Ekrem Birsen: Karamanlı, haddini bilmeli!

Konunun muhataplarından Ekrem Birsen, Ramazan Karamanlı’nın şahsına dönük ifadelerine karşı cevap hakkını kullanmak istedi.

22 Haziran 2019 09:51
A
a
Sütiş Eskişehir
Önceki gün, TEKSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve AK Parti Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi Ramazan Karamanlı’yla yaptığım söyleşiyi siz değerli okurlarımızla paylaşmıştım. Söz konusu söyleşide Karamanlı, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen ile Şoförler Odası Başkanı Suat Er aleyhinde çeşitli açıklamalar yapmıştı.

*

Konunun muhataplarından Ekrem Birsen, Ramazan Karamanlı’nın şahsına dönük ifadelerine karşı cevap hakkını kullanmak istedi.

*

Şimdi, Ekrem Birsen’in, Ramazan Karamanlı’nın ifadelerine karşı yaptığı açıklamayı aynen paylaşıyorum ve bu bölümü kapatıyorum.

*

Okuyoruz…

*

YAKINDAN İLGİLENİYORUZ

“Ramazan Karamanlı, Ticaret Odası ve Sanayi Odası’nın hizmetlerinden bahsederek, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin kendisi ile iletişimde olmadığından bahsetmiştir. Bilindiği gibi Eskişehir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, sektörde faaliyet gösteren Eskişehir Tornacılar ve Oto Tamirciler Odasının üst kuruluşudur. Teşkilat yapımız gereği ilgili meslek odası, başkanı ve üyeleri ile yakından ilgilenir, sorunları tespit eder, gerekli çalışmaları yapar, çözümlenemeyen ve destek gereken konularda birliğe müracaat ederek konunun bir üst makama taşınmasını sağlar.

HİÇ KİMSEYLE PROBLEMİMİZ YOK

Ayrıca Tornacılar ve Oto Tamircileri Odası, birliğimizin yönetim kurulunda uzun dönemler temsil edilmiş, sanayici esnafının sorunlarının çözümü aşamasında birliğimiz her daim etkin rol oynamıştır. İlgili meslek odası başkanı ve yöneticileri ile birlikte sık sık TEKSAN ve bu bölgedeki esnaf sanatkarlarımız ziyaret edilmiş, sorunları dinlenmiştir. Girişimlerimizle, Sanayi ve Ticaret Bakanımız ile milletvekillerinin, TEKSAN’ı ve Tornacılar Oto Tamircileri Sitesini ziyaret etmeleri ve esnafın sorunlarının ilk ağızdan dinlenmesi sağlanmıştır. Tespit edilen konular, ilgili makamlara iletilmiş ve çözüm üretilmiştir. Biz bu bölgedeki işyerlerinin hangi odaya kayıtlı olduğuna bakmaksızın hizmetlerimizi sürdürmekte olup, Ticaret Odası ve Sanayi Odasına da çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz. Ne şahsi, ne kurumsal olarak hiçbir esnaf sanatkarla, ticaret erbabıyla veya kurum kuruluşlarla problemimiz olmayıp, en iyi hizmeti götürmek için çalışmaktayız.

ADAY TALEBİMİZDE SAKINCA YOK

Geçtiğimiz yerel seçimlerde yaşanan siyasi konularla ilgili olarak, Emirdağlılar Platformunun almış olduğu karar ve akabinde yaşadıkları sorunlar şahsımı ve temsil ettiğim kurumu ilgilendirmemektedir. Ayrıca esnaf ve sanatkar teşkilatının içerisinden gelen bir siyasi temsilci adayı noktasında, teklif ve taleplerimizin olmasında her hangi sakınca olmadığı inancındayım.

BU RAHATSIZLIĞA ANLAM VEREMİYORUM

Bize ‘haddini bil’ diyen Ramazan Karamanlı, asıl kendi haddini bilmeli ve kişiler ile kurumları birbirine karıştırmaması gerektiğini anlamalıdır. Ramazan Karamanlı’nın Eskişehir Kredi Kefalet Kooperatifinin denetim kurulu başkanı olmamla ilgili rahatsızlığına da anlam verememekteyim. Temsil ettiğim esnaf ve sanatkarlar için son derece önemli bir sorun olan finansman temini konusunda hizmet veren ve esnaf sanatkarlar için hayati önem taşıyan kredi kefalet kooperatifinde görev almam, başkan ve yönetimini esnaf ve sanatkarlara yönelik çalışmalarında desteklemem kadar doğal ve doğru bir şey olmadığı kanaatindeyim.

