biraz nazlı olur.
*
-Her fırsatta, son iki kongrenin sağlıksız gerçekleştiğine vurgu yapıyorsunuz. Nedenini açıklar mısınız?
BELEDİYE BAŞKANLARI TALİMATI UYGULAMADI
Adar: Son iki kongredir belediyeler özellikle delege seçimleri üzerinde çok etkili oldular. Oysa CHP genel merkezinin, başta Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu yönde bir talimatı ve genelgesi de vardı. Şöyle ki: Belediyeler hiçbir şekilde örgütlere müdahale etmeyecekler. Ama bu maalesef yerine getirilmedi. Belediyeler doğrudan delege seçimlerinin içinde bulundular ve delegeleri, özellikle belediyede çalışan personelden oluşturma
gayreti içerisine girdiler. Bu son derece yanlış bir anlayıştı. Dolayısıyla hem parti delege yapısı hem de partinin onlar tarafından seçilen organlarında bir zafiyet oluştu. Yeterli etkinlikte yönetimler oluşmadı.
*
-Peki, eski il yönetimini nasıl değerlendirirsiniz?
BÜYÜK ÖLÇÜDE KAZIM KURT’UN YÖNETİMİYDİ
Adar: İl yönetimi büyük ölçüde Kazım Kurt’un yönetimiydi, tam anlamıyla demek mümkün değil ama… Tabi bu, partinin sağlıklı yürümesi adına gerçekleşmiş olsa hiçbir bahis yok. Ama ne yazık ki partide yaralar açan bir tablo oluşturdu bu ve dolayısıyla da CHP biraz kan kaybetti o dönemde. Bunu kısa sürede önümüzdeki dönemde seçime çok yaklaşmadan ortadan kaldırabiliriz diye düşünüyorum. Şimdi belediye başkanlarımız benim bu söylediklerime kızabilirler. Parti içerisinde belli noktada olan arkadaşlarımız bundan
rahatsız olabilirler. Ama ben bu rahatsızlıkların sağlıklı bir sonuç doğuracağı kanaatinde olduğum için hiç çekinmeden bunları söylüyorum. Ve bunların onarılması için ne gerekiyorsa ben elimi uzatırım, karşı taraftan da el uzatmasını isterim.
*
-MYK’dan ‘isteyen örgütler meclis üyelerinin seçiminde eğilim yoklaması yapabilir’ kararı çıktı. Başvuru yapan örgütler, 12 Ocak’ta fermuar sistemi esasına dayalı eği
lim yoklaması yapacak. Siz Eskişehir’de eğilim yoklaması yapılmasını ister misiniz?
EĞİLİM YOKLAMASINA ‘EVET’ DERİM
Adar: Tabi bizim buradaki yetkili organımız il yönetim kuruludur. Bu konuyu il yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımızla birlikte değerlendireceğiz ve ona göre de bir karar vereceğiz. Ben eğilim yoklamasını tabii ki isterim. Ben bunu desteklerim. Ancak ben bunun Eskişehir’de çok büyük ihtiyaç olduğu kanaatinde değilim. Ama en azından daha demokratik olacağı yönünde böyle bir karara ‘evet’ derim. Eskişehir’in nabzı da bir yönüyle tutulmuş olur. Fermuar sistemi sayesinde de, belediye başkanlarının teknik anlamda muhakkak olması gerekir denilen noktalara arkadaşlarımız taşınabilir.
*
NOT 1: Biz gazeteciler, ‘belediyeler seçimlere müdahil oluyor, eş dost akraba ilişkisine dayalı delege listesi oluşturu
luyor’ dediğimizde bağırıp çağıranlar, sövüp sayanlar vardı. Bakalım o isimler, Abdülkadir Adar’ın kongrelere ilişkin yorumuna da bağırıp çağıracak, sövüp sayacaklar mı?
NOT 2: Abdülkadir Adar ‘beni Genel Merkez istedi ve atadı’ diyor ancak Genel Merkeze sufleyi Yılmaz Büyükerşen’in verdiğini söylemek zorundayım.
NOT 3: Abdülkadir Adar eğilim yoklamasını istediğini söylüyor ancak söz konusu yoklamanın yapılmayacağını şimdiden ilan ediyorum.
NOT 4: Yine Adar, son kongrelerle birlikte CHP’nin kan kaybettiğini söylüyor ve bunun müsebbibi olarak Kazım Kurt’la Ahmet Ataç’ı işaret ediyor. (Ahmet Ataç’ı isim vermeden, Kazım Kurt’u isim vererek eleştirdi.) Bakalım Kurt ve Ataç, Adar’ın bu çıkışına ne diyecek? Merakla bekliyoruz…