Eskişehirspor Kulübü Başkanı Mesut Hoşcan, 2015-2016 futbol sezonu öncesinde kulübün içerisinde bulunduğu mali sıkıntıları gerekçe göstererek,”
pahalı futbolcu almayacağız. Ucuz ama kaliteli futbolcularla takıma takviye yapacağız. Alacağız futbolcularda Eskişehirspor’a geçen yıl yaşanan sıkıntıları yaşatmayacaklar” demişti.
Ligin 4’ncü haftasında Antalya’da oynanacak olan Antalyaspor karşılaşması için yola çıkacak siyah-kırmızılı kafileyi uğurlamak için tesislere gelen Eskişehirspor Kulübü Başkanı Mesut Hoşcan, kafileyi taşıyan otobüse binerek
,”Alkışlanacak takım kurduk” demişti.
Bay Hoşcan ve yönetiminin kurdukları
,“ALKIŞLANACAK TAKIMI” ne yazık ki küme düştü. Seneye PTT Birinci ligde 35 bin kişilik statta 2-3 bin kişiye oynar artık…
İşte o alkışlanacak takım Antalya deplasmanından mağlubiyetle dönmüştü. Ardından kendi sahasında Rize Sporla berabere kaldı. Kasımpaşa’dan 3 yedi. Bursaspor'a da deplasmanda 2-0 yenilmişti.
O maçlardan sonra şöyle yazmıştım:
“Transfer edilen futbolculara baktığımızda golcü Gekas ile bir dönem Bursaspor forması giyen Pinto tanınmış isimlerdi. Yabancıların kim oldukları konusunda kimsenin bilgisi yoktu.
Hazırlık döneminde de yapılan maçlara baktığımızda ortaya konulan futbol, bugün yaşanan sıkıntıların habercisi idi. Lig başlayalı 6 hafta geçti. Altı maçta 1 galibiyet, 1 beraberlik birisi kendi sahasında alınan 4 mağlubiyet. Altı maçta alınan 4 puan. Puan durumuna baktığımızda da 4 puanla 18 takımın yer aldığı süper ligde 17’nci durumda. Bu şunu gösteriyor. Transfer edilen futbolcular süper ligde top koşturacak kalitede değil. Geçen sezondan beri söylüyorum, yazıyorum. Teknik Direktör Skibbe ile Eskişehirspor bir yere varamaz. Geçen sezon devre arasında takımın başına getirilen Skibbe, “bu takıma takviye gerekmez” demişti. İşte o gün taraftarlar futbol bilgisini tartışmaya başlamışlardı. Yönetim tehlikeyi görüp gereken takviye yapmamış olsaydı Eskişehirspor bu sezon PTT Birinci Liginde mücadele ediyor olabilirdi. Bugüne baktığımda öyle görülüyor ki devre arasına kadar geçen sezon Ertuğrul Hocanın aldığı puan bile alınamayacak. Sezonun yarısına kadar takviye yapma şansında yok.”
30 Eylül 2015 tarihli yazım ise şöyle idi:
Eskişehirspor nereye koşuyor?
Transfer döneminde taraftarlar geçen sezon yaşanan sıkıntılarının bu sezonda yaşanmaması için Eskişehirspor yönetimi uyarmıştı.
Alınacak futbolcuların az çok isim yapmış olmaları ve siyah-kırmızılı takımda oynarken sırıtan (kötü futbol oynayan) futbolcular olmaması konusunda da gereken ikazlarını yapmışlardı.
Bende şu sözlerle yine yönetimi uyarmıştım:
“Sezon arasında yönetim ne yapıp yapıp para bularak orta sahaya iki, defansa iki, forvete bir veya iki transfer yapabilirse Eskişehirspor süper ligde tutunabilir. Yoksa geçen sezon rakiplerimizin de yardımıyla ligde kalan siyah-kırmızılı takım bu sezon sonunda göz göre göre PTT Birinci Ligine merhaba diyebilir. Sikibbe ye bir şey olmaz. O Almanya ya çekip gider. Olan Eskişehirspor’a olur. Düşerse sahip çıkanda olmaz. Bugün Kocaeli, Sakaryaspor, Adanaspor ve Adana Demirspor, Karşıyaka nere de?
