Dünyaya erken gelmekle

Önder Baloğlu yazdı

28 Ekim 2015 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Bilecik Edebali İlkokulu’nda “İsmail Türköz” adlı bir öğretmenimiz vardı…

Ara sıra hepimizi cetvelle okşardı!

“Şevket Oktay ile aynı devre olduğunu öğrendik…”

Öyle mutlu olduk ki…

“O cetvel yanaklarımızı öptü sanki!”

…….

Eskişehir Ticaret Ortaokulu’na ara yıl içinde kayıt olmak için geldik.

Müdür babamızı uyarmıştı:

“Muhasebe diye bir dersimiz var. Beceremez, yazık etme çocuğa başka okula ver…”

Komşumuz “Kamuran Amca” geceleri muhasebe öğretmişti.

“Parasız – pulsuz- sevgi eğitimi…”

“Muhasebeyi de birinci bitirmiştik…”

……

Lisede ve tarih dersinde sırayla ödevimizi soruyordu öğretmenimiz “Yüksel Can…”

Bildiğimiz halde, sınıfın onurunu kurtarmak için “Ben de çalışmadım” yanıtını alınca,

“Sen de mi Brütüs?”

……

Daha kimler kimler?

“Hüseyin Mor, Gülten Başıbüyük, Aysel – Ümit Üsgülen” hatta İngilizce öğretmenimiz CIA ajanı “Roger Nine” gibi unutulmazlar…

Onlardan gördük…

“Eğitimi, sevgiyi, dünyayı…”

Hepsini saygıyla anıyoruz…

…..

Bugün “Öğretmenler Günü” değil…

Hani yakınılır ya, “Dünyaya erken gelmiştik” diye…

Şu Milli Eğitim’e şu uygulamalara bakınca…

“Bizler çok şanslıymışız erken gelmekle…”

 

Milleti yoluyorlar ama!

Adam barlar sokağında gezerken bir tabela çarpmış gözüne:

“İleri Teknoloji Barı”

Meraklanıp içeri girmeye karar vermiş…

Bakmış, barmen bir robot…

Robot nazikçe yaklaşmış ve “Hoş geldiniz beyefendi, zeka düzeyiniz?” diye sormuş.

Adam şaşkınlıkla “160” deyivermiş…

Robot hemen bir malt viski vermiş ve nükleer fizik, uzay teknolojisi gibi konulardan söz açmış…

Eğlenceli bir gece geçiren adam ertesi gece de aynı bara gitmeye karar vermiş. Bu kez zeka düzeyine “100” demiş…

Robot hemen bir bardak bira getirmiş ve futbol, at yarışı, emeklilik hayallerinden falan söz etmiş…

İyice keyiflenen adam ertesi gece yine gitmiş, ancak bu kez zeka derecesine “60” demiş…

Robot hemen bir fincan çay getirmiş ve başlamış konuşmaya:

“Eee? Naapcez? Milleti yoluyorlar ama, biz gene bunlara vercez oyu de mi?”

………

 

Hakimin jet kararı

Bir boşanma davasında…

Adam, karısının buzdolabının üzerine yapıştırdığı notu hakime verir:

“Briçe gidiyorum, yemeklik malzemeler dolapta. Tarifi için saat 7’de Kanal 2’yi aç…”

Notu okuyan hakim hemen boşanma kararını vermiş…

 

Aziz Nesin’den

Dünyaca ünlü mizah yazarımız bir gün Bursa’da beş parasız kalmış… Karnını doyurabilmek için düşünüp taşınmış ve bileğine güvenerek bir kahveye girmiş. Amacı simit ve çayına tavla oynayıp açlığını gidermek…

Kendine göre de bir ördek bulduğunu sanıp oturmuş adamın karşısına… Ama sonuç hiç de düşündüğü gibi olmamış…

“İki mars, bir tersle bitirmiş ördek!”

“Nesin” de simit ve çay paralarını nasıl vereceğini düşünmeye başlamış. Tam o anda günlerden Cuma olduğu için bayrak töreni ile birlikte “İstiklâl Marşı” çalmaya başlamış…

Kahve de herkes ayakta…

“Aziz Nesin pırrr!”

……………..

 

Zaman beni doğruladı

Adam profesör…  Şu sırada Cumhurbaşkanlığı başdanışmanı… 7 Haziran seçimlerinden sonra tweet atıyor:

-Evet seçim bitti. Millet kararını verdi. Ya istikrar ya kaos dedim, millet kaosu seçti, hayırlı olsun…

Şimdi de şunu atıyor:

“7 Haziran seçim sonuçlarına bakarak, millet kaosu seçti demiştim. Bu tespit zaman içinde beni doğruladı.”

Ne dersiniz?

Bu kuzunun bir tek “Oh iyi oldu” demediği kalmış, değil mi?

 

Çocuklar perişan, umurlarında mı?

Evet… Yine Milli Eğitim ve yapılan yanlışlıklar… Perişan ettikleri çocuklar…

Dershanelerden “Temel Lise” haline dönüştürülen okullara geçen öğrencilerin başarı puanlarında önemli düşüşler olduğu ortaya çıktı…

Haberi Hürriyet’te “Gamze Kolcu” yapmış…

Ders saati farklılığı nedeniyle öğrenciler, devlet liselerinde başarılı oldukları bazı derslerden “borçlu” geçmiş sayılıyorlar ve bu nedenle puanları düşüyor.

Sadece bu olay bile dershanelerin temel liselere dönüştürülürken hiçbir şeyin zamanında düşünülmediğini, rastgele yapıldığını ortaya koyuyor.

Çünkü eğitim ve öğrencilerin gelecekleri AKP iktidarının umurunda değil!

“Beş yaşındaki çocukları ilkokula kaydedip, hayatlarını altüst etmek de çocukların başını döndürmek de bunlarda…”

Tek dertleri var…

“İmam Hatiplerin sayısını arttırmak…”

Bu arada çocuklar perişan oluyormuş, onların umurunda bile değil…

Ve bu AKP “istikrar” için bir kez daha tek başına iktidar olmak üzere oy istiyor!

Yine Hürriyet’te “Mehmet Y. Yılmaz” ın uyarısıyla noktalamak istiyoruz:

“Oy vermeden önce çocuklarınıza neler yaptıklarını da bir kez daha düşünmenizi öneririm…”

 

Günün Balı

Gezi’de doktora ceza var polislere yok…

Gel de “Özal” ı anıp, hak verme!

“Doktoru İçişleri Bakanı yapmıştı ya!” Balthör

 

Kıssa-dan

Seçmeni tatile göndermek isteyenlerin, “tatil parası da bizden” demeleri lazım…

“Şimdi bu teklifi bekliyoruz…”

 

Kolsuz Yaşar’dan

Bana da sormaya başladılar:

“Nereye gidiyor bu ES ES”

Verdim cevabını:

Estirdikleri yere!”

 

Günün Sözü

Despot liderler, hep milleti değiştirmeyi düşünür ama kendini değiştirmeyi düşünmez!

 

Günün İncisi

Sisler arasında kalmış anılar, zaman zaman yaşamın pırıltıları olurlar…

 

Günün Olayı

Arapça ve Arap kültürünü Türk eğitim sistemine sokma çabaları Arap dünyasını memnun etmeyi amaçlamakta mıdır?

“Daha büyük amaç bu mudur?”  Balthör

 

Günün Biberi

İktidar “Ankara saldırısının arkasında DAEŞ, PKK, El Muhaberat, PYD var” diyor!

Sonunda DAEŞ ile PYD gibi düşman kardeşleri bile kendimize karşı işbirliğine yönelttik demek.

 

 

Günün Şiiri

Kaynar Ateş

Ben beni söylerim sanma, yanlış

Ben seni söylerim

Ben seni söylerim sanma, yanlış

Ben evreni söylerim

Gezegen oldum sarhoş yıldız

Düşüme altın saçların takılmış

Düşer giderim ateş gülü çekiminde

Ellerim öyle boşluğa açılmış

Ben seni söylerim gökyüzü çayırlarında

Tüm yıldızlar solduğunda sabah erdiğinde

Senin türkündür evrenin türküsü yanıp gider

Kaynar ateş ışıyan güneşin çevresinde…

C. Atıf Kansu (Varlık – 1958)

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi