“Çıkmış” diyoruz ama, çıkarılmış da olabilir! Çünkü oyunda “İsmail Hakkı Demirci” var...
Halen “Sonhaber” de “Katibim” başlığındaki yazılarını sürdürüyor...
Son yazısında da “özel bir not”la imza günümüzdeki bir olaya değinmiş...
Bakın neler yazmış:
- Sağolsun, çırağı olarak bana da bir davet göndermiş.
“Bedavadan rakı var, istersen gitme!”
oğlu “Alpay” ile kızı “Berna” davetlilere “Hoş geldin, beş gittin” diye debelenirken eşi “Ayşe Hanım” da, kitaplarına imza atan “Önder”in tepesinde dikiliyordu...
Bir süre seyrettim, Önder imzalıyor, Ayşe Hanım da sağ elinin başparmağını ağzına sokup imzanın üzerine bastırıyor...
“Kazım Kurt”la sohbet ediyorduk. O’na sordu sebebini. O cevap veremeden “Ahmet Ataç” atıldı:
“Amma da cahilmişsin be İsmail, Ayşe Hanım ıslak imza olsun diye öyle yapıyor...”
***
“Seyfi Uyanık” abimiz “Ruspik” der İsmail
için...
Boşuna söylememiş Yaratıcılığı kuvvetli...
Yazısını da şöyle tamamlamış:
- Bazı simaları göremedim o gün.
Hukukçular iyi bilir, noterliklerde bir sözleşme yapılır. “Vefa Sözleşmesi” adı altında...
Resmi olmasa da arkadaşlıklar, dostluklar arasında da bir şey vardır... Acı ve mutlu günlerin hep yanında olur. Fakat nedense o yoktu o gün...
Atuk’un bırakmadığı sigara
Adı da “VEFA BORCU” ydu galiba
Yüce ve arı
Herşey yağma edilmiş, sırakılmış, satılmış
Ölüm kanat vurup geçmiş renk göklerinden
Aç bir kurt yemiş herşeyi, öne atılmış
Baktığımız bu ışık ne öyle derinden?
İçin için ağlar vişne çiçeklerinin kokuları
Dilden dile dolaşan ormanda, kentten ötede
Yepyeni takım yıldızları ve gece
Taç giydirmiş temmuz göklerine yüce ve arı
Yaklaşır, sokulur içimize, gelir daha da yakın
Kör ve yıkık evlere umutlu, şen
Henüz lanetlenmemiş olağanüstü bir şey
Bir yeni buyruk ülkenin isteminden...
Amasya’nın A’sı
Telefonda arkadaşıyla konuşan adam, yazdırdığı sözcüğü anlamayan “Temel’eharfleri kodlamaya başlamış:
“Yaz bakalım Temel, Amasya’nan A’sı...”
Günün Olayı
Geçen yıl, ABD’den sonra İngiltere’de savunma bütçesinde kesinti yapmıştı... Bu da gösteriyordu ki, artık hedef seçtikleri ülkelere bizzat müdahale etmeyecek, taşeron kullanacaklar...
Günün Biberi
Terörün iyisi kötüsü olmadığı mştbm gibi “askeri darbelerin” iyisi ve kötüsü de yoktur...
Günün Sözü
Tabiat insanları eşit yaratmamış. Onlara eşitmiş gibi muameleye kalkmak boşuna bir çabadır!
Osmanlıspor ve Gökçek
Yılların “Ankaraspor”un adını, Melih Gökçek “Osmanlıspor” olarak değiştirdi...
Bunu ne için yaptığını anlatmaya gerek yok!
Takım da iyi gidiyor ve halen de PTT 1. Lig’te lider...
Son maçını Denizlispor ile oynadılar...
Sonucu 2-2 biten maçı televizyondan izlemiştik...
Denizli taraftarı bağırıyor: “Bizim için Osmanlıya kooooyy!”
Bilemiyoruz...
Bazılarının ve Melih Gökçek’in hoşuna gitti mi acaba?
Papa’nın
benzemeyen heykeli
“Michelangelo” Papa’nın heykelini yapmış... Ancak Papa heykeli kendisine benzetememiş... Hatta kızmış.. 0 zaman “Michelangelo” gülmüş : “Er geç bu fceykele benzeyeceksiniz” demiş...
Kardeşim Afrika’dan gönderdi
Adam barda ve yanında muhteşem ber doberman köpeği ile oturuyormuş. Bir başka adam da, yanında iri, hantal görünüşlü bir hayvanla içeri girmiş...Aralarındaki kısa bir sohbetten sonra dobermanın sahibi atılmış:
“Gel şu köpekleri kapıştıralım...”
Öteki de kabul etmişf bahisler başlamış ve ortaya paralar konulmuş.
İki hayvan, sahiplerince serbest bırakılınca kapışmışlar ve doberman parça parça olmuş... Sahibi üzgün, sormuş:
Diğeri paraları toplarken, “Vallahi bilmiyorum” demiş:
“Yahu nereden buldun bunu, cinsi nedir?”
Brohan’dan
Ünlü Fransız sanatçı “Madeleine Brohan” yaşlılık yıllarında bir apartmanın beşinci katına taşınmış. Kapısına varana kadar nefes nefese kalan erkekler, neden bu kadar yukarı taşındığını sormuşlar...
Özdeyiş
Susabilecek kadar akıllı değilseniz,
çevrenizde hep dalkavukları bulursunuz...
Cuk
Alkolü ve sigarayı bırakan insanlar 17 yıl daha uzun yaşıyormuş... “İşte buna içilir!”
Balthör
GÖRÜŞLER
CHP ve örümcek ağı
Satış elemanlarına verilen kurslarda çok anlatılan bir öyküdür...
Dünya çapında bir yarışma yapılmış:
“En iyi satışı kim yapacak?”
Her kıtadan binlerce kişi katılmış...
Jüri, zorluk çekmeden seçmiş dere-ceye girenleri...
Birinciliği, Amerikalı bir beyaz eşya satıcısı kazanmış...
Adam gitmiş..
“Eskimo’ya bir buzdolabı satmış...”
İkinciliği, İskoçyalı bir oto satıcı kazanmış...
Onun becerisi de..
“Denizin ortasındaki bir fener bekçisine Mercedes satmak...”
Üçüncülüğü İse, bir Fransız şarap satıcısı almış...
Fransız satıcı, iflas etmekte olan bir şarap firmasını kurtarmış...
Yaptığı iş de şişelerin üzerine “örümcek ağı deseni koymak...
Örümcek ağını gören..
“Şarabın yıllanmışlığına inanmış...”
CHP Lideri “Kemal Kılıçdaroğlu”nun son aylardaki becerilerine yakıştırmak istedik bu öyküyü...
***
Kılıçdaroğlu, Eskimo’ya buzdolabı sattırır olabilir... Hatta denizin ortasındaki fener bekçisine Mercedes sattırabilir...
“Ama CHP gibi yıllanmış köklü bir partinin tabanına, istediği umudu verebilmiş midir?”
Bu sorunun yanıtını 2015 seçimlerinden sonra alacağız... Bu seçimlerden önce de gün geçmiyorki aday adayı sıralaması yapılmasın!..
Ahmet Ataç, “Türkiyelin son şansı”
Kazım Kurt “Kapı kapı dolaşmalıyız” diye ekliyor.
Önemli olan da bunlar değil mi? Yıllanmış bir partinin tabanına istediği umudu vermek için çok çaba gösterilmeli...
Örneğin Eskişehir’de...
“Büyükerşen’den iyi örümcek ağı var mı?”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...