Başaramayacaklar!

21 Ağustos 2016 Cumartesi gecesi Gaziantep’in merkez Şahinbey Mahallesindeki bir ilkokulun bahçesinde yapılmakta olan kına gecesine canlı bomba saldırısı düzenlendi…
Olayın faili tam olarak belirlenmedi, ancak 12-14 yaş arası İŞİD üyesi bir canlı bomba olduğu ihtimalinin yüksek olduğu değerlendiriliyor…
Gaziantep'te merkez Şahinbey ilçesi Akdere Mahallesi'ndeki bir ilkokulun bahçesinde organize edilen kına gecesine yapılan canlı bomba saldırısında 54 kişi yaşamını yitirdi…
18 Ağustos Perşembe günü Elazığ‘da İl Emniyet Müdürlüğüne PKK’lı teröristlerce bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 3 polisin şehit düştü…
Önceki gün Artvin’in Şavşat ilçesinden Ardanuç ilçesine gittiği sırada Yanıklı köyü yakınlarındaCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile konvoyu bir grup PKK’lılar tarafından ateş açıldı…
Allahtan dağdan açılan yaylım ateşinden askerlerin ve polislerin karşılık vermesi üzerine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu kurtarıldı…
İçişleri Bakanı Efkan Ala Kılıçdaroğlu'na yönelik saldırının PKK tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı.
Zaten dünde PKK, Kılıçdaroğlu’na düzenlenen saldırıyı üstlendi…
Dün sabah yine acı bir haberle uyandık…
Şırnak'ın Cizre  ilçesi Konak Mahallesi'nde bulunan İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Çevik Kuvvet Grup Amirliği'ne 06.40 sıralarında terör örgütü PKK tarafından bomba yüklü hafriyat kamyonu ile yapılan terör saldırıda 11 polis memurunun şehit oldu. Saldırıda 86 kişi de yaralandı. Yaralılar arasında İlçe Kaymakamı Ahmet Adanur da var…

Daha 11 şehidin acısı taze iken yeni bir saldırı haberi geldi. Hakkâri’nin Yüksekova İlçesine bağlı Dağlıca bölgesinde PKK'lı teröristler şantiye bastı: 2 ölü, 2 yaralı…

Özellikle 15 Temmuz’da Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra artan PKK Terör Örgütü saldırılarında FETÖ’nun de destek verdiği iddiaları da konuşulmaya başlandı…
15 Temmuz gecesi Türk halkının karşı koyması, sokaklara dökülmesi ve tankların önüne yatması, polislerin de darbe kalkışmasının başarısızlıkla sonuçlanmasında büyük katkısı vermesiyle, geçmişte askeri karakolları bombalayan PKK, darbe kalkışmasından sonra FETÖ ile işbirliği yaparak hedef değiştirerek karakolları bombalamaya başladılar…
Tüm bu gelişmelere TC topraklarında yaşayan, hatta yurt dışındaki soydaşlarımızdan büyük tepkiler gelirken 25 Ağustos 2016 Perşembe akşamı bir üzücü olayda Eskişehir’de yaşandı…
Anadolu Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve köşe yazarı Cihan Yıldırım, evinin önünde kimliği henüz belirlenemeyen kişiler tarafından saldırıya uğradı…
Henüz failler yakalanmadığı için nedeni bilinmiyorsa da, büyük ihtimalle yazmış olduğu bir yazıdan rahatsızlık duyanların gerçekleştirdiklerini düşünüyorum…
Meslektaşım, mesai arkadaşım Cihan Yıldırım’a yapılan saldırıyı nefretle kınıyor, faillerinin en kısa süre içerisinde yakalanarak adalete teslim edilmesini diliyorum…
Ülkemizin içerisinde bulunduğu hassas dönemde görevlerini objektif bir şekilde yapmaya çalışan meslektaşımıza yapılan bu çirkin saldırıyı şiddetle kınıyor, saldırıya uğrayan meslektaşıma da geçmiş olsun dileklerimi ifade ediyorum.
Gerek Diyarbakır’daki kına gecesinde yaşamını kaybeden 54 kişiye, gerekse dünkü iki saldırıda şehit olan 11’i polis ile 2 sivil vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailelerine, yakınlarına, yüce Türk milletine başsağlığı ve sabır, yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum…
Her gün bir karakol basılıyor…
Her gün polis ve askerimiz şehit olurken bir meslektaşımızın da evinin önünde saldırıya uğraması, üzüntümüzü bir kat daha artırdı…
Artık polisimiz, askerimiz öldürülmediği, meslektaşlarım saldırıya uğramadığı bir Türkiye’de yaşamak istiyorum…
Bu konuda devletimiz, hükümetimiz üzerine düşeni yapıyor…
Özellikle 15 Temmuz’da yaşanan darbe kalkışmasından sonra oluşan birlik beraberliğimizi bozamaya çalışanlara fırsat vermeden, iktidarıyla-muhalefetiyle topyekûn olarak mücadele etmeliyiz…
Birlik-beraberliğimizi devam ettirdiğimiz, iktidarıyla-muhalefetiyle, Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si olarak el ele tutuşmayı sürdürdüğümüz sürece ülkemizi bölmek, parçalamak için birlikte hareket eden PKK-FETÖ bunu başaramayacaklar…
 
