Yediden yetmişe bütün Eskişehirlilerin sıdkını sıyıran bir çalışma var.
Nedir o?
OEDAŞ’ın gerçekleştirdiği elektrik altyapı çalışmaları.
Yetkililer, söz konusu çalışmanın bir süre daha gerçekleşeceğini ifade edip yurttaşlarımızdan sabır bekliyor.
Biz de sabrediyoruz haliyle…
*
Ancak sık sık kesilen elektrikler yüzünden elektrikli aletlerimiz bozulabiliyor.
Peki, bu zararı kim karşılayacak?
Tabii ki sorumlu enerji şirketleri!
Ancak gelin görün ki sorumlu şirketler “bize ne kardeşim” deyip geçiyorlar.
*
Ama artık böyle bir cevap veremeyecekler!
Elektrik kesintileri nedeniyle maddi zarara uğrayan vatandaşlarımızın zararını, bir güzel karşılamak zorunda kalacaklar!
*
Nasıl mı?
Anlatayım…
İstanbul Bayrampaşa’da, bir enerji dağıtım şirketinin altyapı çalışması yapması nedeniyle sık sık elektrikler kesiliyormuş.
Nazire Serbest isimli bir şahsın elektrikli aletleri, yüksek voltaj nedeniyle bozulmuş.
Mağdur Nazire Serbest, servis çağırmış ve 1821 liraya elektrikli eşyalarını yaptırmış. Bununla beraber hemen Tüketici Hakem Heyetine başvuru yaparak elektrik dağıtım şirketinin zararı karşılamasını talep etmiş. Elektrik dağıtım şirketi bu talebe karşı çıkmış. Ancak Tüketici Hakem Heyeti, zararın tamamının elektrik dağıtım şirketi tarafından ödenmesine karar vermiş.
*
İşte bu karar, emsal niteliği taşıyor!
Uzmanlar ise şunu söylüyor: Yüksek voltaj ya da trafo patlaması nedeniyle elektrikli eşyalarınız bozulursa hemen servis çağırın ve rapor alın. Bununla beraber vakit geçirmeden Tüketici Hakem Heyetine başvurun. Yanınıza emsal kararı da alın. Böylelikle, zararınızın, sorumlu olan elektrik dağıtım şirketi tarafından karşılanmasına ilişkin karar çıkacaktır.
*
Yani Eskişehirliler, elektrikli ev aletleri elektrik kesintilerinden kaynaklanan bir nedenle bozulursa, servis raporunu aldıktan hemen sonra emsal kararla beraber Tüketici Hakem Heyetine gitsinler ve haklarını arasınlar!
Atatürk gibi liderlere, Büyükerşen gibi yöneticilere ihtiyacımız var
Çok çok kısa özetle…
*
Yılmaz Büyükerşen, 8 Kasım 1937 tarihinde doğdu.
Akademisyen ve ciddi bir siyasi kariyere sahip.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı, Anadolu Üniversitesi eski rektörü.
Liseyi Eskişehir Atatürk Lisesi’nde okudu.
1962’de Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nin ilk mezunları arasında yer aldı.
1966 yılında doktorasını tamamladı. 1968 yılında doçent, 1973 yılında profesör oldu.
1976’da mezun olduğu akademinin başkanlığına seçildi.
1982’de Anadolu Üniversitesi rektörlüğüne getirildi. 1987’de aynı göreve tekrar atandı.
2 dönem Radyo Televizyon Yüksek Kurulu başkanlığını yürüttü. 1994 yılında 3984 Sayılı Kanunun çıkarılmasıyla bu görevinden ayrıldı.
Türkiye’nin ilk Sinema ve Televizyon Okulu’nun kuruluşunu Eskişehir’de gerçekleştirdi.
Mustafa Kemal Atatürk’ün, Anıtkabir Müzesi’nde bulunan birebir boyutlardaki balmumu heykelini yaptı.
Eskişehir’e ikinci üniversitenin kazandırılması ile dünyada tek olan Açıköğretim Fakültesinin kurulmasına öncülük etti.
Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın kuruluşunda da başroldeydi.
*
1999 yerel seçimlerinde Demokratik Sol Parti’den aday olan Yılmaz Büyükerşen, oyların yüzde 44’ünü alarak Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
2004 yerel seçimlerinde, oy oranını yüzde 45’e çıkararak aynı göreve tekrar seçildi.
2009 yerel seçimlerinde ise yüzde 50’nin üzerinde oy ile yeniden Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
27 Ocak 2011’de, istifa etmesini isteyen Demokratik Sol Parti yönetiminin talebine uyarak, bu partiden istifa etti.
27 Şubat 2011’de Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçti.
2014 yerel seçimlerinde dördüncü kez Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.
DİSK önderliğinde gerçekleşen “Solda Birlik” toplantılarında ve diğer sol senaryolarda adı sık sık geçen Büyükerşen, 2004 yılında DSP eski Genel Başkanı Bülent Ecevit tarafından yapılan genel başkanlık teklifini geri çevirdi.
2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde de, Cumhurbaşkanı adaylığı için ismi geçti.
Prof. Dr. Ayhan Şahenk Vakfı’nda yönetim kurulu üyesi olan Büyükerşen, aynı zamanda Kanal D’nin kurucularından.
Büyükerşen, resim ve heykel gibi güzel sanatlara yatkınlığını, rektörlüğü döneminde üniversitelere açtığı bölümler ile özel yaşamında ürettiği balmumu heykellerde gösterdi.
Belediye başkanlığı döneminde de Eskişehir’e kazandırdığı heykellerle sanata ilgisini belli etti, yine bu heykellerle halka mesaj verme amacı güttü, bu nedenle zaman zaman muhalefet tarafından politik eleştirilere maruz kaldı.
Kendi adını taşıyan Türkiye’nin ilk balmumu heykel müzesini, 19 Mayıs 2013 tarihinde açtı.
Ve Büyükerşen, 2019’da yapılan seçimlerde de seçilerek, beşinci kez belediye başkanlığı koltuğuna oturdu.
*
Şimdi, Yılmaz Büyükerşen’le ilgili niçin böyle bir özet geçme gereği duydum?
Anlatayım…
Çankaya Belediyesi, her yıl, Cumhuriyet’in ilanına ilişkin çeşitli etkinlikler düzenliyor.
Bu yıl, Cumhuriyet’in 96’ncı kuruluş yılı olması münasebetiyle düzenlenen etkinlikler kapsamında ilk kez verilen ‘Cumhuriyet’e Değer Katanlar’ ödülleri sahiplerini buldu.
İlber Ortaylı ve Altan Öymen ödüle layık görüldü.
Dil Derneği, Cumhuriyet gazetesi ve Sözcü gazetesi de ödül alan kurumlar arasındaydı.
Ve Yılmaz Büyükerşen…
Laik ve demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne değer katanlar arasında yer alarak ödülünü aldı.
Bununla beraber dedi ki: “Eğer Atatürk’ün kurduğu cumhuriyete en küçük bir katkımız olduysa ne mutlu bizlere. Çünkü cumhuriyetin kazanımları ile bugünlere kadar gelmiş birisi olarak, ne hizmet yaparsam yapayım son nefesime kadar kendimi Atatürk’e borçlu hissetmeye devam edeceğim.”
*
Son söz: Cumhuriyet’imizin gelişerek var olabilmesi için Mustafa Kemal Atatürk gibi liderlere, Yılmaz Büyükerşen gibi ilerici yöneticilere ihtiyacımız var.
Nabi Avcı neden gündeme getirdi?
AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, AK Parti Genişletilmiş Odunpazarı İlçe Danışma Kurulu toplantısında uçak seferleri ile ilgili açıklama yapmış ve “dolduracağınıza dair söz verin yardımcı olayım” demişti. Avcı’nın, ortada böyle bir gündem maddesi yokken niçin bu yönde bir açıklama yaptığı merak konusu oldu. Nedenini öğrendim! THY’nin, bir uçağına ‘Sivrihisar’ ismini vermesiyle beraber Eskişehir Sanayi Odası yöneticisi Recep Taşel Nabi Avcı’ya atıfta bulunarak, “Eskişehir’de uçak seferleri başlatılsın, ilk seferi Sivrihisar uçağı yapsın” şeklinde bir paylaşım yapmıştı. Bununla beraber Nabi Avcı, Recep Taşel’i aramış ve bilgi vermiş. İşte, Nabi Avcı’nın uçak seferleriyle ilgili beklenmedik bir konuşma yapmasının nedeni buymuş.
YHT’yi alamayız, avcumuzu yalarız!
Hani şu yerli ve milli yüksek hızlı tren projesi var ya… Hah, işte o proje bakanlık tarafından güya hızlandırılmış. Bununla beraber Sanayi Odalarına, doldurulmak üzere bir form gönderilmiş. Özetle, şehirlerdeki sanayilerin hangi alanlarda ve ne düzeyde faaliyet gerçekleştirdikleri istenmiş. Ancak söz konusu form, Eskişehir Sanayi Odası’na, 26 Ekim tarihinde ulaşmış. Buna rağmen bakanlık, 30 Ekim tarihine kadar cevap verilmesini istemiş. Yani aslına bakılırsa, ESO’ya, dört günden daha az bir süre verilmiş. Olacak iş mi şimdi bu? Diğer şehirlere nasıl bir tavır gösterildi bilmiyorum. ESO yöneticilerinin, bakanlığın böyle bir çalışma yapacağından daha önceden haberi var mı, onu da bilmiyorum. Ancak şunu hissediyorum: Eskişehir her zaman olduğu gibi, YHT’nin üretilmesi hususunda da avcunu yalayacak!
Eskişehir Başarı Ödülleri
Genç bir isim. Rahat durmuyor. Bir şeyler yapmak istiyor. Aslına bakılırsa yapıyor da. Bir dergisi var ve dikkat çekiyor. Bir de internet haber portalı var, canlandırmaya çalışıyor. Ahmet Can Akdemir’den bahsediyorum. Şimdilerde yeni bir şeyin peşinde. Belli alanlarda başarılı olmuş isimlerin ödüllendirileceği bir organizasyona imza atıyor. Eskişehir Başarı Ödülleri isimli organizasyon, kırk sekiz kategoriden oluşuyor. Hem halk oylaması, hem de jürinin oyu dikkate alınacak. Danışma kurulu da mevcut. Tabii jüri üyeleri ile danışma kurulu özenle seçilmiş, Eskişehir’de kalburüstü ve alanında uzman isimler söz konusu organizasyonun içerisinde. Ne diyelim? Umuyorum ve diliyorum iyi bir organizasyon olur. Bu noktada Ahmet Can Akdemir’e başarılar diliyorum.
Arif bey yaziniz aydinlatici oldu tesekkur ederiz.Akarbasi mahallesi yeigul sok.No :10 da Burak apartmaninda ikamet etmektyiz !2 dairelik apartmanimizda gecen cuma Sofben intenet tv lermzin bircogu hasar gordu .Maddi hasarlar olustu,magduriyetler olustu.Servislerle ugrasiyoruz.Hakem heyetine Basvurularimizi yapmaya hazirlaniyoruz.Bilgilerinize,
Elektrik şirketleri buna bir kılıf uydurur,vatandaşı yine mağdur eder. Bizim memlekette hep kanunların etrafından dolanmak meşhurdur.Örneğin; kredi çeken vatandaşlardan bankalar hep dosya masrafı diye ücretler alıyordu.Bu kanunsuz işe devlet dur dedi ve yasakladı.Fakat bankalar buna bir kılıf uydurdu ve artık kredi çekenlerden sigorta ücreti adı altında %10 kesinti yapıyor,sonrada diyor ki; borcunu bitirince bu sigortaya kesilen parayı sana iade edeceğiz.Borcu bitirip bankadan kesilen paranı istiyorsun,bu sefer banka bunu ya inkâr ediyor yada sigorta şirketinin sözde numarasını veriyor.Diyor ki; paranı sigorta şirketi verecek,ara ki bulasın numaraya çıkan bile yok! Sonra baktın para falan alamayacan lanet olsun deyip işin peşini bırakmak zorunda oluyorsun. Böyle yapa yapa kaç vatandaşı mağdur ediyorlar. Vatandaş yağmurdan kaçarken doluya tutuldu...