Bu takımların durumuna düşmemek için çok geç olmadan acilen ne yapılması gerekiyor ise yapılmalı. “
Daha sezonun başında ben bugünü görerek Bay Hoşcan ile yönetimi yukarıdaki sözlerle uyarmıştım…
Ancak ben ve benim gibi yönetimi uyaran gazeteciler de herhalde “virüs olarak gördükleri için, iyi niyetli uyarılarımızı bile art niyet olarak gördüler…
22 Aralık 2015 tarihinde de şöyle yazmıştım:
“Halil Ünal’ın Eskişehirspor Kulübüne kazandırdığı yıldız futbolcuları tek tek satarak büyük paralar kazanan Mesut Hoşcan, kendi transfer ettiği futbolcuları satamadığı için dolaylı olarak kulübü de zarara uğratmış olacak
Transfer döneminde Bay Mesut Hoşcan,”Bu sezon tasarruf dönemimiz olacak. Kulübün borçlarını azaltmak için pahalı transfer yapmayacağız. Pahalı futbolcu almayacağız” demişti.
Bay Hoşcan sözünü tuttu!
Pahalı transferler yapmadı.
Transfer edilen futbolculara baktığımızda, Gekas ve Pinto dışındaki diğer futbolcuları kimse tanımıyor.
Hatta alınan yabancı futbolcular içerisinde daha ligde bir maçta bile oynamayanlar var.
Bunlar “kulübe de otursunlar” diye transfer edilmiş herhalde.
Eskişehirspor artık yüzde 70 ligden düştü. Çok büyük sürpriz olmazsa gelecek sezon PTT 1’nci liginde şampiyonluğa oynar!
İki yıl önceki genel kurulda,”
Ben Eskişehirspor’u Halil Ünal’dan daha iyi yönetirim. Eskişehirspor’u babasının kulübü gibi yönetti. Aldığı kararları tek başına aldı” diye ithamlarda bulunmuştu.
Bugüne baktığımızda Halil Ünal’ı
“tek adam” olarak suçlayan Mesut Hoşcan’ın Ünal’dan farkı kalmadı.
Kaç haftadır,”
bu maçı kazanıp çıkışa geçeceğiz” türküsü söyledi. Ama sesi güzel olmadığı için de kimse dinlemedi.
Kendi söyledi, kendi dinledi!
Eskişehirspor dönüşü zor olan yola girdi. Bu yolun sonu uçurum.
Mesut Hoşcan’ı “
Eskişehirspor Kulübünü Halil Ünal’dan daha iyi yöneteceğim” iddiası başkanlık koltuğuna oturtanlarda Mesut Hoşcan kadar Eskişehirspor’un bugünkü başarısızlığından sorumludurlar. Mesut Hoşcan’ın Eskişehirspor’u uçuruma doğru sürüklemesine rağmen sesleri solukları çıkmıyor.”
2015-2016 sezonu boyunca
“Eskişehirspor ve Bay Mesut Hoşcan” ile ilgili neler yazmışım diye biraz arşivi karıştırdım…
Bay Hoşcan ile yönetim kurulu üyeleri maalesef iyi niyetli ve hasta bir taraftarı olduğum Eskişehirspor’un lige tutunabilmesi için iyi niyetli eleştiriler yapmışım…
Yazı uzun…
Bir güne sığmayacak…
O nedenle affınıza sığınarak bir bölümü de yarın yazmak istiyorum…
Şimdilik kalın sağlıcakla…
*-*****
EFSANELERİ BİLE DİNLEMEDİ
BİZİM FİKİRLERİMİZE
İHTİYAÇLARI YOKMUŞ
Eskişehirspor’da işler kötüye doğru gitmeye başladığında Siyah-Kırmızılı takımda yıllarca futbol oynamış, başarıdan başarıya koşturmuş bugün efsane olarak anılan eski futbolcular Başkan Mesut Hoşcan’ı tesislere ziyarete gidiyorlar ve şunu söylüyorlar:
“Zaman zaman bizi kulübe bizi davet et. Bir bardak çay iki bisküvi koy önümüze. Tecrübelerimizi aktaralım. Bizim nasıl bir katkımız olur bunu paylaşalım. Sizden bir beklentimiz yok. Bizim tecrübelerimizden yararlanın” diye teklifte bulunmuşlardı.
