Geçtiğimiz hafta yedi – sekiz gün Karaburun - Mordoğan’daydım. Dünyada araç kullanırken telaş etmediğim, hatta bitsin istemediğim sayılı güzergahlardandır, Mordoğan-Karaburun arasındaki yol… Müthiş bir doğa… Hele bir de ilkbaharsa… İşte bu coğrafyada, Ege Üniversitesi Çevre Merkezi’nin eski müdürü çok değerli büyüğüm, hocam Prof.Dr.Ümit Erdem ile bu bölgenin biyosfer rezerv alanı olarak ilan edilmesi amacıyla bir çalışma yürütmeye karar verdik. Değerli hocamla birlikte çalışma fırsatımız olması beni oldukça heyecanlandırıyor açıkçası…
İşte bu bitmesin istediğim güzergahta, dinlemekten keyif aldığım şarkılardan biridir, My Way… Frank Sinatra’nın bu şarkısının bende hep özel bir yanı olmuştur zaten… İnsanın yaşamının sonu geldiğinde yaptıklarından pişmanlık duymamasıdır, benim gözümde bu şarkıda anlatılanlar… İyi bir insan olmuşsundur… Ve gitme vakti geldiğinde, yüzünde bir tebessümle ve doğru şeyler yapmış olmanın, belki de insanlara yararlı olmuş olmanın verdiği gururla, hazırsındır gitmeye… Umarım benim için de böyle olabilir…
... şimdi son geldi...
ve final perdesiyle yüz yüze geldim,
Arkadaşım,
..............
İçinde bulunduğum durumumu açıklayacağım.
Bütün yollardan geçtim...
Ve bundan daha da önemlisi, her şeyi kendi tarzımla yaptım...
Birkaç pişmanlığım var...
Ama sonrasında aslında söylemeye değmeyecek kadar azlar.
..............
Ve bundan daha da önemlisi, her şeyi kendi tarzımla yaptım....
……….
Bir müjdem var… Bu yıl sıcaklar Aralık ayına kadar sürecekmiş… Hatta Kasım ayında bile birçok yerde denize girilebilecekmiş… Ne güzel, ne güzel… Hem yapılarımız ısıtma, ısınma için gerekli enerji masraflarımız da azalacak… Oh, ne güzel, ne güzel… Tabii ki, her zaman yaptığımız gibi küresel iklim değişikliklerine bağlı ülkemizde ortaya çıkacak yüzey ve yeraltı sularındaki kritik azalmayı, kuraklığı, kuraklığa bağlı Anadolu topraklarının karşı karşıya olduğu, çölleşme, erozyon ve verimli topraklarımızdaki kayıp riskini göz ardı edersek… Yani özetle aslında en önemli gündem maddemiz olması gereken, iklim değişikliklerini ve buna bağlı yakın bir gelecekte karşı karşıya kalacağımız enerji, gıda, su problemlerimizi görmezden gelirsek…
………
İşte eğer yolun sonu bizim için geldiğinde pişman olmak istemiyorsak, artık iklim değişiklikleri ve buna bağlı olarak karşı karşıya kaldığımız tüm sorunlara karşı çok daha bilinçli olmalıyız… Bu topraklarda yaşayan her birey, artık bu sorunlara karşı yapması gerekenler konusunda bilinçlendirilmeli ve bunları yapmalı… En tepeden, en alta; tüm yurda, yurttaşlarımıza bu bilinç kazandırılmalı… 21. Yüzyılın en önemli gündem maddesi bizim için küresel iklim değişiklikleri… Gitme zamanı geldiğinde, pişmanlıklarla gitmemek için… Herkese iyi haftalar...