ES ES ve altyapısı

ES ES ve altyapısı

21 Haziran 2014 09:29
A
a
Sütiş Eskişehir
Yıl 1989...
Eskişehirspor yönetiminin ayrı bir takımı var:
"Deliklitaş..."
Yönetiminin diyoruz, çünkü o yönetimin çoğunluğu aynı zamanda Eskişehirspor’un başındaydı...
Deliklitaş, amatör kümede şampiyon olacak, sonra üçüncü lige, ikinci lige ve birinci lige çıkacaktı...
O günlerde Eskişehirspor altyapısının başında Teknik Direktör "Hatay Sarkanak" vardı...
Yardımcıları ise "Engin Bayrı" ve "Nuri Üşümezel"di...
Eskişehirspor amatör takımı, 16-17 yaşlarından kurulu gerçek bir altyapıydı...
Deliklitaş ise dev takım...
İki takımın maçından önce büyük söylentiler çıkmıştı ortaya...
Eskişehirsporlu bazı futbolcuların Deliklitaş yöneticilerince ayartıldığı konuşuluyordu...
Maç Şeker Stadı’ndaydı..
Hatay Hoca maçtan önce tüm çocukları Kapalı tribünün hemen yanındaki boşlukta topladı...
Tribündekilerin de duyacağı şekilde "Sakın unutmayın" dedi:
"Maç satan, çok değer verdiklerini de satar!"
Bu sözler o gençleri öyle bir hırslandırmıştı ki...
"20 dakika içinde skor 4-0 oldu..."
Ne yazık ki, bu maçın sonucu altyapının da sonu oldu...
İlk kongrede, aynı yöneticiler Eskişehirspor’un yönetimini tamamen ele geçirdiler ve ilk işleri de başta "Hatay Hoca" olmak üzere altyapının tüm çalışanlarını kovmak oldu!..
Bugün adı "şike"ye karıştırılmak istenen Eskişehirspor böyle günler yaşadı...
Bilinsin istedik…
 

Cumartesi öyküsü
Adalet, isteyen herkese vardır...


"İsa"nın hoşgörüsünden rahatsız olan zamanın en dogmadik ve yobaz Yahudilerinden "Perisiler", bir yolunu bulup İsa'yı küçük düşürmeye çalışıyorlardı... Bir gün aradıkları fırsat ellerine geçti...
Zina yapan bir kadını İsa'nın huzuruna getirdiler ve sordular:
"Ey İsa... Tevrat'a göre bu kadının cezası nedir?"
İsa hemen yanıtladı:
"Boynuna kadar toprağa gömülerek taşlanmaktır..."
Perisiler, "Doğru söylüyorsunuz, cezasını hemen verelim" diye atıldılar...
İsa da "peki" dedi...
Perisiler, hemen kadını toprağa gömdüler ve İsa'nın komut vermesi için beklemeye başladılar...
"Şimdi" dedi İsa:
"Ellerinize birer taş alın..."
Herkes söyleneni yaptı...
"Şimdi de içinizden hiç günah işlememiş bir kişi, ilk taşı atsın..."
Kalabalık bu komut karşısında şaşırmıştı... Herkes birbirine bakıyordu... Bir süre geçti, zina yapan kadına taş atacak kimse çıkmadı...
Meydanda "toplanan insanlar birer birer taşları yere bırakmaya başladılar... Usulca taşı bırakan arkasını dönüp uzaklaşıyordu...
İsa, kadını gömülü olduğu yerden çıkardı...
Üzerindekilerle üstünü örttü ve evine gönderdi...
Artık..
"Adalet, isteyen herkes için yerine gelmişti!"


