Mali ve idari krizle boğuşan Eskişehirspor, büyük ihtimalle Ocak ayında kongreye gidecek. Kongre süreci yaklaştıkça da Eskişehirspor’a başkan olarak yakıştırılan isimler var. Bu isimlerden bir tanesi de AK Parti İl eski Başkanı Dündar Ünlü! Ünlü, gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Kaan Özcan’a verdiği demeçte, Eskişehirspor’a başkan olmak gibi bir düşüncesi olduğunu ancak somut bir adım atılmadığını ifade etti. Buradan anlaşılıyor ki Ünlü, şartlar oluşursa takımın başına geçmek istiyor. Ünlü Eskişehirspor’a, Eskişehirspor’da Ünlü’ye ilk etapta değer katar. Ancak bu karar dikkatli verilmelidir. Bilinmelidir ki Eskişehirspor başkanı olduktan sonra başarısızlık halinde ‘vezir’ olmak da vardır, başarı halinde ‘rezil’ edilmek de!..
Bir otopark daha
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, kentteki otopark ihtiyacını karşılamak amacıyla, bir otopark projesine daha imza attı. Şöyle ki: Büyükşehir Belediyesi tarafından şehir merkezine 6 katlı otopark yapılıyor. Haller Gençlik Merkezi karşısında yapımı devam eden otopark, 467 aracı aynı anda alabilecek. Ayrıca otoparkın zemin katında, muhtarlık birimi ve belediyeye ait ofisler bulunacak. Sözleşmeye göre otopark projesi, 8 ay içerisinde tamamlanacak. Konuya ilişkin açıklama yapan belediye yetkilileri, “Projenin, merkezinde tasarlanmış bir galeri boşluğu bulunuyor. Böylece tüm katlar yeterli düzeyde hava alacak ve bodrum katındaki egzoz gazlarının uzaklaştırılmasına da katkı sağlayacak. Modern cephe tasarımı ile otoparkın kimliği açısından şehre yeni bir vizyon getirmesi hedefleniyor” ifadelerini kullandı. Ne diyelim? Yeni otopark şehrimize, şimdiden hayırlı uğurlu olsun
İktidar arayışına girmeliyiz
Topkaya Köylüleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından Anemon’da düzenlenen gecede konuşan Yılmaz Büyükerşen, köylerdeki eğitim durumuna, taşımalı eğitim yöntemine değindi ve şunları söyledi: “Eskiden köylerde, köy okulu vardı. Her birinde en az bir öğretmen bulunur, o bir öğretmen beş sınıfı birden okuturdu. Şimdi gittiğim köylerin çoğunda gördüğüm manzara içimi sızlatıyor. Köy okullarının camları, kapıları kırılmış bir ağıl görünümünde. Köy okulları kapatılmış, taşımalı eğitim diye bir eğitim modeli icat edilmiş. Sabahın kör karanlığında çocuklar bir ağacın ya da bir damın altında otobüsün gelmesini bekliyor.” Bakın bu ifadeleri, sıradan birisi laf olsun diye kullanmıyor. Bir eğitimci, bir bilim insanı olan Büyükerşen kullanıyor. O nedenle yurttaşlar olarak iyi düşünmeliyiz ve eğitim sistemimizi düzeltecek bir iktidar arayışı içerisine girmeliyiz.
Dünya çapında fakülte!
ESOGÜ’nün hukukçu Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak’ın, Eskişehir’e dünya çapında bir hukuk fakültesi kazandırma düşüncesi olduğunu biliyorduk. Nihayet düşüncesini gerçekleştirebilecek karar Cumhurbaşkanlığından çıktı, ESOGÜ’ye Hukuk Fakültesi resmen kurulmuş oldu. Rektör Şenocak, konuya ilişkin üstat Ali Baş’a verdiği mülakatta şunları söyledi: “İlk iki yıl öğrenci almayı düşünmüyorum. Bizim için hazırlık süreci olacak. Yetenekli öğretim üyelerimiz olduğu zaman öğrenci almaya başlayacağız. Akademik kadromuzu çok iyi oluşturmak zorundayız. 6 tane öğretim üyesi olduğu zaman fakülte açılıyor, öğrenciler derse başlıyor. Bu şekilde öğrencilere yeterli bilgi verilmiyor. İyi yetişmeden mezun oluyorlar. Yarım yamalak bilgiyle avukat oluyorlar. Ezber yapan değil, sorgulayan öğrencileri yetiştirmek istiyoruz. Fakültelerin hazırlık yapmadan öğrenci almalarını uygun bulmuyorum. Yazan-çizen yabancı dil bilen öğretim üyelerimiz olması gerekiyor.” En başta ne demiştik? Dünya çapında bir hukuk fakültesi! Şenocak’ın yukarıdaki ifadeleri, bu isteğin en somut göstergesi.
Geri çekilen adaylar
Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak açıklandığı gün, Gürbüz Güller’in Alpu’ya, Uğur Tepe’nin Seyitgazi’ye, Zehra Konakçı’nın ise Çifteler’e belediye başkan adayı yapıldıklarını öğrendik. Hatta CHP Genel Merkezi tarafından hazırlanan listeyi aldık, üç ismin de aday yapıldığını o listede gördük. Ancak bir anda, söz konusu üç isim geri çekildi, resmi açıklama yapılmadı. Bunun gerekçesi olarak da ‘CHP-İYİ Parti ittifakına dönük çalışmalar’ öne sürüldü. Ancak söz konusu isimlerin geri çekilmesiyle, ittifak çalışmalarının hiçbir alakası olmadığını öğrendik. Bakın geri çekilen bu adaylar, yüzde 99,9 ihtimalle aday yapılacaklar. Peki, ittifak nedeniyle değilse, hangi gerekçeyle geri çekildi bu isimler? Biraz kafa yorup, bir iki kişiyle görüşürseniz (jale Nur Süllü’yle görüşmenizi tavsiye ederim; tabi ulaşabilirseniz…) bu sorunun cevabını rahatlıkla öğrenebilirsiniz…
Sözünü tutan adam
Eskişehir Ticaret Odası (ETO)-TÜYAP Fuar Merkezi ve Vehbi Koç Kongre Merkezi yarın açılıyor. Yaklaşık iki yıllık yoğun bir çalışmanın sonucu olan Fuar ve Kongre Merkezi 2019’da hedeflediği 10 fuarla birlikte kent ekonomisine büyük katkı sağlayacak. Söz konusu merkezin öncüsü olan ETO Başkanı Metin Güler, 125 yıllık ETO tarihinin en büyük projesini hayata geçirdiklerine vurgu yaparak şunları söyledi: “Eskişehir Ticaret ve Sanayi Müzesi’nden sonra şehre yeni kalıcı eserler kazandırmanın gururunu yaşıyoruz. 2019 yılında 10 fuar organizasyonuna ev sahipliği yapacak olan merkez, önümüzdeki yıllarda ulusal ve uluslararası kongre etkinliklerinin de eklenmesiyle şehir ekonomisine çok ciddi katkılar sağlayacak. Hizmet sektörü başta olmak üzere Eskişehir’in ticaret hacmi artacak.” Güler’in açıklamasını okudunuz. Bu projeyle görüyoruz ki Güler, ETO Üyelerine ve Eskişehir halkına vermiş olduğu sözleri bir bir yerine getiriyor. Tebrikler…
İyi ki Gürsoy var
Gürleyik Doğal ve Tarihi Varlıkları Koruma ve Geliştirme Derneği Başkanı Halit Gürsoy, Mihalıççık ilçesine bağlı Gürleyik Mahallesinde bulunan doğal güzelliklere dikkat çekmek ve korunmasını sağlamak için farklı bir yola başvurdu. Amerikalı Yönetmen James Cameron’ın gişe rekorları kıran ‘Avatar’ filmindeki işgale karşı direnişi kendisine örnek alan ve ilk olarak kendisine maske yapan Gürsoy, ardından vatandaşlara seslenerek suya atladı. Havanın soğuk ve yağışlı olmasına aldırmadan ‘Kışın ben giriyorum, yazın siz girebilin’ diyerek kendisini buz gibi suya bırakan Gürsoy, Gürleyik Çayı üzerinde yapılan kamp, piknik ve yürüyüş gibi aktiviteler sonucu zarar gören doğal ortam için ilgililere seslendi. Gürsoy, “kamp, piknik ve yürüyüş aktiviteleri, daha uzak alanlarda yapılsın” dedi. Gürsoy’u doğa duyarlılığından dolayı bir kez daha kutluyorum.
Tuğlayı yiyen tutuklanmalı!
Emniyetle ilgili iki haber, tam bir kara mizah örneği. İlkini şöyle anlatayım: Afyonkarahisar’ın Bolvadin ilçesinde iki kişi, boyadıkları kaldırım taşını külçe altın diyerek 50 bin liraya sattı! Bu iki şahıs, Eskişehir’de yaşayan ve sosyal medyadan tanıştıkları birine sattı kaldırım taşını. Sonrada iki dolandırıcı, polis tarafından yakalandı. Bence dolandırıcıların yanında, böyle bir zokayı yiyen vatandaş da tutuklanmalı! İkinci haber ise trafikle ilgili. Şöyle ki: Araç sürücüsü üçüncü kez alkollü yakalanıyor. Ters yönde araç kullanıyor. Trafikten men edilmiş aracı kullanıyor. Ehliyetsiz araç kullanıyor. Polisin ‘dur’ ihtarına uymuyor. Sonuçta 10 bin 311 lira ceza yiyor! Bu olay, bana Levent Kırca’nın skeçlerini anımsattı; ancak Kırca’nın skeçleri, bu olay kadar abartılı değildi!
Bir Tweet
‘Büyükerşen yaşlandı, bıraksın artık’ diyenleri anlamıyorum. Sanki Hoca kazma küreği eline alacak, sokakta kaldırım taşı döşeyecek? Yaşla ne ilgisi var bunun? Yereli yönetmek ekip işidir. Ekip sağlamsa gerisi teferruattır. Yılmaz Hoca oyu alacak kişidir, simgedir, güvencedir.
Özge Zaim Sarıoğlu
FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA
AK Parti Büyükşehir Bld. Bşk. Adayı Burhan Sakallı: Allah’ım, Büyükşehir’i nasip et bana…
AK Parti İl eski Başkanı Dündar Ünlü: Allah’ım, Eskişehirspor’u nasip et bana…
AK Parti Esk. Mv. Harun Karacan: Ortalık nasıl karıştı ama, hih hih hih…
AK Parti Tepebaşı Bld. Bşk. Aday Adayı Hasan Tuç: Allah’ım, Tepebaşı’nı nasip et bana…
Kooperatifçi, Odacı Suat Er: Ulan resmen taklaya getirdiler beni, iyi mi?
DÜNYA İNSANLARI
Beyrut’taki kamplarda katledilen Filistinli mültecilerin cesetleri… Robin Moyer, dayanılmaz koku arasında fotoğrafları çekmeye çalışırken İsrailli askerlerin şakalaştığını duyuyordu. Katiller hiç bir zaman yargı karşısına çıkmadı...
Fotoğraf: Robin Moyer/1982
Afiş
Yerdeki Yıldızlar
2007 Hint yapımı film, problemli bir çocuk ve onun hayatını değiştiren bir öğretmenin hikayesini anlatıyor. 8 yaşındaki Ishaan Awasthi, hiç kimse tarafından taktir edilmeyen bir çocuktur. Okulda dersleri kötüdür, üstelik arkadaşları ile de sık sık kavga eder. Arkadaşları, öğretmenleri ve ailesi tarafından dışlanan Ishaan, ailesi tarafından disipline sokulması için yatılı okula gönderilir. Burada da durum pek farklı değildir. Ta ki resim öğretmeni Ram Shankar ile tanışana kadar. Ishaan’ın çok mutsuz ve yalnız bir çocuk olduğunu fark eden Ram, bunun nedenini araştırmaya başlar. Onun aslında çok özel bir çocuk olduğunu anlayan öğretmen, sabır ve özenle Ishan’ın kendisini bulmasına yardımcı olur.