Bu mesaj Özkar’a yakışmadı …

Dün CHP Kongresi’ne dair yazımı gerek Sinan Özkar gerek ise İlker Özokcu’nun seçim sonu salonda yaptığı konuşmalara dikkat çekerek sonlandırmış ve her iki ismin de yapıcı mesajlar verdiğini belirtmiştim. Bu mesajlar kongrenin en güzel, en birleştirici yanıydı.

Ancak dün Özkar’ın kendi sosyal medya profilinden yayınladığı mesaj ile yaptığı gönderme bana kalırsa çiçeği burnunda bir İl Başkanı’na yakışan bir mesaj olmadığı gibi, seçimden sonra yapılan konuşmanın samimiyetini yaralar nitelikteydi.

Bunu herhangi bir partili yapsa çok garipsemem ama parti içindeki soruları bertaraf edip, birleştirici rol oynamaya mecbur olan bir İl Başkanı söylerse garipserim. Hem partiyi dışarıya karşı tartışmaya açtığı hem de seçimin ardından birlik mesajı vermesine rağmen ilk mesajda ayrıştırıcı olduğu için garipserim. Üstüne açık açık sorarım kast ettiği kimler, kongrede hangi tarafta yer aldı? Niye birçok partili töhmet altında kalıyor?

“Balık Adam konusu ciddiye alınmıyor mu?”

Eskişehir’de Emniyet birimlerine bağlı bir Balık Adam şubesi yok. Bunun yokluğunu anlamamız için illa ki birilerinin herhangi bir müdahale de edilemeden saatlerce suyun altında kalarak yaşamını yitirmesi gerekiyor. Bu da yeterli olmayacak ki, konuşulan konuşulduğu yer de kalıyor ve bu konuda tek serzeniş okuyamıyoruz herhangi bir haber ya da köşe yazısında…

Geçtiğimiz günlerde Atatürk Bulvarı’ndan Sazova’ya doğru giden yolda buzlanma nedeniyle meydana gelen kaza sonucu 34 yaşında bir genç hayatını kaybetti. Hayatını kaybetmemesi için herhangi bir şey yapmak söz konusu olamadı. Zira Porsuk’a uçan araç içinden çıkarılması 2 saati aşkın sürede gerçekleşti. O ana kadar su içinden müdahale edebilen olmadı. Delilleri karartma şüphesi ile AFAD ekibindeki Balık Adam da devreden çıkarılınca herkes suya gömülmüş aracı çaresizce izledi ve kahretti.

Eskişehir’de balık adam yok ve bu tür olaylarda Ankara ya da Bursa’dan gelmesi bekleniyor. Bunun da ne kadar akil bir karar olduğu ortada. Sonuç olarak 1 saat keşifle 1 saat vinç beklemekle yarım saat vince halatı takmak için bot beklemekle geçince suya düşen kişi ya da kişilerin hayatı için tek bir umut kalmıyor. Belki acı ama pisi pisine bir ölüm insanlara revaymış gibi hissediyorum.

 Bu durumu ilk kez yaşamadık ve sanırım son da olmayacağı için bir kez daha altını çizmek istiyorum. Belki Eskişehir’de bu konuda duyarlı olan başka meslektaşlarım da vardır. Onlar da umarım altını çizerler de şu Balık Adam meselesi çaresizliğini bir daha yaşamayız.

Zira o olmadıkça yapılan müdahalenin adı ‘kurtarma’ değil, ‘kurtaramama’ olarak değişecek…