*-******
 
“Vilayet meydanında herkes vardı”
 
Perşembe akşamı Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, ES TV’ye konuk oldu…
ES TV Genel Yayın Yönetmeni sevgili Soner Yüksel’in “Ekstra Gündem” programına konuk olan Başkan Kurt, vilayet meydanında 25 gün süren “Demokrasi Nöbeti”ne neden katıldığını açıkladı…
“Ben Laik Cumhuriyet, demokrasi ve milli iradeyi savunuyorum. Bunlardan taviz verilmesini hiçbir zaman kabul edemem. 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe kalkışması da Laik Cumhuriyet’e, milli iradeye ve demokrasiye karşı yapılmıştır. Geçmişte yaşanan darbelerden gereken mesajı alan vatandaşlarımız 15 Temmuz gecesi daha cumhurbaşkanı tv’den halkımıza çağrı yapmadan sokağa döküldüler. Tankların önlerine yatarak, üstlerine çıkarak püskürttüler. Bu cesaretlerinden dolayı Türk halkına teşekkür ediyorum. Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi AK Parti il binasının önünde toplanması yanlıştı. Nitekim bu yanlış görüldü ve 17 Temmuz’dan itibaren nöbet vilayet meydanına kaydırıldı. Doğrusu da buydu. Ben Sayın Valimizin daveti üzerine vilayet meydanındaki demokrasi nöbetlerine katıldım ve orada konuşma yaptım. Eğer darbe gerçekleşmiş olsaydı milli irade, demokrasi askıya alınmış olacaktı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ve halkının darbeye karşı olduğunu ve aynı zamanda demokrasiden, hukuktan, insan haklarından, özgürlüklerden yana olduğunu tüm dünya gördü. Birçok farklı görüşün, topraklarımız ve demokrasimiz tehlike altındayken sarıldığını, kucaklaştığını ve birlik olduğunu da tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Çünkü söz konusu vatansa gerisi teferruattır.”
Sevgili Soner Yüksel, Başkan Kurt’a şunu da sordu:
“Vilayet meydanında kimleri gördünüz? Kimler vardı?” diye.
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt bu soruya şöyle cevap verdi:
“Meydanda her siyasi partiden insanlar vardı. Zaman zaman konuşmak için sahneye çıkanlar yanlış ifadelerde bulundular. Ancak bu ifadeler daha sonra başkaları tarafından düzeltildi. Meydana her siyasi partiden il başkanları ve temsilcileri geldi. Onlarda konuşma yaptılar.”
Kazım başkanı bu sözlerinden dolayı kutluyorum…
Hani bir hikâye vardır…
Adı ‘Doğrucu Davut’…
Bilmeyenler internet araştırıp okuyabilirler…
CHP İl Başkanı Sinan Özkır, vilayet meydanını Ak Partililerin doldurduğunu iddia etmişti…
Ben ise birkaç defa meydana gelenlerin sadece Ak Partililer değil, diğer siyasi partilere mensup insanlarında olduklarını altını çizerek yazmıştım…
Doğrucu Davut Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, yukarıdaki ifadeleriyle benim “meydanda AK Partililer değil diğer siyasi partilerden insanlarda vardı” ifadelerimi doğrulamış oldu…
Kendisine teşekkür ediyorum…
 
*-*******
 
FIKRA:

Müebbet

 
Zamanın en büyük Mafya babası çok ağır bir suçtan yargılanmaktadır ve idamı istenmektedir. Jüri üyelerinin içinde Temel de vardır. Mafyanın adamları mahkemeden önce Temeli bir kenara çekerler ve şöyle derler: 
- Temel ne yap et babanın idam kaparini müebbet'e çevir yoksa bu senin sonun olur derler. Temel'in içine korku düşmüştür: Acep ne yapsam da bu adamı kurtarsam" diye düşünür. Dava baslar günlerce devam eder ve nihayet Jüri üyeleri karar vermek üzere odalarına geçerler. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra jüri geri gelir ve kaparini okur: 
- Müebbet hapis derler. Bunu duyan babanın adamları ne yapacaklarını şaşırırlar doğru Temel'e gidip: 
-Afferim sana Temel simdi gözümüze girdin derler. Ehh be Temel iyi güzel de bu isi nasıl başardın diye sorarlar.
Temel: 
- ‘Sormayın bre uşaklar. Millet Beraat Beraat diye tutturdu Muebbete çevirmek kadar aklan karayı seçtim” der.

Günün Sözü         : Bir insanın akıllı olmasına bir şey dediğimiz yok. Yeter ki; aklını başkalarına kabul ettirmeye çalışmasın. Eflatun Platon
Dedem diyor ki    : Eğer birini kandırmayı başardıysan, onun aptal olduğunu düşünme! Sadece sana hak ettiğinden daha fazla güvenmiştir.