Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği…
Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti
Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller…
Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler…
Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı…
Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor…
Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme …
Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar…
Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo…
Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği!
Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…
Eskişehir’de kamu yatırımlarına 6,5 milyar TL öden…
Eskişehir’de uyuşturucu operasyonları hız kazanıyo…
Trendyol 1. Lig 2024-2025 sezonu fikstürü ve puan …
Trendyol Süper Lig 2024-2025 sezonu 13. hafta maçl…
Bölgesel Amatör Lig 6. Grup 8. Hafta Puan Durumu v…
Algı değil yanılgı
Soner Yüksel yazdı
10 Mayıs 2016
09:00
A
a
Ak Parti İl Başkanı Dündar Ünlü ve pek çok partilinin Eskişehir ile ilgili icraatlar söz konusu olduğunda dile getirdiği bazı serzenişler var. Aslında serzenişlerinde haksız değiller. Yapılan icraatlara bakıldığında bunların bazıları anlatılamayan, değeri idrak edilmemiş ve üstünden prim yapılamamış icraatlar. Ama bu durumu ‘algı operasyonu yapıyor’ diyerek CHP’nin ve dolayısıyla başta Yılmaz Büyükerşen ve Ahmet Ataç ile Kazım Kurt’un yani Belediye Başkanlarının üzerine atmak da çok akıl kârı değil.
Evet, bir algı var ama bu ‘yan algı’dan türeyen koca bir yanılgıya dönüşünce, yapılan işin değeri de, kıymeti de siyasete kurban oluyor ve kaş yapayım derken göz çıkartılıyor.
Zira yapılan işlerle ilgili söylem ve süreçlere bakıldığında işin değerini düşüren başkaları değil bilakis partinin temsilcileri.
“24 Mart tarihinde bitecek” diye müjde verilen Yunusemre Devlet Hastanesi önünde, yapımına devam edilen Hastane İnşaatı’nın devam etmesi de, geçen sene “19 Mayıs tarihine yetişecek” denilen Stadyum İnşaatı’nın da devam ediyor olmasını algı değil, bitiş müjdesi verilen yanılgılar itibarsızlaştırıyor. Üstelik bitmemiş stadyumun isim tartışmalarına da öyle ya da böyle kişisel ya da parti anlamında dâhil olmak da başkasının suçu veya algısı değil, değil mi?
Ha bir de yol meselesi var ki; yıllardır Gündoğdu geçidiyle başlayan tartışmalar yeni yeni, o da Karacan’ın müdahil olmasıyla çözüme kavuşurken, A.Ü. karşısından Ankara istikametine gidecek 100 metrelik yolu yapamayıp, Stadyum yolları konusunda ahkâm kesmek de Ak Parti lehine değil, aleyhine işliyor.
Bunun gibi onca örnekten sonra şapkayı önüne alıp düşünen herkes bu işin “Büyükerşen algı yapıyor” gerekçesi ile açıklanamayacağını bilmeli sanırım. Bu yüzden 5 sene beklemiş ve Bakanlar Kurulu’nda yeni imzaya açılmış 3. Üniversite de, şehir hastanesi de, 25 binlik planlarda da biraz daha sakil, biraz daha bu işi daha önceki süreçlere benzetmeden yürütmek gerekliliğini sık sık hatırlamak lazım.
Ben Ak Parti cephesinin bu algı bahanesini yıkarak farklı bir strateji geliştirmesi gerektiğine inanıyorum. Yapılan işlerin tamamlanması, yapılamayacak olanların dillendirilmemesi ve yapımına başlanan işin bitmeden 5,6 kere prim yapılmaması, hele hele 2,3 seçim döneminde de kullanılacak kadar uzamamasının faydalı olacağını düşünüyorum.
Bir de bazı icraatların sadece Eskişehir’e yapılıyor ve bütçenin tamamı Eskişehir’e harcanmış gibi reklam yapılmaması lazım. YHT örneğinde olduğu gibi işin içinde Ankara ve İstanbul yokmuş gibi davranmak ve sadece Eskişehir yatırımı demek böylesi harika bir yatırımı bile zedeliyor.
Bir de ilçelerle ilgili sürekli şikayet yerine 2,3 aydır gidip yerinde gördüğüm güzel işlerin, projelerin de anlatılması Ak Parti adına son derece gereklidir. Seyitgazi’de, Sarıcakaya’da, Çifteler’de ve onca ilçede dalgalanan da AK Parti’nin bayrağı ve bugünkü meclis çoğunluğu için o ilçelerin herhangi bir seçimde en önemli etken olduğunu unutmamak lazım.
Velhasıl kelam “algı algı” diye her seferinde yanılgı yaşamak yerine, derdi anlatmanın başka bir yolu gerekiyor ve Ak Parti bunu yapmadığı sürece aynı serzenişlere devam edecek gibi geliyor bana.
