Çok sihirbaz var çook!..

Önder Baloğlu

29 Ocak 2015 00:01
A
a
Sütiş Eskişehir

Sihirbazların oyun başlamadan önce bir uyarıları vardır:

“Dikkatli izlemiyorsunuz…”

“Çünkü, aldanmayı seviyorsunuz!”

***

Şu ülkenin haline bakın!

Yaşadığımız her olanın içinde "bir sihirbaz var...

Hiç aklınıza gelir miydi?

"Demokrasi Endeksi'nde, Uganda'nın altına düşeceğimiz…”

İngiliz dergisi "The Sconomisf'in 2014 araştırmasında tan 98. sıradayız...

"Uganda.."

“Kenya..”

“Türkiye…”

 ***

İzmir’de "Tayyip Bey”e el işaretiyle hakaret ettiği iddiasıyla...

"Öğretmen Kamuran Bedir’e 354 gün hapis cezası..."

Konya'da yine “Erdoğan”a hakaret ettiği  iddiasıyla 2 gün tutuklu kalan, 16 yaşındaki lise örgencisine dava açılması kararı…

Yüzlerce ceza ve yüklü tazminat davarlı da çığ gibi ortada…

Baskı, korkutma, sindirme rejiminin adını çok önceden koydular:

“İleri Demokrasi…”

***

Deniz Fener’i davasına..

MİT TIR’larına…

Cizre’de başından vurularak öldürülen 12 yaşındaki “Nihat Kazanhan”ın soruşmasına…

“Yayın yasağı…”

4 eski bakanı Meclis’te de akladılar…

“Çok sihirbaz var bu ülkede çook!...”

Üstelik, “Dikkatli izlemiyorsunuz” diye uyarıp noktayı koyuyorlar:

“Çünkü aldanmayı seviyorsunuz!”

Ve de hakediyoruz…

“İleri Demokrasiyi!..”

 

Bunun benle ilgisi ne?

Vergi dairesinden görüşmek üzere çağırılan adam, korku içinde muhasebecinin yanına gitmiş...

"Ne yapayım?" diye sormuş...

Muhasebeci, "Çok yoksul görünecek şekilde giyin" demiş...

Avukatı da, "Çok şık giyinin. Gözlerinde iyi ve temiz bir işadamı görüntüsü bırakın, sizden çekinsinler" uyarısını yapmış...

Adam şaşkınlık içinde bir işadamı arkadaşına da danışmış.

Arkadaşının uyarısı çok daha başka biçimde olmuş:

"Bir gelin zifaf gecesinde ne giyerse, sen de öyle giyin..."

Adam, "Bunun benimle ne ilgisi var?" diye sorunca devam etmiş:

"Yahu kardeşim, ne giyersen giy başına aynı şey gelecek..."

 

Eş istiyorum

Adam gazeteye gelmiş ve bir ilan vermiş: "Hayatımı paylayacak bir eş istiyorum..."

İlan ertesi gün gazetede çıkmış, adama da evli erkeklerden telefon yağmış:

"Benimkini alabilirsin!.."

 

Günün Sözü

Güzelin bir yüzü, çirkinin bin yüzü vardır...

 

Victor Hugo

 

Kolsuz Yasar’dan

"Bir kulağımız kaldı!”dedik..

Bugünlerde…

" O da çok çınlıyor be abi!"

 

Günün İncisi

Mutluluk insanı iyi yapmaz, ancak iyilik insanı mutlu eder...

 

Özdeyiş

Bir iyilik yapıyorsan, bırak başkaları hatırlasın...

Hanri Benazus

 

Cuk

Heykeli taş değil, heykeltraş yapar.

 

Günün olayı

Artık devir değişmiştir.

Eskiden utanırlar, utandılar mı da kızarırlardı. Simdi ise kızarınca utanıyorlar,

Devir artık, "Yüz Surat, Hacı Murat” devri…

Ali Sirmen

 

Günün Biberi    

“Bu millet, dürüstten mi yoksa rüşvetçiden yana mı?"

Bu sorunun yanıtını, dört buçuk ay sonraki genel seçimde göreceğiz!

Rahmi Turan

 

Günün Şiiri

Alın üstüne

Akşamlarda seviler yanar alın üstüne

Acun unuttuk masallar gibi titrer

Dost yüzlü ağaçlarda, son cıvıldı

Zamanın uğultusunda sızar gider

Bir özgür yaşantı tutturur denizler

Dağlardan kopup gelen bu istek

Neden’lerin burukluğunda acır gider

Alımlı gözlerin aydın tutsaklığımı söyler

Sen kutup adalarından gelmişsin

Susamışlara yosunsu gözlerin dalar gider...

Bedrettin Cömert (Varlık – 1959)

 

Aklandılar mı?

Kimi gazeteler 4 eski bakanla ilgili "Aklandılar" diye başlık attı. Ne aklanması?

"Aklanma ancak yargılanma sonucu olurdu."

Lekeler olduğu gibi üzerlerinde kaldı. Bu arada saf halkımız da meğer AKP grubunun bakanları Yüce Divan'a göndereceğine ihtimal verirmiş ki...

4 bakan Yüce Divan'dan kaçırılınca öfkeler, sitemler, tepkiler duyuldu. Hoş 40 AKP’linin dürüst oy kullanması takdire değer. Ama elbet yeterli değil. O bakanlar aklanma fırsatını kaçırdı deniyor. 4 bakanı Yüce Divan'a gönderseler hiç değilse kişisel planda dürüstlükten yana oldukları düşünülürdü.

 

Yaylalı, ak saçlı kartaldı

-CHP'nin bir döneni vardır ki, bazıları ona "Efsane Başkan" da der...

1960'yılların ikinci yarısı ile 12 Eylül 1980 müdahalesine kadar ki döneme damgasını vurmuştur.

"Sami Yaylalı" Merkep İlçe Başkanı, "İsmet İlker" onun yardımcısıdır.

Bu ikili, sabah mesaiye gider gibi partiye giderler, akşama kadar ayrılmazlardı.

Sami Yaylalı, kırdaki çobandan mahalledeki hastaya, orman köylüsünün sorunundan jandarmadaki olaya, Ziraat Bankası’ndaki köylünün kredisinden öğrenci olaylarına kadar, bütün sorunlardan haberdar olurdu.

***

Yukarıdaki satırları "İsmet Süder"in "Sami Yavlalı ve İsmet İlker'den alınacak dersler" başlıklı yazısından aktardık.

İsmet abi, yazarlığa güzel soyundu...

"Sami Yaylalı"yı ne güzel anlatmış, ama bir eksikle... Yaylalı’ın lakabı "Ak Saçlı Kartal’dı... Bunu da rahmetli gazeteci abimiz "Abdülkadir Gürol" koymuştu...    

Yaylalı, yanında "Gündüz Ökçün" en genç il başkanı "Aydın Güngör" her olayda yüreklice yer alan "Azmi Kerman... "

Süder güzel yazmış, bir başkaydı "Ak saçlı kartal"ın zamanı...
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi