Çoğumuz asıl tarih olan 1961’i bilmesekte..
1O Ocak’ı:
“Çalışan Gazeteciler” günü olarak anarız..
1971 yılında bir ara:
“Çalışan Gazeteciler Bayramı” dendi..
Ama sonradan” Gazetecinin bayramı olmaz” denerek:
“Günümüze döndürüldük”
1961 yılından beri biz gazeteciler günümüzü,
“Kimi zaman bayram içi, kimi, zamanda bayram dışı” olarak kutlarız..
----//--
“10 Ocak Çalışan Gazeteciler” gününüzü en içten dileklerimle kutluyorum.
Takdir edeceğiniz gibi, siz medya çalışanlarının da biz yerel yöneticilerinin de ortak paydamız:
“Eskişehir’dir..
Eskişehir’i daha çağdaş, daha aydınlık.. Dünya standartlarında bir şehir haline getirmeninde ortak amacımız olduğunu düşünüyorum.”
Bu satırlar..
Prof Dr. Yılmaz Büyükerşen’e ait..
Büyükerşen devam ediyor:
“Sizlerin aracılığınızla Eskişehir halkına doğru ve tarafsız haber ulaştırmak, yanlış ve eksik gördüğünüz yerlerde gerekli eleştirileri ve uyarıları yapmak, görevinizi yerine getirmek için uğraş verirken ne denli güç koşullar altında çalıştığınızı biliyorum..
Bizlerde bu şehre hizmet etmenin peşinde olan yerel yöneticiler olarak, zaman zaman büyük sıkıntılara göğüs germek, büyük engelleri aşmak zorunda kalıyoruz.”
“ Çalışma arkadaşlarım ve Eskişehir halkıyla birlikte.. Eskişehir’i daha güzel ve daha yaşanır bir şehir haline getirme çabamızda bu güne kadar bize verdiğiniz katkı ve destek için bir kere daha teşekkür etmek isterim.. Zaman zaman yaşadığımız görüş ayrılıklarının da şehrimize çağdaş ve demokratik ortam içinde ilişkilerimizin renkleri olduğunu düşünüyorum Eskişehir’in geleceğinden de son derece umutluyum.”.
---//--
“Çalışan Gazeteciler” gününde,
Hatırımızı soran Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen’in yazdıklarından bazıları böyle..
Doğrusu bu soğuk havada içimizi ısıttı..
Bizi anlayan bir arkadaşla dertleşmiş gibi olduk..
“Zaman zaman yaşanan görüş ayrılıkları ”için yapılan yorum” çok güzeldi..
---//--
Büyükerşen ve çalışma arkadaşlarını yakından tanıyan bir basın dostu olarak selamlıyor,başarılar diliyorum..
Gazetecilik zor meslek oldu ülkemizde..
Yazmak ve düşünmek gibi zor..
Basın özgürlüğü filan dense de..
“öylesine işte”..
Nereye çekseniz gidiyor..
Nasıl yorumlasanız yakışıyor..
Tüm basın çalışanlarının Günlerini kutluyor:
“Gönüllerince aydınlık günler diliyorum”
----------------------------------------------------------------------------------
Günlerin getirdiği
-Ahmet Ataç’a yorum—
Tepebaşı Belediye Meclisinde yaşanan olay halen konuşuluyor. Belediye çalışanları tarafından yorumlanıyormuş. AKP’li Meclis üyesi Mustafa Önder’in ”İşçiler yeteri kadar çalışmıyor.. Bu konuda gereken uyarı yapılmalıdır” şeklindeki eleştirisine “arkadaşlarımız 24 saat çalışıyor. İyi niyetle çalışan arkadaşlarımın arkasından kimseyi, konuşturmam” şeklinde verdiği yanıt çalışanları çok memnun etmiş.. Dün köşemizi, arayan bir belediye çalışanı şöyle konuştu ”Başkanımızın bize sahip çıkmasına çok duygulandık. Gerçektende kar yağdığı günlerde temizlik işçileri olarak görevimizin başındaydık.. Öyle ki 24 saat nöbet tuttuk.. Vatandaştan gelen en küçük yakınmayı ihbar kabul edip değerlendirdik. Bu konuyu Başkanımız Ahmet Ataç bildiği için Mecliste hakkımızda yapılan eleştiriye ”Ben çalışanımın hakkını yedirmem.“ yanıtını vermiştir. Bunun için Sayın Başkanımıza teşekkür ediyoruz. Bizde başkanımızı zora sokacak hiç bir şey yapmayız.. Emrinde ve arkasındayız..”Güzel bir duygu değil mi?
---Adaylar düşünüyor—
CHP’de yaklaşık on kişi milletvekili adaylığı için hazırlanıyor. Kadir Poyraz.. Azmi Kerman.. Cemal Okan Yüksel.. Erdal Caferoğlu.. Erdal Çakıcıer.. A.Kadir Adar.. Muharrem Şenel.. Muharrem Varlık.. Nihat Çuhadar bunlardan bazılarıymış.. Ankara’ya gidip evraklarını alan bu adaylardan bazıları ”adaylık için beklemedeyiz” diyorlarmış.. Ön seçimin netleşmesini bekleyen CHP Milletvekili adayları ”duruma göre tavrımız değişecek.”diyorlarmış. Eskişehir için yüzde 85 ön seçim bekleyen milletvekili adaylarından bazıları ise ”ön seçim olmazsa bu sayı azalabilir.“ diye konuşurlarken bazıları da genel merkez düzeyinde etkili isimler için girişim başlatmışlar.. CHP’de kafaları karıştıran bir başka durum ise, Rıdvan Atan başkanlığında ki il yönetimiymiş.. CHP Genel merkezinin takınacağı tavra göre hareket edeceğini söyleyen aday adayları, bekleyip göreceğiz.. Günler ne getirecek, ne götürecek diye konuşuyorlarmış..