Bir oyun vicdanı

Bu yazıyı okuyan her kimseniz , bir vicdanınız olduğunu biliyorsunuz...

Bir aile içindesiniz...

Mutlaka sorunlar olur, tartışır ve sonunda karar verirsiniz...

Neye dayanarak?

"Vicdanınıza..."

Ya toplum içinde  bir sorumluluksunuz varsa..

Hele hele...

"Toplum sizi kendi sorunlarınızı çözümlemeniz için Ankara'ya yollamışta..."

Vicdanınız aldığı görevi yerine getirmek için, sizden fazla yorulmaz mı?

"Vicdan..

Altı harfli, kulağa hoş gelen bir sözcük...

Ama  öylesine büyük yükümlülüğü var ki..

İnsanın kişiliğini, karakterini, onurunu, şerefini her türlü içtenliğini ortaya koyan bir sözcük...

“Kendi onurunu, kişiliğini değiştirebilen bir vicdan olamaz!...”

Adam çıkıyor:

"Vicdanım böyle söyledi..."

Bir gün sonra hiç yüz kızarmadan yine çıkıyor:

"Vicdanımı bir kez daha dinledim, dünkü söylediğim yalandı..."

İnanır mısınız?

"Vicdanını yalanlayan insandan hayır gelir mi?

***

Türkiye öyle bir seçime gidiyor ki...

Şaka değil..

"Vicdanlar konuşacak..."

Elinizde olmasa bile, sandığa giderken vicdanınız yol gösterecek...

Şöyle bir düşünün…

En azından...

“Vicdanınızla oynayan, hatta bazen hiçe sayanları anımsayın…”

“Yok” demeyin!

İyi düşünün…

O bir oyunuzun karşılığı “vicdan” ise…

“Bir daha sızlatmayın!..”

"Kapat ulan şu telefonu!"

Artık tarihe karışan "Arı Sineması”nda bir film izliyorduk...

Salon doluydu...

Filmin hareketli bir sahnesinde önlerden cep telefonu çaldı...

Cevap verildi...

Biraz sonra aynı telefon yine çaldı ve yine cevabını verdi sahibi...

Filmin sessiz ve heyecanlı bir sahnesinde yine çalınca, arka sıradan bir bayan sesi yükseldi:

"Kapat ulan şu telefonu eşşeoğlueşek!"

***

Ara vermeden çıkıp gittiğini gördük telefon sahibini...

Şimdi de ışıklı görüntü sıkıntısı var...

"Siz telefonunuzla karanlıkta keyifli dakikalar geçirdiğinizi sanıyorsunuz ama, etraftan deniz feneri gibi görünüyorsunuz..."

Bir kere sinemada cep telefonu zili istenmiyorsa, ayıpsa, "Anan cep telefonumuz çalmasın, insanların film seyri bozulmasın" diyorsak aynısı telefonun ışığı için de geçerli. Çünkü birisi telefonuyla oynamaya başladığında, yüzünü tıpkı (B) sınıfı bilimkurgu filmindeki gibi aydınlatan bu ışık sadece sahibine yansımıyor.

Ne yaptığınızı herkes görüyor...

“Saygılarını sunuyor!”

Bir bakarsınız ki, bir gün bizim Arı Sineması’nda patlayan bir bayan gibi horlanırsınız!.

Sadece uyarmak istedik...

Günün Balı

Hani Türk yoktu?

Yıllardır  "Türk yok" diyenler şimdi "Türkler Ermeni soykırımı yaptı" diyor!

Akif kökçe

Günün Sorusu   

"4+4+4 sistemi"  AKP icraatlarının hangi kategorisine girer?

"Çılgın Proje kategorisine..."

Balthör

Günün Sözü

Bugün göz yumduklarımız, yarın bize göz açtırmayacak olanlardır.

Doğu Türkistan Atasözü

Günün İncisi

Az ve öz konuş.

Adam yerine konulursun!.

Kıssa-dan

Saray’a 5 milyar, örtülü ödenek’e yılda 2,5 milyar,  Suriyeli mültecilere 5 milyar dolar, Libya'daki alacaklara 7 milyar dolar savurabiliyoruz...

"Al sana kaynak!"

Cuk

Türkiye’yi Eskişehir gibi yapmak ve görmek istiyoruz...

Utku Çakırözer

Özdeyiş

Her ölünün ardından dua edilir ama hepsi cennete gitmez...

Hanri Benazus

Ah şu erkekler

Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir araştırmaya göre, dünyadaki işlerin yüzde 66’sı kadınlar tarafından görülüyor...

Buna karşın kadınlar dünyadaki toplam gelirin ancak yüzde 10'una sahipler...

Dünyadaki mal varlığının ise yüzde 1’ine sahipler...

Başka bir değişle, dünyadaki işlerin yüzde 34’ü erkekler tarafından görülüyor ama, erkekler dünyadaki toplam gelirin yüzde 90’una ve toplam mal varlısının yüzde 99’una sahipler…

Ertuğrul Algan'dan

Ey insanımsı...

Önce, kurtla ortak ol ve kuzuyu ye, ondan sonra otur çobanla birlikte ağla...

Bu ne yaman bir çelişkidir? Üç kuruşluk menfaate, hırsa yenik düşmek... Birinin emeğini çalmak... Sonra hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etmek...

Ruhsuz, hırsız, ahlaksız,  saygısız ve sevgisizsin...

"Aşağılık bile değilsin..."

Alayın doktoru ne demiş?

Babaya askerdeki oğlundan mektup gelmiş.

"Sevgili baba" diye başlayan ve "Burası çok güzel, dün bir kutup ayısı vurdum" diye biten bir mektup...

İki ay sonra yeni bir mektup gelmiş:

"Sevgili baba, dün yerli bir kızla tanıştım. Harika bir ilişkimiz var..."

Üçüncü mektup birkaç ay sonra ulaşmış adamın eline...

Yine "Sevgili baba" diye başlayan mektup, şöyle devam ediyormuş:

"Alayın doktoru, keşke kutup ayısı ile ilişkiye girip, o yerli karıyı vursaydım diyor!.."

Martı kaçtı

Yaşlı kadın deniz kenarında kocasıyla yürürken birden irkilip durmuş..  "Martının biri kakasını yaptı, suratıma geldi. Çabuk bir peçete bul" diye bağırmış...

Adam "Ohooo!" demiş:

"Şimdi kimbilir nerelere gitmiştir, nerede bulacağız o hayvanı!"

Günün şiiri

Odalarda

Odalarda derişiklik

Solmuş" çiçeklerin yerine yenisi

Sapları uzun kesmek ister

Vazoya büyük geldi

Yağmurlu günlerde pencere

Katar havasına oranın yağmuru

Pencerenin içinde oda

Büyür kabaran denizler gibi kaygı

Yağmurda

O kadının resmini az önce getirdim

İlerki köleden buraya

Şimdi daha sıkıntılı bakışı odaya

Olsaydı oda güzel olurdu

Kapı öbür duvarda pencereler fazla

Kendini düşündüren bir başka odalarda

Ergin Sander (Varlık-1959)

Günün Olayı

Kapalıçarşı’daki  654 yıllık hanlar tel yapılacakmış!

Her yer, her şey   otel olunca, gelen turistlere gösterecek      tarihi yapı kalmayacak!

Günün Biberi

Erdoğan "Koalisyon kâbustur" diyor.

Evet! 13 yılın hesabının ortaya dökülmeye başlayacağı bir kâbus...

Akif Kökçe