Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili genel seçimi için nefeslerin tutulduğu 14 Mayıs akşamına kadar, biz gazetecilerin de bir tahmini oluyor kuşkusuz. Bu köşenin okurlarının da iyi bildiği gibi CHP ve AK Parti’nin ikişer, İYİ Parti’nin de bir milletvekilliğinin adaylar açıklandıktan sonra kesin göründüğü, ortada bir milletvekilliği olduğunu söylemiştim.
Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili genel seçimi için nefeslerin tutulduğu 14 Mayıs akşamına kadar, biz gazetecilerin de bir tahmini oluyor kuşkusuz.
Bu köşenin okurlarının da iyi bildiği gibi CHP ve AK Parti’nin ikişer, İYİ Parti’nin de bir milletvekilliğinin adaylar açıklandıktan sonra kesin göründüğü, ortada bir milletvekilliği olduğunu söylemiştim.
Eskişehir için 7’den 6’ya gerileyen vekil sayısı bir milletvekili çıkarmak için gerekli oy sayısını artırdığından hesaplamaya dahil ederken hangi parti lehine kazanç yazacak son milletvekilliğini bendeniz CHP’ye yazmıştım.
Çünkü Eskişehir’de birinci parti olmaya en yakın CHP görünüyordu…
Nitekim bu tahmin gerçekleşti ve Eskişehir’de milletvekili dağılımı 3 CHP, 2 AK Parti ve 1 İYİ Parti olarak tuttu.
Şimdi diyeceksiniz ki “Ne var bunda. Sadece sen mi bildin, niye böbürleniyorsun?”
Biraz rakamlar vererek, anlatmak istediğimi, konunun özüne geleyim…
TBMM’ye Eskişehir’den milletvekili göndermeyi başaran CHP, AK Parti ve İYİ Parti, yurtdışı oylar dahil toplam 514 bin 809 oy aldı.
Bu rakamı, vekil sayısı olan 6’ya böldüğümüzde bir vekil için gerekli oy ortalaması 85 bin 809 çıkıyor.
En fazla oy alan parti CHP’den başlarsak…
Toplam 216 bin 397 oy olan CHP, bir vekil çıkarmak için 72 bin 132…
201 bin 650 oy alan AK Parti bir vekil için 105 bin 325…
İYİ Parti de 87 bin 762 oyla bir vekil çıkardı.
Geçerli oy sayısının 635 bin 401 olduğu Eskişehir’de 6 vekillik için 514 bin 809 oyla seçilen 6 vekil TBMM’de partilerini ve vatandaşı temsil edecek…
Ya geri kalan 120 bin 592 yurttaşın oyu?
Üzülerek ifade etmek gerekirse çöpe gitmiş oldu.
Sadece MHP 46 bin 453 oy aldı ve vekil çıkaramadı.
Diğerlerini de sırasıyla belirtmek gerekirse, Zafer Partisi 18 bin 832, Yeşil Sol Parti 14 bin 143, TİP 10 bin 552, Saadet Partisi 9 bin 51, Büyük Birlik Partisi 6 bin 966…
Cumhur İttifakı içinden ayrı liste ile seçime katılan Eskişehirli Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, aday olduğu İstanbul 1. Bölge'de sadece ve sadece yüzde 1 oy aldı ve milletvekili seçilemedi.
Buradan nereye geleceğim…
Seçim öncesi propaganda dönemi, gerek kurumumuz ES Group’a, gerekse televizyon programlarımıza konuk olmak için gelen vekil adaylarına ve siyasi figürlerle yaptığımız sohbetlerde tahminimiz sorulduğunda…
“Siz gazetecisiniz, siyasi ortamı iyi koklarsınız, seçim tecrübelerinize dayanarak sonuçlar ne olur?” diye sorduklarında verdiğimiz cevaplar, söylediğimiz rakamlar veya oranların üç aşağı beş yukarı tuttuğunu görünce itiraf edeyim, “siyasi okuma cesaretimiz” artmıyor değil.
Böyle olunca da CHP’nin, vekil sayısını 2’den 3’e çıkarması, Cumhurbaşkanlığı seçiminde genel başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüzde 50,39 oy alması…
Kim ne derse desin CHP’nin Eskişehir’de başarı hanesine yazar.
Hasılı…
İkinci tura kalan Cumhurbaşkanlığı seçimi malum 28 Mayıs’ta yapılacak.
Burada Erdoğan’ın yüzde 49, Kılıçdaroğlu’nun yüzde 45, Sinan Oğan’ın yüzde 5 oyu üzerinden hesap yapmak doğru değil…
Doğru hamle, Sinan Oğan’a giden yüzde 5,2 oya talip olup alabilmek, seçmenini konsolide ederek sandığa gitmeye motive etmek olacak.
Partisiz Cumhurbaşkanı adayı olarak seçime giren ATA İttifakı adayı Oğan, ikinci tura kalan seçimde kilit olacaklarını savundu.
Oğan, Fox TV’de katıldığı programda “Kemal Kılıçdaroğlu'nu HDP siyasi sistemin dışında bırakılırsa desteklerim” söyleminiz doğru mu?” yönündeki soruya, "Hayır, yanlış. Biz prensip koyduk ortaya. O prensiplerden sadece biri terör örgütleri ile arasına mesafe koymayan siyasi partilerle araya mesafe konması. HDP ve HÜDA-PAR’ın siyasette kilit olmasının ben başından beri karşısındaydım. Tek şartımız bu olsaydı ‘Sayın Kılıçdaroğlu, HDP’den vazgeç gelelim’ derdik. Ama bu, bu kadar basit bir denklem değil" yanıtını verdi.
Oğan’ın, Millet İttifakı’na yakın bir duruş sergilediği görülüyor…
Anlayacağınız…
Milliyetçi ve tansiyonu artırıcı bir dil kullanmayı tercih ederek ikinci turda desteğini artırmaya çalışan Kılıçdaroğlu’nun, Oğan’ın desteğini almaya çabalamasının yanı sıra seçmenini motive etmek adına “vatanını seven sandığa gitsin” söylemiyle sahaya çıktı.
Erdoğan’ın hamlesi ise henüz net değil ancak TBMM’deki vekil çoğunluğu ile yine terör kartını oynayacak gibi duruyor.
Bekleyip göreceğiz…
Şunun şurasında 8 gün kaldı.
Son söz…
Seçmenini sandığa götürebilen kazanacak.