VERGİ MÜKELLEFİYİM

Ramazan Karamanlı tarafından iddia edilen önemli bir konu da, vergi kaydımın ve ticari faaliyetimin olmadığı yalanıdır. 1980 yılından bu güne kadar vergi mükellefi olup, bir gün bile ara vermeden faaliyetlerime devam etmekteyim. Şu anda yapı taahhüt işleri ile ilgili olarak faaliyetimi Elektrikçiler Odası üyesi olarak, servis aracı işletmeciliği ve faaliyetimi de İnönü Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı olarak sürdürmekteyim.

ÇARPICI İDDİALAR

Ayrıca Ramazan Karamanlı’ya, yapmış olduğu görevlerde maaş almadan mı çalıştığını sormak istiyorum. Kendisi ticari faaliyeti olmadığı halde, görev aldığı kooperatiflerde çok sayıda işyeri edinmiş; sosyal bir yapı olan, kar amacı gütmeden sanayici esnaf ve sanatkarlarına hizmet vermek amacıyla kurulan kooperatiflerde, iş yeri edinmeyi kendisine meslek edinmiştir.

KARAMANLI’NIN YAKINLARI…

Bununla beraber, ben bu güne kadar görev aldığım hiçbir kurum ve kuruşta, hiçbir uzak veya yakın akrabamı işe yerleştirmedim, menfaat veya çıkar sağlamadım. Ramazan Karamanlı’nın ise görev yaptığı kooperatiflerde yakınlarına çeşitli imkanlar yarattığını biliyoruz. Bu tür iddialarda bulunanların kendi geçmişlerine bakmalarını tavsiye ediyoruz. Bizler bu güne kadar yaptığımız her görevi layığınca yerine getirdik, her görevimizde devraldığımız kurumu çok daha iyi yerlere getirdik.

YENİ KOOPERATİFİN AMACI MAAŞ KAPISI MI?

Diğer taraftan, Kredi Kefalet Kooperatifinde sanayici esnaf ve sanatkara kredi verilmediği yalanını da esefle kınıyorum. Hiçbir ayrımcılık yapılmadan, başvuruda bulunan ve şartları taşıyan tüm esnaf ve sanatkara eşit davranılmakta ve kredi imkanlarından yararlanmaları sağlanmaktadır. Ramazan Karamanlı ve çevresindekilerin şehrimizde yeni bir kredi kefalet kooperatifi kurmaya çalıştıklarını biliyoruz. Tabii ki buradaki asıl amaç esnaf ve sanatkarlarımıza hizmet vermek değil, kendilerine yeni bir maaş kapısı açmak olduğunu üzülerek görmekteyiz.

TEKLİFİ GERİ ÇEVİRDİM

Ben Eskişehir Yunusemre Kredi Kefalet Kooperatifini birlik bünyesinde kurduğumuzda, bana bu yeni kooperatifin başkanı olmam yönünde gelen teklifleri geri çevirerek, diğer oda başkanlarının bu kooperatifte yönetici olarak görev almalarını tercih ettim. Bununla beraber Allah’a şükür bu güne kadar, kullandığım hizmet aracının kapısını dahi şoförüme açtırmadım, hiçbir yönetim kurulu arkadaşımın, önümde el pençe durmasını beklemedim. yalandan uzak durulmalı Buradan, herkesin yapmış olduğu göreve ve diğer insanlara saygı göstermesini, yaptıkları görevler nedeniyle üstlendikleri sorumlulukları, şahsi meseleler ile özel yaşamlarını birbirlerine karıştırmamalarını, insanlara saygılı davranmalarını ve her daim dürüst olmalarını, doğru konuşlarını, kamuoyunu yanıltıcı yalan beyanlardan uzak durmalarını tavsiye ediyorum.”

Kabukçuoğlu ve Şehir Hastanesi…

19 Haziran 2019 tarihinde kaleme aldığım “Sorumsuzluk, bir anne ve bebeği öldürüyordu” başlıklı yazımda, 46 hafta geçmesine rağmen doğuma alınmayan ve bu yüzden ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalan bir annenin ve bebeğinin Şehir Hastanesi’nde yaşadığı olaydan bahsetmiştim. Olayı anlatan isim, annenin eşi Uğurcan Karamanlı idi… (Bu yazıyı okumak için TIKLAYIN )

*

Söz konusu yazı üzerine, Şehir Hastanesi yetkilileri, doğumun gerçekleştiği Gürlife Hastanesinden bilgi almış. Daha sonra Şehir Hastanesi Başhekimi Yaşar Bildirici, anne ve eşi Uğurcan Karamanlı ile özel olarak görüşmüş. Aşağı yukarı 20 dakika gerçekleşen görüşmede, Başhekim Karamanlı, sorumlu bir tavır göstererek; kurumu, kurumun personeli ve doktorları adına aileden özür dilemiş. Başhekimin bu tavrının olumlu olduğunu düşünüyorum ve olayın meydana gelmesinde sorumlu olan kişi ya da kişiler hakkında gerekli soruşturmanın başlatıldığını tahmin ediyorum.

*

Söz konusu olayla ilgili, aynı zamanda kadın doğum uzmanı olan İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu’ndan görüş aldım. Kabukçuoğlu’nun ifadeleri netti: “İleride bu ve bunun gibi olaylar daha çok yaşanacak. Umarım yaşanmaz, ama yaşanacak. Çünkü sistem bozuk!

*

Hastanın dosyasının görülüp daha detaylı yorum yapılabileceğini ifade eden Kabukçuoğlu’nun, söz konusu olaya ilişkin değerlendirmesi şöyle:

HİZMET BÖLÜNMEMELİ

“Bir defa sakatlık şurada ki; hizmet bölünmüş. Eğer ki siz, Yunus Emre Devlet Hastanesinde kontrol işlemini yapıyorsanız, orada o zaman doğum da yaptırın. Eğer orada doğum yaptırma imkanınız yoksa, bu tür hastaların takibini öyle yapmayın. Mesela bebeğin boynuna kordon bağının dolanması… Ultrasonda görünür bu. Tespit edilemediyse daha sonra yapılan kontrolde görülür… Yani bütün işlemin aynı yerde yürütülmesi, bu iş için hayati. Bir de, bu işlerde 42 hafta sınırdır. 42 haftayı geçtikten sonra herkesin ayağı birbirine karışır; aman çocuğumun başına bir şey gelmesin, aman şu olmasın, aman bu olmasın diye…

SÖZLEŞMELER NİYE GİZLİ TUTULUYOR

Şu Şehir Hastanesi açılmasaydı, Yunus Emre devam etseydi, Devlet Hastanesi devam etseydi, bu iki hastanenin birinde kesin takibi olurdu ve orada doğururdu. Hasta da tutup da kilometrelerce uzağa, o kadar yolu gidip gelmezdi. Hasta burada haklı. Bunlar ülkenin geleceğini başkalarına borçlandırdılar, o insanları ipotek ettiler. Bu Şehir Hastaneleri öyle bir ucube, öyle bir garip bir şey ki, Şehir Hastanesiyle ilgili sözleşmeler gizli tutuluyor. Yani ortaya çıkan esere bir bakın. Ondan sonra Yunus Emre’de mi problem, doktorda mı problem, hastanede mi problem, hastada mı problem… Eğer sistemi yanlış kurarsanız, buna benzer işlerle çok karşılaşırsınız. İlerde bu ve bunun gibi olaylar daha çok yaşanacak. Umarım yaşanmaz, ama yaşanacak. Çünkü sistem bozuk.”

*

Kabukçuoğlu’nun söz konusu olaya ve Şehir Hastanesine ilişkin değerlendirmesini okudunuz. Ne diyelim? Bir an önce, işlevsel hastane modeline geçilmesi dileğiyle…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
esnaf 22 Haziran 2019 20:33

bay ekrem birsen in hakkinda bu konularin konusulmasi artik rutin bir hale geldi.Yani tuz koktu.Birkac ayda bir, bu zati sahane nin hakkinda saibe ve yaptigi icraatlar konusuluyor.Istenmedigi ve herkes tarafindan elestirildigi halde ,10 asgari ucret karsiligi maasindan vazgecemedigi icin, o makami isgal etmeye devam ediyor.mademki yaptigi baska ticari faaliyetler var, gidip o islerine yogunlasabilir.Bu pervasizlik neden.Insanin basina ne gelirse ruhunun acligindan dolayi geliyor…..

0 22 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi