Yaşamın İçinden
Akrep ve Kurbağa
Fıkrayı bilirsiniz..
Kurbağa sırtına alıp, dereden karşı tarafa geçirdiği akrep tarafından sokulunca sormuş:
“Ben sana iyilik yaptım. Sen beni neden soktun?”
Akrep Kurbağaya yanıt vermiş:
“Benim karakterim bu..”
--//--
Yazar Ahmet Hakan soruyor:
“Kurbağa kim?.. Akrep kim.. Dere neresi?”
“Kurbağa neden Akrebi sırtına almış?”
“Akrebin derenin ortasında kurbağayı sokmasının karakter dışında başka bir açıklaması olamaz mı?
“Bir de akrebi dinlemek gerekmez mi?”
“Akrebin karakterini bilmeyen kurbağaya dere emanet edilir mi?”
--//--
Gerçekten ilginç..
Günlük yaşamın çelişkilerine örnek olan “Kurbağa- Akrep “örneğini yaşayan kaç kişi, bu olaydan ders çıkarmıştır?.
İşte en basiti içinde bulunduğumuz politik ortam.
Seçimlere iki buçuk ay kala yaşananları sağda ve solda olduğu kadar, iktidarın tepesinde de yaşanılan olaylara bakın..
Yolsuzluk dosyaları kabardı..
Bakanlar değişti..
Yargı allak bullak oldu..
Emniyet çalkalandı..
Yetmedi.
Seçimlere iki buçuk ay kala yerelde adayların bir kısmı belli, bir kısmı belli değil.
Dahası..
Adaylık için aylardır hazırlananlar un ufak edildi..
İster kurbağa deyin,ister akrep..
Bir kabahatli var ama belli, değil..
---//---
İktidar partisi Eskişehir’de suskun..
Parti içinden başkanlık için hazırlananların hevesleri kursaklarında kaldı..
Büyükşehir’e parti dışından aday bulundu..
Odunpazarı ve Tepebaşı halen sallantıda..
Milletvekilleri suskun..
CHP’de sular bir türlü durulmadı.
İl yönetiminden iki kişi ayrıldı.
Arkası gelecek mi, bilen yok.
Eczacı Yücel Yenilmez, küçük yaşına karşın meclis üyesi yapılmıştı..
Mehtap Şenol CHP’de önemli biliniyordu..
Demek ki, günler çok şeyi alıp götürüyor..
Bazılarının yapılan iyilikleri silip süpürdüğü gibi..
--//--
CHP’den Odunpazarı Belediye Başkan adayı Kazım Kurt’a sordum:
“Çalışmalar nasıl gidiyor?. Adaylığınıza karşı çıkan var mı?”
Kazım Kurt yalan söylemez.
“Yok” dedi gülerek:
“Partililer barış istiyor.. Şimdiye kadar itiraz edeni duymadım”
Odunpazarı’nda rakibi kim AKP’den kim olacak belli değil.
Ama şahsen Kazım Kurt’u çok ümitli gördüm..
Bakalım günler ne gösterecek?..
Günlerin getirdiği
Sosyal Demokrat cephede birlik
Geçtiğimiz Pazar günü Atalar caddesinde, Başkan Ahmet Ataç’ın seçim bürosu açılışı vardı..Geniş bir salonda yapılan hazırlıkları gördükten sonra “Kırım Derneğine uğradım.. Baktım burada da bir hazırlık var.. Sorduğumda Prof. Dr. Yılmaza Büyükerşen, Kazım Kurt ve Ahmet Ataç’ın ziyarete gelecekleri söylendi. Tekrar Ataç’ın hazırlığı yapılan seçim bürosuna uğradım.. Açılışa yarım saat olduğu halde, koca salon dolmuştu.. öyle bire baktım.. Gelenlerin arasında Yıldıztepe, Emek ve Uluönder’den tanıdıkları gördüm.. Ataç’ı, Büyükerşen’i, Kazım Kurt’u ve Gaye Usluer’i dinlemek için gelenlerin sayısı bir hayli fazlaydı..Erdal Caferoğlu, Yaşar Özel, İbrahim Arslan’la selamlaştık. Bir ara Meclis Üyelik başvurusu tartışılan Bekir Sıtkı Saraç’ı gördüm. Fuat Gürcüoğlu konuşamadık ama selamlaştık sadece. J.Nur Süllü geldi koşarak, Büyükerşen işaret ederek, Nur’u yanına aldı.. Toplantıya katılan Vural Yürük ve Nihat Çuhadar’la konuştuk.. Erdal Çakıcıer’i sordum.. Neden gelmediğini bilen çıkmadı.
Ahmet Ataç güzel konuştu.. Birlik ve beraberlikten söz ederek ”Şeker’e Işıklar ve Mamure mahallesine güveniyorum.. Yalnız buraları almak yetmez. Eskişehir’i toptan almalıyız. Dahası Türkiye’de iktidar olmalıyız. Türkiye’nin kurtulması için buna mecburuz” dedi. Ahmet Ataç’ı halk seviyor.. Alkışlardan ve alkış sonrasında gösterilen sevginin ayrı bir yeri var. Halk Yılmaz Büyükerşen’e sevgi ile karışık saygı duyuyor. Çocuğu ile gelen kadınlar. Arkadaşları ile gelen gençler. Yaşını başını almış kadın ve erkekler.. Seviyorlar Yılmaz Hoca’yı.. Hatıra fotoğraf çektirmek için yarış ederlerken ” Yılmaz Hoca nerde, biz orda” diyenleri gördüm. . Konuşmadan sonra birlikte resim çektirme yarışına girenlerden bir gencin ”Bu fotoğrafı evimin en güzel yerine asacağım” demesi çok ilginçti.. Prof. Dr. CHP’nin Parti Meclisi üyesi Gaye Usluer meydanlarda konuşmaya alışmaya başladı. Kendisini dinletmeyi başaran Gaye Hoca’yı ” Kim bu kadın “ diye merak edenlerin sayısı bir hayli fazlaydı.. Kazım Kurt’a gelince.. Mamure mahallesi sakinleri kendisini çok seviyor olmalı ki, uzun süre bırakmadılar.. Sorduğumda ” Kazım bey bizden biri” dediler.. Yıldıztepe’den Dr. Muharrem Şenel ile konuştuk. Aynı ekibin içinde olanlardan biri aynen ”Kırgınlık ve küskünlük kalmadı. Seçimde başarılı olmak için çalışıyoruz” dedi ..Mamure Mahallesinde şunu gördüm Vatandaş Ahmet Ataç’tan memnun. Kazım Kurt’u tanıyor.. Yılmaz Büyükerşen’e ayrı bir sevgi duyuyor.. Seçimlere 70 gün kala politika hava sevgi ve saygıyla karışık gidiyor.Önemli olan da bu değil mi?. Hizmet edenleri görmek.. Onlara yeniden hizmet etmeleri için görev vermek..