Bugün 10 Kasım

80 sene önce ölmüş, hiç tanımadığımız, canlı görme şansımızın olmadığı bir adamı kimseye nasip olmayacak bir sevgiyle, şükranla ve dua ile anacağız.
Tek adam olmaktansa kendine bile muhalefet edilmesine imkân tanıyan ve hatta bugün ona küfür edebilme, hakaret edebilme, tv ekranları, gazete köşelerinde direk söyleyemese de aslında neden biz manda yönetimiyle gavur evladı olamadık diye sitem eden sahte Müslümanların da özgürce yaşayabildiği bir Cumhuriyet armağan ettiğin
Ve ne olursa olsun, Fikirleri, izi, sevgisini silemedikleri için istemeden de olsa o siren çalınca etraflarına bakıp sevgi nasıl hoyrat ve güçlü bir duygu imiş gösterebildiğin için Teşekkürler ATAM …
Seni büst, heykel, put zanneden zihniyetin, asıl sevabın, asıl ibadetin, bir insana değil yüreğe dokunmak olduğunu anlayacakları bir ülke dileklerimle
Senin de dediğin gibi … Ne Mutlu Türk’üm Diyene …
 
Otomobil uçar gider…
Bundan 2 sene önce 19 Kasım 2015’te yazdığım bir yazı takıldı gözüme. Şöyle yazmışım
“Kütahyalılar “Yerli Otomobil Kütahya’da Üretilsin” diye bir sosyal medya grubu kurmuşlar ve yoğun bir lobi çalışması yapıyorlar, herkes bu yatırımın Kütahya’ya gelmesi için çalışıyor”
Facebook üzerinden girdim baktım ve grubu inceledim. 100 bin’e yakın Kütahyalı gruba destek veriyor. Türkiye’nin en tanınmış iş adamlarından Nafi Güral bu yatırım Kütahya’ya gelsin diye çalışıyor. Sadece KUTSO değil vatandaş bile Bimer üzerinden hükümete talepte bulunuyor. 
Sözün özü kimse parti, grupçuluk, şu SİAD bu STK ayrımı yapmadan bir hedefe kilitlenmiş ve Kütahya’ya katma değer sağlamak adına çaba harcayan, sinerji yaratan bir tablo çıkıyor karşımıza. 
Dün Kütahya Valisi Nayir’de yerli otomobil üretimini Kütahya’da gerçekleştirmek için tek vücut olarak gayret edeceklerini, gerekli randevularla bunu yetkili makamlara ileteceklerini ve Kütahya’nın yan sanayi de dahil olmak üzere 5.000 sanayi çalışanıyla otomotiv sektörüne yabancı olmadığını dile getirdi.
Önceki günlerde de benzeri açıklamaları Sakarya, Kocaeli, Bursa gibi şehirlerden duyduk.
Demem o ki .. Belki otomotiv sektörü Eskişehir için iyidir ya da kötüdür tartışılır. Ancak ve ancak toplamda 2 Milyar dolarlık bir gelir var işin ucunda
Eskişehir’de bazı genç iş adamları hariç konuya dair ciddi bir kamuoyu, bir atak, bir heves hiç ama hiçbir şey yok.
2 sene önce Kütahyalı vatandaşların kurduğu facebook grubu bile bizim şehirden etkili bu konuda. Sivrihisar şansını iyi kullanmış
Hamid Yüzügüllü Sivrihisar için Nabi Avcı’da Yüzügüllü için bir şans olmuş ve bu şansı hem Sivrihisar hem de Yüzügüllü çok çok iyi kullanmış.
Yolun kenarında sessiz sedasız yaşayan Sivrihisar şimdi yolun sebebi, dünyanın merkezi olduğunu kanıtlayan işlerle kesinlikle boyut değiştiriyor.
Geçen hafta Bir Adım Ötesi program çekimleri için gittiğimiz ilçede, birkaç senede yaşanan değişimi ve gelişimi çok net bir şekilde gözlemleme imkanım oldu.
İlçenin her yeri tertemiz parıl parıl, İlçe merkezinde rengarenk boyanmış evler, cam üzerine el işiyle nakış gibi işlenmiş sokak tabelaları, petunyalarla süslü saksıların sokak boyu sizi selamlayışı, iyileştirme yapılan sokaklardaki müthiş ambians, kadınların üretime katkısı yadsınamayacak kadar öne çıkmış.
 
Nasrettin Hoca’nın Sivrihisarlı olduğunu tescillenmiş. Türkiye’nin ilk açık hava heykel müzesi ile, saat kulesi, ulu camii, kümbet, balıkdamı, pessinus antik kenti, hamamlar diye sıralayabileceğimiz özel eserlere her yıl yeni keşifler ekleniyor.
Sucuk festivali, Nasrettin Hoca Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali ile onbinler günlerce ilçeye akın ederek ciddi bir tanıtım yapılıyor.
Bunların hepsini tek potada hem de kısa sürede eritince de o bahsettiğim değişim yaşanıyır işte. Meriç Okur gibi deneyimli bir isimle, Öznur Özden, İlknur Çelik gibi bu ilçeye kadın eli değmeli diyerek evini güzelleştirir gibi koca ilçeyi dolaşıp güzelleştirmeye çalışan insanları ve çalışanlarına, ekibine bu aidiyeti hissettiren Yüzügüllü Başkanı bir kez daha tebrik ederim.
Belki tek eleştirim bunları anlatmak adına biraz eksik kalındığı ama o kadar kusur kadı kızında da olur diyerek, sizlere de bir ara geçerken bile olsa Sivrihisar’a uğramanızı tavsiye ediyorum.