Bay Hoşcan efsanelere şöyle cevap vermiş:
“Bana bir tek Haldun yeter”.
Bunu bana efsane futbolculardan ve sonradan Eskişehirspor da teknik direktörlük yapan Nihat Atacan anlatmıştı. Yanında yine efsanelerden Ender Konca’da vardı.
Bay Hoşcan onlara şu cevabı vermiş:
“Bana bir tek Haldun yeter”.
Bu söz efsanelerin çok gücüne gitmiş.
Nihat Atacan Bay Hoşcan’ın bu sözlerini şöyle yorumlamıştı bana:
“Para, pul, iş istemedik. Amacımız kötü gidişatı nasıl durdurabiliriz? Küme düşmemek için neler yapılmalı konusunda katkıda bulunmaktı. Ama maalesef kabul görmedi”.
Bu kulübe yıllarını vermiş efsaneleri bile dinlemedi, efsanelerle genç futbolcuları buluşturmaktan kaçtı…
Herhalde onlar da virüstü!
Önceki gün tesislerde bir araya gelen ve haftalar sonra yönetim kurulu toplantısı yapan Eskişehirspor yönetimi, dün öğlen sonra aylık basın toplantısını gerçekleştirmek için medya karşısına çıktı.
Eskişehirspor’un ligdeki konumunu, teknik kadroyla ilgili sorunları ve Eskişehirspor Taraftarlar Birliği tarafından yapılan açıklamalara da cevap vermeye çalışan Başkan Hoşcan, 50 dakika süren toplantıda birçok aydınlanması gereken konuya açık ve net cevap vermedi.
Eskişehirspor’un başarısızlığını bekleyenlerin kabus senaryoları peşinde olduğunu, sosyal medya ve yazılı medyada yapılan yorumların baskı altında yapıldığını belirten Hoşcan, sessiz ve bağımsız diye adlandırdığı taraftarlardan da destek istedi.
Bazı Eskişehirspor yöneticilerin medya’ya yaptığı açıklamalara da tepki gösteren Hoşcan, medya önünde sorunları çözmemeleri gerektiğini belirterek, sorunların tartışılacağı yerin yönetim kurulu toplantıları olduğunu söyledi.
Eskişehirspor yönetimi ve Başkan Mesut Hoşcan, dün gerçekleştirdiği aylık basın toplantısında gündemi değerlendirdi.
SKORA ENDEKSLİ
7 yöneticinin katıldığı toplantıda, ligde alınan kötü sonuçlara rağmen her şeyin kontrol altında olduğunu belirten Hoşcan’ın, basın toplantısında yaptığı açıklamalar şöyle; Asıl konuşmamız gereken durum takımın içinde bulunduğu durum ve puan tablosundaki yeri.
Genellikle futbol skora endeksli bir yapısı olduğundan dolayı ilk bakılan yer puan durumu oluyor.
HER FUTBOLCU ÇOK DEĞERLİ
Biz 5 yıllık bir projeksiyon çizdiğimizi defalarca söylemiştik. Takımı gençleştirdik. Bizim için her futbolcu çok değerli. Takım içinde ciddi bir rekabet var. Geçiş süreci sancılı geçiyor. Süreci en kısa zamanda atlatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ben her futbolcumun çok değerli olduğunu vurgulamak istiyorum. Özellikle defans hattında 4 gencin ilk kez oynadığı bir ortam var. Zaman içinde tecrübelenecekler.
HERŞEY KONTROL ALTINDA
Kulübümüzde deneyimli isimler de var. Tecrübelerini gençlere aktaracaklar. Her şey kontrolümüz altında. Bu deneyim kazanıldığı sürece iyi yere geleceğimizi biliyoruz. Sıkıntı yok mu? Tabi ki var.
HOCAMA VE TAKIMIMA GÜVENİYORUM
Benim soyunma odasını basmamı ilk 11’i belirlememi bekleyenler var. Bu asla olmayacak. Ben hocama ve takımıma çok güveniyorum. Takımla her zaman beraberim. Futbolcular, teknik ekibe çok güveniyor. Biz de onlara çok güveniyoruz.
FUTBOL BEĞENİLİYOR
Ortaya konan futbol herkes tarafından beğeniliyor. Bir Gençlerbirliği, Çaykur Rizespor maçları var. Özlenen futbolu sahaya sergiledik. Ama olmadı. Üzerimizde bir şanssızlık var ama o şanssızlığı Sivasspor maçının son dakikasında kırdığımızı düşünüyorum.
HAKEM HATALARI CANIMIZI YAKIYOR
Hakem hataları da çok canımızı yakıyor. Bunlara tepkimizi TFF ve MHK ile yaptığımız toplantılarda dile getiriyoruz. İki gün sonra İstanbul’da Kulüpler Birliği toplantısında TFF ve MHK’yi davet edip bu konuları bir kez daha paylaşmak istiyoruz. Kulübümüzün hakkını her yerde çok iyi koruyoruz. Kimse de sessiz kaldığımızı zannetmesin.
BİZİM ŞOVLA İŞİMİZ YOK
Biz bu kulübün parasını gözümüzden sakınıyoruz. Biz mali konuları konuştuğumuz zaman ‘Enkaz edebiyatı yapıyorlar’ deniliyor. Kulübün parasını har vurup harman savurup pahalı transferler de yapabilirdik. Ama mali disiplinlerden taviz vermeyeceğimizi belirtmiştik. Bizim şovla işimiz yok.
NEMALANMAK İSTEYENLER VAR
Biz yıldız değil yıldız adayı topçular alacağız demiştik ve sözümüzün de arkasındayız.
Kulüp gelirleri kocaman bir camia düşünülerek harcanıyor. Bütün politikamız bu sorumlulukla belirleniyor. Biz her kuruşun hesabını yaparken, birileri eski alışkanlığıyla nemalanmak istiyor. Artık bu devir kapandı.
SESSİZ VE BAĞIMSIZ TARAFTAR
Sessiz ve bağımsız taraftarın hakkını yedirmeyiz. Bedava bilet ve para olayı yok. Bizden sonra yönetime gelecek olan arkadaşların da bu yolu izleyeceğinden eminim.
Kulüp hakkında olumlu yazılar yazanlara yapılan baskıları takip ediyoruz ve hiçbir şekilde tasvip etmiyoruz.
CAMİAYA YAKIŞMAYAN RAKAM
E-Bilet’e yapılan tepkilere hak veriyorum ama Passolig almadıkları sürece Eskişehirspor’u cezalandırıyorlar. 9 bin 500 Passolig Eskişehirspor camiasına yakışır bir rakam değil. Yüreğini ortaya koyan taraftarların gerekeni yapmasını diliyorum. 3 bin 500 kombine satılmış. Taraftarlarımıza deplasmanlarda otobüs desteği veriyoruz. Ancak deplasmanda içerde yediğimiz cezaların haddi hesabı yok. Ligde ceza yemediğimiz maç yok. Bu bize çok zarar veriyor.
