Cakalı arabası başbakanlığın önünde durur. Şoförün koştura koştura açtığı kapıdan iner.
Tam o sırada "Nadir Nadi" de menzile yürüyerek varmıştır. Ama arabasız gelse de kendine özgü bir duruşu vardır.
Asil Nadir, fiyakalı bir tavırla elini Nadir Bey’e uzatırken, "Ben Asil Nadir!" der.
Nadir Nadi, uzanan eli sıkarken kaşlarını havaya kaldırıp, "Haaa! Öyle mi?" diye şaşırır :
"Ben de Sefil Nadir!"
***
Yılın en iyilerini belirleyen “Eskişehir Tanıtım Grubu"nun "Anadolu"yu yılın gazetesi seçmesinden anımsadık bu olayı...
Günümüzde "Asil Nadir"i anan ve anımsayan var mı?
Ya "Nadir Nadi’yi?
"Sefil" olsa da!
"Bilmeyen var mı?"
***
Hani, "Balık, baştan kokar!" derler ya...
Bir başarının altında da o balığın başı vardır...
Yazı İşleri Müdürü "Cihan Yıldırım"ın, "Oral Büyüksarı ve Cihan Emeksiz"den "Anadolu"nun ödülünü alırken düşledik bunu...
Yalnız bu gazetenin değil..
"ES GROUP'un sahibi Özgür Fetih Demirdaş nerede?"
Genç yaşına karşın, bu "Büyük balığın" başı...
"Hiç televizyonu ES TV'de gördünüz mü?”
***
5 yıla yakın bir süredir yazıp-çiziyoruz Anadolu’da…
Bir gün olsun, “Ya ne yazıyorsun?” demedi…
Öyle de şanslı ki, gerçekten “ES GROUP” bünyesinde süper bir ekibi var…
Ama rastlarsanız bir yerde…
“Ben Özgür’üm” der geçer…
Özdeyiş
Bir ülke yönetiminde suçlananlar çoksa, o ülke polis devletine dönüşür!
Günün İncisi
Hata yapmak bir şey değildir. Hata yaptığını unutmak kötüdür.
Konfüçyüs
Gerilim
AB ile ilişkileri "boz" ve "kır" mantığıyla götüren hükümetin 13 yılda getirdiği nokta şu:
"AB’ye girme hedefinden birbirimize girmeye..."
Kıssa-dan
Obama’nın bizim cumhuriyet değerlerimizi her zaman yüceltmeye çalışması, laikleri uyutarak yeni mandacılara zaman kazandırmak içindir...
Günün Sözü
Bilgi kirliliği, taraflı yayıncılık, toplumsal algıyı etkileyerek "yalanı doğru-doğruyu yalan" olarak göstermek bir ahlâk suçudur...
Erdal Atabek
Kolsuz Yaşar'dan
Onlar konuşur..
Kolsuz..
"Tek kolla yapar abi!..
Cuk
En iyi öğüdü ancak kendine verebilirsin
Günün balı
Gerçeğe inanmak, en büyük bilgeliktir
Hanri Benazus
Cumartesi Öyküsü
Uluslararası Para Fonu Uzmanı
Çobanın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Lüks bir otomobil çobanın yanına gelmiş. İçinden genç bir adam inmiş ve çobana "Kaç koyunun olduğunu bilirsem bana birini verir misin?" diye sormuş...
Çoban, bir adama bakmış, bir de koyunlara...
"Tamam" demiş...
Adam telefonunu bilgisayarına bağlayıp, bir uzay araştırmaları sitesine girmiş, bulunduğu yeri taramış, bir tadabase ve logaritma ile doldurulmuş tablo açmış... 150 sayfalık bir raporu basmış...
Ardından çobana dönerek "Tam 983 koyunun var" demiş. Çoban şaşırmış ama, "doğru bildin" demiş:
"Koyunlardan biri senin..."
Adam otomobilinin bagajını açmaya çalışırken çoban , "Ben de senin nerede ve ne iş yaptığını bilirsem koyunumu geri verir misin?" diye sormuş...
Adam da, çobana bakıp gülümsedikten sonra "Evet, neden olmasın?" diye yanıtlamış...
Bunun üzerine çoban "Sen Uluslararası Para Ponu Uzmanısın" demiş.
Genç adam şaşırmış:
"Nasıl bildin?"
"Çok basit” demiş çoban:
"Buraya çağırılmadan geldin, bu bir. İkincisi benim bildiğim bir şeyi bana söylemek için benden bir koyunumu istedin. Üçüncüsüne gelince, bir boktan anlamıyorsun, çünkü köpeğimi aldın!.."
Sen misin elmaları yiyen?
Temel, kasabaya inmiş, eşi Fadime’in ısmarladığı alışverişleri yapmış ve eve dönmenin hazırlığını tamamlamış... Köyüne eşeği ile dönecek...
Bir süre gittikten sonra, ağaçlardan sarkan elmaları görmüş. Hemen bahçeye dalmış ve eşeğinin üstünde kolayca eriştiği elmalarla bir güzel karnını doyurmuş...
Tam ayrılacağı zaman bahçe sahibine yakalanmış...
Adam, biraz küfürü bastıktan sonra önce eşeği bir güzel dövmüş, sonra Temel’e dönmüş :
"Sen misin elmaları yiyen?"
Vermiş veriştirmiş...
Dayak faslı bittikten sonra Temel sormuş:
"Neden önce eşeği dövdün?"
Gülmüş adam:
"Önce seni dövseydim, eşek kaçardı!"
Görmeyenler
Temel cinayetten yargılanırken sürekli "suçsuzum" diyormuş.
Hakim, "İyi ama seni gören bir tanık var" deyince de bağırarak seslenmiş:
"Görmeyen de bir sürü insan var, ya onlara ne diyeceksiniz?"
Günün Şiiri
Ayna, lamba ve gece
Yak lambamızı, boşluğundan merdiven
Altın bir cavlan gibi düşsün sofaya
Aynadan aynaya türkülerle göçen
Alev ölüleri gör atlı ve yaya
İnce bir saman tozu, döndükçe düven
Koltuğa, minderlere yağsın masaya
Gül büzül esişinde sonsuza güven
Alnını bölük pörçük yazlara daya
Uzak gece denizlerinden savrulan
Bu liman camda, bu bağ bozumu harman
Yine de yetmezse yaklaştır lambayı
Liman küfü saçların aynada hüzün
Seni bir yıldıza bitişik kıl payı
Dönülmez sevdalara götürsün yüzün...
Oktay Rıfat (Varlık-1974)
Tsen King'den diktatörlük
Çinli yazar "Tsen King" diyor ki:
-Bazıları Kemal'in bir diktatör olduğunu söylerler. Belki bazen bir diktatör gibi hareket ediyordu. Bunu inkâra hacet yoktur. Fakat bu, faşist diktatörlüğü ile hiç alakası olmayan bir diktatörlüktü.
Faşist diktatörler hayati harici işlerde tecavüzkâr, dahili işlerde müstebittirler.
Kemal'in siyasi harekâtı ise tamamen başka idi.
Onun diktatörlüğü sadece Türk halkının iyiliği ve cumhuriyetin müstakbel emniyeti meselesine inhisar ediyordu...
Ertuğrul Hoca'nın “Feyzbuk”undan
"Nazar değdi, ödevimi yetiştiremedim hocam!"
-Ey benim şarkın evladım! 1000 kişilik okulda nazar değe değe senin ödevine mi değiyor? Dizüstü bilgisayarın üzerine kahve fincanını koyarsan o fincan devrilir. Fincan devrilirse kahve klavyenin üzerine dökülür. Klavye kahve olursa dizüstü çalışmaz.
"Şimdi bu bileşenler ışığında bana nazarı anlat, sana 100 verip geçireyim..."
Günün Olayı
İktidar "Asgari ücret yükselirse üretim düşer" diyor. Öyle olsaydı ülkemize mal satan ülkelerdeki asgari ücret bizdekinden düşük olurdu...
Akif Kökçe
Günün Biberi
"Tarafsız! Cumhurbaşkanı her gün konuşup, çok çaba sarf ediyor ama unutulmasın ki...
AKP tek başına iktidar olamazsa, derhal seçimleri yenilemenin peşine düşecek
Balthör
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...