Barlar sokağında 21 yaşında bir delikanlının tabancayla vurularak öldürülmesi, Eskişehir kamuoyunu ayağa kaldırdı. Başlangıçta “Barlar Sokağı” olarak bilinen Vural Sokak çok başarılı bir projeydi. Bırakın küçük bir asayiş olayını, iki masa arasında en küçük bir laf dalaşı bile yaşanmıyordu. Ancak işler zamanla değişti ve Barlar Sokağı’nın dokusu farklılaşmaya başladı.
Barlar sokağında 21 yaşında bir delikanlının tabancayla vurularak öldürülmesi, Eskişehir kamuoyunu ayağa kaldırdı. Başlangıçta “Barlar Sokağı” olarak bilinen Vural Sokak çok başarılı bir projeydi. Bırakın küçük bir asayiş olayını, iki masa arasında en küçük bir laf dalaşı bile yaşanmıyordu. Ancak işler zamanla değişti ve Barlar Sokağı’nın dokusu farklılaşmaya başladı. Önce bölgeye kurulan “Pavyon” tarzı işletmeler bölgeye kabadayıların gelmesine neden oldu. Laf atmalar yerini yumruklu kavgalara bıraktı. Yumrukların yetmediği yerde devreye bıçaklar girdi. Daha sonra ise ateşli silahlar konuşmaya başladı.
Son olarak “Saygın” diyebileceğimiz bir mekânda da cinayet işleniyorsa, bu işin çivisi çıkmış demektir.
Üniversitede okuyan ve harçlığını çıkartmaya çalışan Egemen Demircioğlu’nun ölümü, umarız son olur. Ancak eldeki veriler başka asayiş olaylarının da olabileceğini, başka kavga ve cinayetlerin de olabileceğini gösteriyor.
Çok net söylüyorum; eğer böyle devam edecekse, Barlar Sokağı hiç olmasın daha iyi…
EYT’liler mutlu
Emeklilikte Yaşa Takılanların bütün istekleri harfiyen yerine getirildi. Bazıları hükûmetin bu adımını “Geni Adım” olarak tanımlıyor. Kesinlikle katılmıyorum. Vatandaşın lehine atılan bir adıma geri değil, ileri adım demek lazım. Hayırlı olsun.
Çevremdeki pek çok EYT’li – doğal olarak – seviniyor. Şu gözlemi de paylaşayım; hiçbir EYT’li emekli hayatı yaşamak istemiyor. Herkes yetmeyen maaşlarının yanında ilave bir emekli maaşı olmasını istiyor.
Bu başarıdaki en büyük pay, EYT’lilerin kendisinde. Asla boyun eğmediler ve örgütlü bir şekilde mücadele ettiler. Muhalefet de üzerine düşeni yaptı. Bu başarıda onların da payı var.
Son bir söz de hükûmete. Eğer ki siz “Tutturmuşlar EYT diye. İskandinav ülkeleri bu yüzden battı. Seçimi kaybedeceğimi bilsem de EYT’de tavır değiştirmeyeceğim” derseniz ve daha sonra EYT’lilerin bütün isteklerini yaparsanız, bu durum karşı tarafta, “Seçimi kaybedeceğini anladı, panik yapıyor” olarak algılanır.
Atalarımız boşuna “Büyük lokma ye, ama büyük laf konuşma” dememişler. Sonra yuttururlar o büyük lafları…