Evet, sorular bunlar. Ve bir an önce cevaplandırılmayı bekliyorlar.
Geçtiğimiz günlerde Eskişehir’de kurulması planlanan kömürlü termik santrale ilişkin bir basın toplantısı yapıldı. O toplantıda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, ciddi bir iddia ortaya koydu. Büyükerşen o iddiayı şöyle anlattı:
“Bir habere göre de termik santrali yapmaya Çinliler talipmiş. Ancak şart olarak da ‘ihale yapmaksızın’ diyorlarmış. Eğer böyle olacaksa bu ihalelerin geciktirilmesi ya da teyit edilmesi onların bu isteğine uygun bir çözüm arayışı içerisinde olduklarını gösteriyor olabilir.”
*
Bu iddianın doğru olup olmadığı yakın gelecekte mutlaka ortaya çıkacaktır.
*
Tabi kömürlü termik santral mevzusu tekrar gündeme gelince, söz konusu santrale ilişkin geçmişte yazdığım bir yazı aklıma geldi. Santrale ilişkin onlarca yazı kaleme aldım ancak birazdan aktaracağım yazı, belki de en önemlisiydi.
*
O yazıyı iki kez bu sütunlarda paylaştım, şimdi bir kez daha paylaşmak istiyorum. Çünkü hala, yazı içerisindeki sorulara, muhataplardan cevap gelmedi!
*
İşte o yazı: Eskişehir’de kurulması planlanan kömürlü termik santrale ilişkin tartışmalar artarak devam ediyor. Söz konusu tartışmalar sırasında konuşulmayan herhangi bir hususun neredeyse kalmadığını ifade etmemiz mümkün. ‘Neredeyse kalmadı’ diyorum çünkü üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir konu daha var ki o konu, askeri anlamda hayati önem taşıyor olabilir.
*
Biliyorsunuz…
Türkiye’nin en büyük hava üslerinden bir tanesi Eskişehir’de ve Türk Hava Kontrol Sahası, Eskişehir’den yönetiliyor. Yani Eskişehir 1’inci Ana Jet Üssü Komutanlığı’ndan!
*
Bu noktada hiçbir yorum yapmadan ve konuya ilişkin bilgi vermeden kamuoyu adına sadece soru soracağım ve cevabını ivedilikle bekleyeceğim.
*
Soru 1: Kömürlü termik santralin kurulması düşünülen yer olan Alpu Ovası, uçuş sahası alanında yer almakta mıdır?
Soru 2: Şayet yer alıyorsa, kömürlü termik santralden çıkacak partiküllerin, uçaklar üzerinde etkisi olacak mıdır? Havacılık tabiriyle Yabancı Madde Hasarı (YAMAHA) oluşma ihtimali var mıdır ve varsa hangi orandadır?
Soru 3: Yine birinci soruya paralel olarak; termik santralin, havacılık deyimiyle uçuş paternleri, yani uçakların son kalkış-iniş anlarında uçaklara olumsuz etkisi olma ihtimali var mıdır ve varsa hangi orandadır?
Soru 4: Kömürlü termik santralin, uçakların elektromanyetik girişim ve uyumluluğuna (EMİ/EMC) etkisi var mıdır? Yani santralin, elektromanyetik dalgalar anlamında, uçaklar üzerindeki etkisi var mıdır ve varsa hangi orandadır?
Soru 5: Türkiye’de, Eskişehir’de olduğu gibi başka hava sahaları var mıdır? Eğer varsa ve termik santralin kurulu olduğu hatta denk geliyorsa, uçuşa izin veriliyor mu?
Soru 6: Tüm bu sorulardan hareketle… Eğer soruların cevapları olumsuzsa, geleceğe dönük zarar/maliyet hesabı yapıldı mı?
Soru 7: Eskişehir’de kurulması planlanan kömürlü termik santralin uçuşa etkileri noktasında, Genel Kurmay Başkanlığı ve Türk Hava Kuvvetleri’nden görüş alındı mı?
*
Evet, sorular bunlar. Ve bir an önce cevaplandırılmayı bekliyorlar.
*
Yazıyı okudunuz. Yazı içerisindeki sorulara, muhataplardan ısrarla yanıt verilmiyor. Ancak ben de, sorular cevaplandırılıncaya kadar kamuoyu adına bu soruları ısrarla gündeme getirmeye devam edeceğim!
“Büyükerşen’in benzetmesi tesadüf!”
Önceki gün kaleme aldığım “Yılmaz Büyükerşen: Halk, algı yaratanlara inanmıyor!” başlıklı yazımın bir bölümünde, Büyükerşen’in şöyle bir ifadesi vardı: “AKP aday bulamayınca belli başlı senaryolar yaratmaya çalışıyor.
Sadece onlar mı? CHP’liler de ortalığı karıştırmak için türlü türlü senaryolar peşinde. Bir bakıyorsunuz ‘Karıncalar’ çıkmış ortaya filan…
Bu ve bunun gibi yapılanmalar, sadece seçim dönemlerinde ortaya çıkıyor. Onun dışında toprak altında yaşıyorlar. Karıncalar toprak altında yaşar biliyorsunuz. Yani Eskişehir’deki bu yaşananlar, tam bir kara mizah örneği. Eskişehir’e yakışmıyor. Bu dedikoduları çıkaranlar, bazı gruplar. Bunlarda Eskişehirlilik bilinci olduğuna inanmıyorum. Kendileri, Eskişehir’i temsil ettiklerini düşünüyorlar maalesef. Bunlar küçük ve az sayıda insanlar topluluğu ve işleri güçleri dedikodu”
*
Büyükerşen’in bu ifadeleri üzerine, CHP’de ‘Karıncalar’ diye bilinen grubun önde gelen ismi Ersin Ertürk, açıklama yapmak istedi. * Ertürk’ün ‘Karıncalar grubu’ adına yaptığı açıklamayı, aynen paylaşıyorum:
BÜYÜKERŞEN ÖVGÜYLE BAHSETTİ
“14 Kasım 2018 tarihli köşenizde kaleme aldığınız: ‘Halk algı yaratanlara inanmıyor!’ başlıklı Sayın Büyükerşen’le yaptığınız görüşmenizde sözü edilen; ‘işleri güçleri dedikodu’, ‘Sadece onlar mı? CHP’liler de ortalığı karıştırmak için türlü senaryolar peşinde. Bir bakıyorsunuz karıncalar çıkmış ortaya falan’ sözünün bizimle hiç bir ilgisi yoktur. Bizler CHP’de üreten ve her verilen görevi başarı ile yerine getiren arkadaşlar olduğumuz için partide ‘Karıncalar’ diye anılmaktayız.
Bu nedenle hazırladığımız ‘’2019 yerel seçimler raporu ve öneriler’’ kitapçığını arkadaşlarla beraber; il, ilçe başkanları ve kadın kolları başkanlarına sunarak bizlere verilecek her türlü göreve hazır olduğumuz belirtilmiştir. Ayrıca aynı rapor çok kısa bir süre önce arkadaşlarla beraber İlçe belediye başkanlarına ve Sayın Büyükerşen’e de iletilmiş ve kendilerine de her türlü çalışmaya hazır olduğumuz belirtilmiştir. Sayın Büyükerşen sunulan rapor ile ilgili çok hoşnut kaldığını belirtmiş ve bizden övgü ile bahsetmiştir.
Bu nedenle bahsedilen ‘karıncalar’ sözü benzetmesinin tesadüf olduğu kanısındayız. Dolayısıyla bahsedilen dedikodularla hiçbir ilgimiz olmadığı gibi, parti içi çatışmalardan da uzak durmaktayız. Bu nedenle de hiçbir kademeye adaylığımız söz konusu olmadığı gibi sadece partimiz CHP’nin başarısı için çalıştığımızın herkes tarafından bilinmesini isteriz.”
İYİ Parti Eskişehir’e yabancılaşıyor mu?
Geçtiğimiz günlerde, İYİ Parti hakkında oldukça yetkin olan bir okurumuz elektronik posta gönderdi. Okurumuz, İYİ Parti’deki yeni yönetime ilişkin değerlendirmeler yapmış. Söz konusu değerlendirmeleri önemsediğim için siz değerli okurlarımızla da paylaşmak istiyorum.
*
İşte o değerlendirme:
ÜST YÖNETİMDE ESKİŞEHİRLİ YOK MU?
“Bizler İYİ Parti’nin hem ülke siyasetine hemde şehrimize katkı sağlayacağına inanmıştık ancak parti her geçen gün daralıyor; eş, dost, akraba, abi, kardeş partisi haline geliyor, bu yetmezmiş gibi İYİ PartiEskişehir’e yabancılaşıyor. Son yapılan yönetim değişiklikleri sonucu ortaya şöyle bir tablo çıktı. Milletvekilimiz Nevşehirli, il başkanımız Malatyalı, il teşkilatlardan sorumlu başkan yardımcısı Malatyalı, Odunpazarı ilçe başkanı Sinoplu, gençlik kolları başkanı üniversite öğrencisi ve Osmaniyeli. Bu arkadaşların Eskişehir’de çevreleri yok. Peşlerinde koşacak akrabaları yok, hemşerileri yok, arkadaşları yok.
KABUKÇUOĞLU’NUN EKİBİ İDDİASI
Düşünsenize, teşkilatlardan sorumlu başkan yardımcısı Eskişehir’de siyaset çevresinden kimseyi tanımıyor, kendisini de kimse tanımıyor. Önceki gençlik kolları başkanı, Genel İdare Kuruluna yedek listeden boşalan yere girdiği için istifa ediyor, aynı aileden bir teşkilat başkanı olması şartmış gibi, partide başka istekli ve yapabilecek aday yokmuş gibi abisi Odunpazarı ilçe başkanı yapılıyor. Bu kadroların ortak yönü Milletvekili Arslan Bey’in ekibi olmaları. Arslan Bey, partiyi genişletmek istemiyor. Kontrolün kendisinde olmasını istiyor. Yeni atanan gençlik kolları başkanını daha önce partide gören yok. Tıp Fakültesi öğrencisiymiş, Eskişehir’den kaç genci tanır, mahallesinden, akrabasından kaç genç getirir, iki üç yıl sonra okulu biter, çeker gider. İline bu kadar yabancılaşan bir parti ne yapar göreceğiz.”