Evet, bir algı var ama bu ‘yan algı’dan türeyen koca bir yanılgıya dönüşünce, yapılan işin değeri de, kıymeti de siyasete kurban oluyor ve kaş yapayım derken göz çıkartılıyor.
Zira yapılan işlerle ilgili söylem ve süreçlere bakıldığında işin değerini düşüren başkaları değil bilakis partinin temsilcileri.
“24 Mart tarihinde bitecek” diye müjde verilen Yunusemre Devlet Hastanesi önünde, yapımına devam edilen Hastane İnşaatı’nın devam etmesi de, geçen sene “19 Mayıs tarihine yetişecek” denilen Stadyum İnşaatı’nın da devam ediyor olmasını algı değil, bitiş müjdesi verilen yanılgılar itibarsızlaştırıyor. Üstelik bitmemiş stadyumun isim tartışmalarına da öyle ya da böyle kişisel ya da parti anlamında dâhil olmak da başkasının suçu veya algısı değil, değil mi?
Ha bir de yol meselesi var ki; yıllardır Gündoğdu geçidiyle başlayan tartışmalar yeni yeni, o da Karacan’ın müdahil olmasıyla çözüme kavuşurken, A.Ü. karşısından Ankara istikametine gidecek 100 metrelik yolu yapamayıp, Stadyum yolları konusunda ahkâm kesmek de Ak Parti lehine değil, aleyhine işliyor.
Bunun gibi onca örnekten sonra şapkayı önüne alıp düşünen herkes bu işin “Büyükerşen algı yapıyor” gerekçesi ile açıklanamayacağını bilmeli sanırım. Bu yüzden 5 sene beklemiş ve Bakanlar Kurulu’nda yeni imzaya açılmış 3. Üniversite de, şehir hastanesi de, 25 binlik planlarda da biraz daha sakil, biraz daha bu işi daha önceki süreçlere benzetmeden yürütmek gerekliliğini sık sık hatırlamak lazım.
Ben Ak Parti cephesinin bu algı bahanesini yıkarak farklı bir strateji geliştirmesi gerektiğine inanıyorum. Yapılan işlerin tamamlanması, yapılamayacak olanların dillendirilmemesi ve yapımına başlanan işin bitmeden 5,6 kere prim yapılmaması, hele hele 2,3 seçim döneminde de kullanılacak kadar uzamamasının faydalı olacağını düşünüyorum.
Bir de bazı icraatların sadece Eskişehir’e yapılıyor ve bütçenin tamamı Eskişehir’e harcanmış gibi reklam yapılmaması lazım. YHT örneğinde olduğu gibi işin içinde Ankara ve İstanbul yokmuş gibi davranmak ve sadece Eskişehir yatırımı demek böylesi harika bir yatırımı bile zedeliyor.
Bir de ilçelerle ilgili sürekli şikayet yerine 2,3 aydır gidip yerinde gördüğüm güzel işlerin, projelerin de anlatılması Ak Parti adına son derece gereklidir. Seyitgazi’de, Sarıcakaya’da, Çifteler’de ve onca ilçede dalgalanan da AK Parti’nin bayrağı ve bugünkü meclis çoğunluğu için o ilçelerin herhangi bir seçimde en önemli etken olduğunu unutmamak lazım.
Velhasıl kelam “algı algı” diye her seferinde yanılgı yaşamak yerine, derdi anlatmanın başka bir yolu gerekiyor ve Ak Parti bunu yapmadığı sürece aynı serzenişlere devam edecek gibi geliyor bana.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...
YAZARLAR
-
Et ithalatından utanmalıyız
Kerem Akyıl
-
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Ali Baş
-
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Tarkan Demir
-
Çocuklarımızı koruyalım!
Seval Erci
-
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Ahmet D. Canoruç
-
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
Kaan Özcan
-
At hırsızı
Rifat V. Halas
-
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
Funda Morgül
-
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Prof. Dr. Turan Akman Erkılıç
-
Kazım Kurt’un koltuğu
Arif Anbar
-
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
Hilal Köver
-
Sürdürülebilir kulüp kültürü
Konuk Kalem
-
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Tülin Karagöz
-
Düşükler neden tekrarlar?
Op. Dr. Alper Turgut
-
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
Soner Yüksel
Et ithalatından utanmalıyız
Erken seçimi CHP mi istiyor vatandaş mı?
Anadolu Üniversitesi’nde dananın kuyruğu kopuyor!
Çocuklarımızı koruyalım!
İlk yarıda fişi çekmek gerekiyor
Hedef göstermek bu kadar kolay olmamalı!
At hırsızı
Buluşur, yer - içer ve dağılırlar
2023 giderken bir iki konuda hal ve gidişimiz…
Kazım Kurt’un koltuğu
Ya Cumhuriyet olmasaydı...
2023 yılında bizi neler bekliyor?
Düşükler neden tekrarlar?
Eskişehir ve Alkol Ruhsatları