Günün Şiiri
ES ES’im

Başka hiçbir yere koymayız seni
Gönlümüzde yaşıyorsun ES ES’im
Canımızdan ayrı saymayız seni
Rüyamıza düşüyorsun ES ES’im
Ne Kadıköy, ne Arena, ne Çarşı
Dizleri tutmuyor Es Es’e karşı
Es Es nidaları yırtıyor arşı
Coşturuyor, coşuyorsun Es Es'im
Gerçeği söyleyen dilemez özür
Elbet yardımcıdır doğruya Hızır
Kaptanımız "SAĞLAM" tayfalar hazır
Hedefine koşuyorsun ES ES’im…
İsmail Gül (Gül Diyarı-Eskişehir)

Boysan 94 yaşında

60 yaşında yazarlığa başlayan "Aydın Boysan", İstanbul'da 94. yaşını dostlarıyla kutlamış...
Geceyi izleyen "Melih Aşık" yazıyor:
-Gecenin sonunda büyük rakı şişesi biçimindeki pasta kesildi. Aydın abi, eşi Suzan Hanım, oğlu, gelini ve dostlarıyla mutlu bir gece geçirdi.
"Suzan Hanım" bize eşini anlatırken dedi ki:
"Ben Aydın’ın bugüne kadar hiç kimsenin arkasından kötü bir şey söylediğini duymadım..."
Biz de duymadık... Ama bunun bir istisnası vardır, sorumsuz politikacılar...
Aydın abi, insan sever, içkinin yükünü de aslında masalarda dostlarıyla birlikte olmak için çeker...
"Uzun ömrün sırrı sevgidir. Nice senelere..."
Gül Diyarından Şiirler
28.08.1959 tarihinde İnönü'nün Aşağı Kuzfındık Köyü’nde dünyaya geldi. İlkokulu bu köyde bitirdi. Daha sonra Eskişehir'e gelerek sanayi çarşısında çırak olarak çalışma hayatına başladı.

……….

Özgeçmişini böyle yazmaya başlamış İsmail Gül..."
Küçük yaştan beri okumayı, özellikle şiir okumayı seven bir şair...
"Gül Diyarı" adlı kitabında toplamış şiirlerini...
Kendisinden daha nice şiirler ve kitaplar beklediğimizi ileterek kutluyoruz İsmail Gül'ü...




Günün Olayı
Ülkemizde 1.5 milyon Suriyeli varmış.
Bunca insan niye petrol milyarderi Arap ülkeleri varken, işsizliğin tavan yaptığı yoksul Türkiye'ye gönderiliyor acaba?
Akif Kökçe

Günün Biberi
TSK'yi yok etmek için düzenlenen bir büyük komplo çökerken, çekilen acıların hesabı mutlaka bir gün sorulacaktır...
Evet, bir gün ve mutlaka...
 
Falcının gördüğü gerçek!..
Bir ülkenin balkanı falcıya gitmiş. Falcı, önündeki kristal topa bakıp, "Gö..Gö.. Görüyorum" demiş:
"Sizi çiçeklerle süslü geniş bir caddede üzeri açık bir araba ile geçerken görüyorum. Halk çok mutlu, ellerinde gelecekle ilgili umut dolu pankartlar var. Arabanızın etrafını sevinçle dans ederek sarıyorlar.   Polis onlara engel olmak içim çırpınıyor..."
Başkan, "Peki ben ne yapıyorum bu arada?" diye sevinçle sormuş.
"Bu göremiyorum efendim" demiş falcı:
“Tabutunuzun üzeri kapalı…”

İncili Çavuş’tan
Çok cimri bir vezir İncili Çavuş'tan bir tazı ister. İncili de iri bir çoban köpeği bulup getirir.
Vezir çok kızar:
"Yahu ben senden tazı istedim, hiç böyle besili tazı olur mu?"
"Olur efendim" der İncili:
"Sizin yanınızda bir ayda olur!"
 
Günün Balı
Susuz yazlarda tanıdım sizi..
İlk gözlerinizden okudum muhabbetinizi...
Nicedir özlemişim elini dostluğa uzatan birini..
“Mutluyum, iyi ki varsın güzel insan...”
Efsun

Kıssa-dan
Nasıl öfkelenmem düşündükçe memleketimi? Çırpınıyor ayakları altında bir avuç hergelenin...
Nazım Hikmet

Cuk
"Mükemmel erkek" varmış.
Ah bir de onları görebilecek "mükemmellikte kadınlar" olsa!
Balthör


Gerilim
İçki içenler artık polis olamayacakmış.
Sıra geldi Suudi Arabistan'la uyum yasalarına demek...


Günün İncisi
Fırsatlar yakalandıkça çoğalır.
Sun Tzu
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi