………………………….
Dünyanın ve Türkiye’nin özellikle finans çevrelerinin merakla beklediği 1 Kasım seçimleri yapıldı. Piyasaların yüzünü güldürecek bir sonuç çıktı. Şimdi dikkat edilmesi gereken, borsa, döviz kurları, faiz oranları, ekonomik büyüme kadar, sürdürülebilir kalkınma ihracatın ve istihdamın artırılması olmalı…
Bunun kuraklıkla ve çölleşmeyle ne ilgisi var demeyin… Aslında çok ilgili… Bunun sağlanması açısından en önemli konulardan biri sermayenin sadece ranta, tüketime ve inşaata dayalı ekonomiye yaslanması değil, yatırımcıların yatırımlarını reel sektöre ve üretime doğru kaydırması... Bu bağlamda tarım sektörü de şüphesiz bir çok konunun çözümü için anahtar bir rol oynuyor.
………………………….
Bunu farklı açılardan değerlendirmek gerekirse, öncelikle ülkemizde önümüzdeki yıllarda su arzı ile ilgili önemli sorunlar yaşanması bekliyor. Ve bilinmesi gereken en önemli konulardan birisi ülkemizde kullanılan suyun yarısından fazlasının tarımsal sulama amacıyla kullanılan su olduğu ve bu suyun yanlış sulama teknikleri ve kayıplar nedeniyle zayi olması sonucunda aslında her geçen gün su kaynaklarımızı tüketiyor olduğumuz. Yapılması gereken önemli şeylerden birisi tarımsal üretimde görev alan kişilerin, çiftçilerin etkin sulama teknikleri ve suyun verimli kullanılması konusunda bilinçlendirilmesi ve desteklenmesi…
Bir diğer önemli konu artık herkesin ivedilikle şu gerçeğin farkına varması gerekiyor. Ülkemizde kırsal kalkınmayı sağlamadan sürdürülebilir kalkınmayı sağlamamız mümkün değil. Bir şekilde köyden kentte göçü önleyip, bunu geriye çeviremeyecek olursak, hem kentlerimizdeki çarpık kentleşmenin önüne geçmemiz mümkün olamayacak hem de kentlerdeki istihdam sorunları her geçen gün biraz daha artacak. Çarpık kentleşmenin ortaya çıkaracağı çevre sorunları ve çarpık kentleşme neticesinde giderek artan afet maruziyet riskleri de cabası olacak. Eğer biz kentlerimiz üzerindeki kırsaldan gelen yükü azaltabilecek olursak ve geriye göçü sağlayabilirsek, o zaman kentlerimizin sürdürülebilir büyümesi ve kentlerimizde giderek artan işsizliğin azaltılması açısından da önemli bir mesafe kat etmiş olabileceğiz.
Konunun bir diğer önemli yönü giderek parçalanmış tarım topraklarının toplulaştırılması için atılan adımların giderek hızlandırılması gerekliliği... Arazi toplulaştırması neticesinde elde edilecek büyük tarım arazilerinde tarımsal mekanizasyonun ve modern tarım yöntemlerinin yaygınlaştırılması ve tarıma dayalı sanayinin desteklenmesi gerekmekte... Modern tarım teknikleriyle ve tarıma dayalı sanayinin tarımsal alanlara yakın bölgelerde desteklenmesiyle tarımsal üretimde iklim koşullarının tarımsal faaliyetler üzerindeki etkisi sınırlandırılmış olacak, etkin sulama yöntemleri hayata geçirilebilecek ve su kayıplarımızın önüne geçilebilecek, yanlış gübreleme, yanlış pestisit kullanımı ve aşırı sulama neticesinde tarımsal topraklarda ortaya çıkan sorunların önüne geçilebilecek, topraktan yüksek verim alınacak, ürün veriminde ortaya çıkan dalgalanmaların önüne geçilebilecek, istihdam sorunları azalacak, aracıların, üreticilerin emeklerinin üzerinden elde ettikleri yüksek karlar azaltılmış olacak...
………………………….
Bu üniversite hocalarına köşe vermemek lazım galiba... Toparlayayım dediklerinde bile, lafı toparlayamıyorlar baksanıza... Ne toprağımız ne de vicdanlarımız çölleşmesin dileklerimle, herkese iyi haftalar dileyerek koyalım noktayı burada...
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...