KABUS SENERYOLARI
Eskişehirspor’un başarısızlığını bekleyenleri, felaket tellallığı yapanları, kabus senaryoları yazanları kınıyoruz. Eskişehirspor her üç ayda bir verdiği kamuoyu bilgilendirme kitapçığıyla ne kadar şeffaf, ne kadar hesap verebilir olduğunu ortaya koyuyoruz.
İMAJI DÜZELTTİK
3 Temmuz’dan beri kulübümüz büyük bir imaj kaybetmişti. Ama görüyorum ki eski imajımıza döndüğümüzün farkındayız. Kararlı hareketlerimiz ve kulübümüzün menfaatlerini korumamız bunda etkendi.
Ligde ve Türkiye Kupası’nda yolumuza adım adım devam edeceğiz. Bu takım geçen sezon kupada final oynayan takım değil miydi? Ben bu takıma ve teknik ekibe güvendiğimi bir kez daha belirtiyorum.”
BUNA PAPUÇ BIRAKMAM
Diğer taraftan bir gazetede yönetim ile ilgili çıkan iddialara ise cevap vermeyen ve bu iddiaları şantaj olarak değerlendiren Hoşcan, “Bana, bir basın grubunda yer alan habere cevap vermeyecek misin?” diye soruyorlar. Geçmiş dönemden alacağı olduğu iddia edilen, parayı vermediğim için de uydurulan şeylere cevap vermeyeceğim. Bu basın yoluyla yapılan bir şantajdır. Buna da pabuç bırakmayacağız. Edebiyle yaşayan insanlarız. Bu yapımızı herkes bilir. Takımımızı adım adım hedeflere götürmek için çalışan ilkeli bir yönetim kurulumuz var.”
ALTERNATİF YÖNETİMİ İSTERİM
Bir gazetecinin ETB’nin alternatif yönetim oluşmalı sorusunu da cevaplayan Hoşcan, “Demokrasinin olduğu yerde alternatif yönetimi ben de isterim. Bu Eskişehirspor’a değer katar. Ama arkadan arkaya belli işleri planlayarak bu işler olmaz. Biz de zamanında çıktık istifamızı verdik. Yönetimimizi oluşturduk. Belden aşağı vurmadan yarışa girdik. Bu camia Önce Güven ekibine hep güvendi. Alternatif yönetimin oluşmaya çalışıldığını duyuyoruz. Bir önceki yönetim ve önceki yönetimlerden karma bir yönetimin oluşmaya çalıştığını biz de duyuyoruz.
YOLUMUZ AYDINLIK
Sivas deplasmanında yaşananları da değerlendiren Hoşcan, “Hocamızın istifa diye bir durumu yok. Sivasspor maçı bitimi sonrası takım taraftarlarımızın yanına gidiyor. Hocamıza orada korkunç küfürler edildi. Hocamız ve yönetimimiz istifaya davet edildi. Hocamıza karşı yapılan bu söylemleri kınıyoruz. Bu bizim takımımızı ateşlendirdi. Ertuğrul Sağlam böyle şeylere pabuç bırakacak isim değil. Hani bir laf var. Hocamızın arkasındayız deyip kısa zamanda hoca gönderilir. Bizde öyle bir şey yok. Yolumuz aydınlık.”
KULÜBÜN EKMEĞİNİ YİYENLER İCRAYA VERİYOR
“Futbolcuların alacakları var mı?” Yönünde sorulan soruya cevap vererek toplantıyı bitiren Hoşcan; Ekonomik durumun güllük gülistanlık olmadığını hepimiz biliyoruz. Maalesef bu kulübün ekmeğini yiyenler anında icraya başvuruyor. Şimdi de avukat menajerler çıkmaya başladı. Fiili icra ile geliyoruz. Kamuoyuna yansıtırız diyerek geliyorlar. Benim futbolcularım paragöz değil.
*-******
“4 YADA 5 OYUNCU ALACAĞIZ”
9 Kasım 2015
Ara transfer döneminde 4 yada 5 oyuncu alacakların söyleyen başkan Hoşcan “Şuandan itibaren 3 futbolcu netleşmiş durumda” dedi. Göreve devem edeceğini bir kez daha yenileyen Eskişehirspor başkanı Mesut Hoşcan “Transfer konusunda hata yaptığımızı biliyoruz. O dönemki hocanın transfer istememesi bu hatalarda önemli rol oynadı. Şuandan itibaren 3 futbolcu netleşmiş durumda. Yerlisi de var yabancısı da var. İsim ve mevki vermek istemiyorum. En az bir tane hatta 2 tane daha olabilir. Fransa ve İspanya’yı takip ediyoruz. Ben İsmail Kartal’ın futbol bilgisine güveniyorum. İyi bir hoca deneyimli hocalarla çalıştı. Büyük bir camianın da hocalığını yaptı ekibin de güven veren bir yapısı var. Antrenman sisteminde ciddi değişiklikler yapıldı. İyi işler yapıyoruz ama sportif başarı olmadığı zaman bunlar görünmüyor. Şuan tek bir şeye ihtiyacımız var. Bir birimizi anlamamız lazım. “ Karalı bir şekilde bu yolumuza devam edeceğiz” Hoşcan” Bazı şeyleri hatırlatmak gerekiyor. Evet,muhakkak bizim de hatalarımız var. Ama işin olduğu yerde hatada olacaktır. Borcun bitmesi mümkün değil. Şuan borçta artış yok. Ancak eski yapılan sözleşmelerin getirdiği yükümlülükler ve faizleri var. Siz 80 milyonluk borcu alır yapılandırırsınız. Bölersiniz yolunuza devam edersiniz, ama böyle bir şansınız yok. Çünkü Anadolu kulüplerine bir yıllık borç veriliyor. Bunun üstünde kredi alınmıyor. Finans kurumları bilançoya bakarak kredi veriyor. Şuanda bizim borcumuzda artış yok. Çok ciddi bir düşüşte yok. Şuan 75 -77 milyon civarında bir borç var, vergi hariç..
Şuan 1200 üyeliğimiz var. Bugün beni eleştirenlerin çoğu benim dönemimde kongre üyesi olmuş arkadaşlardır. Bunların önünü biz açtık. Bugün beni eleştirenlerin çoğu bu yönetimde üye oldular. Şuan yoğun bir şekilde istifa talebi var.
"Daha genç, dinamik, işini daha çok seven, gelecekten beklentisi olan, profesyonelliği yaşayan, karakterli oyuncuları bu takımın içine koyacağız. Bu takımın yarısından fazlası değişecek. Herkes şundan emin olsun ki, bunu geçtiğimiz sezon ki maliyetlerin çok daha altında gerçekleştireceğiz.” Diğeri, “
Eskişehirspor’lu taraftarlar merak etmesin çok iyi bir takım kuracağız. Genç, dinamik, koşan mücadeleyi maç sonuna kadar bırakmayan inatçı bir takım hazırlıyoruz. Bu konuda Alman ekolunu örnek alacağız.” Üçüncüsü, “Takımın yüksek maliyetini aşağı çekmemiz ve takımı gençleştirmemiz lazım. Daha ucuz ve düşük maliyetlerde çok kaliteli futbolcu alabiliyorsunuz. Dinamik, genç, koşan, seyir zevki yüksek bir kadro oluşturmamız lazım.” Hangi açıklamayı kimin yaptığının bir önemi yok. Biri Hocaya, biri Başkana, birisi de yöneticimize ait… Sanki hepsi tek bir ağızdan çıkmış gibi olan bu açıklamalarda üstüne basarak söylenen genç, dinamik, çok koşan, karakterli futbolcular alacağız şeklinde. İyi de kim elindeki bu tip futbolcuları vermek ister. Hele biraz da yetenekliyse bol sıfırlı milyon dolarları saymak gerekir. Bizde de para olmadığına göre o zaman nasıl olacak bu iş?