AK Parti’yi Burhan Sakallı birleştirebilir

O halde Sakallı, üslubuna uygun bir biçimde masaya yumruğunu vurmalı, AK Parti teşkilatının kendine gelmesini sağlamalı, Karacan ve Doğan’ı da birleştirerek ayrışmayı ortadan kaldırmalı.

25 Ocak 2019 08:30
A
a
Sütiş Eskişehir
AK Parti’de özellikle son altı aydır yaşanan olumsuz gelişmeleri hepimiz biliyoruz. Partiye zarar veren bu olumsuz gelişmeler bugün sönümlense de, her an alevlenebilecek bir köz halinde duruyor.

*

Özellikle seçime iki ay kala, AK Parti MKYK Üyesi ve Eskişehir Milletvekili Harun Karacan ile AK Parti Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Volkan Doğan arasındaki gerilim devam ediyor; Karacan ve Doğan, hiçbir seçim çalışmasında bir araya gelmiyor. Bu durum teşkilatı bir hayli rahatsız ediyor. Dahası, bir önceki seçimde AK Parti’ye oy vermiş seçmenin zihnini, şu sorunun kurcalamasına neden oluyor: Kendi içerisinde çatlama olan AK Parti’ye, acaba bir kez daha oy vermeli miyim?

*

Tabi, bir önceki seçimde AK Parti’ye oy vermiş olan ve kararsız olan seçmen, aynı zamanda şunu da sorguluyor: AK Parti’nin sloganı ‘gönül belediyeciliği’ ancak daha partililer birbirlerinin gönlüne girebilmiş değiller. Birbirlerinin gönlünü almaya bile çalışmıyorlar. Bu halde mi gönül belediyeciliği yapacaklar?

*

Bakın…
Şunu anlatmaya çalışıyorum aslında: Karacan-Doğan gerilimi, sadece bu iki isme zarar vermekle kalmıyor. AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhan Sakallı’yla, Tepebaşı Belediye Başkan Adayı Hasan Tuç’a da dolaylı olarak zarar veriyor.

*

O halde, AK Parti’nin yapması gereken net. Biri çıkacak, Karacan ile Doğan’ı bir araya getirecek, kozlarını paylaşmalarını ve barışmalarını isteyecek; barışmazlarsa bile, şimdilik baltalarını gömmeleri konusunda ikna edecek. Bunu yapabilecek tek kişi var. Kim o? Tabii ki Burhan Sakallı… Çünkü Sakallı’ya muhalif olanlardan, Sakallı’yı sevenlere kadar herkesin ortak bir düşüncesi var: Burhan Sakallı kibar, naif, sevecen bir kişiliğe sahiptir ve küskünleri barıştırır, birleştirir.

*

O halde Sakallı, üslubuna uygun bir biçimde masaya yumruğunu vurmalı, AK Parti teşkilatının kendine gelmesini sağlamalı, Karacan ve Doğan’ı da birleştirerek ayrışmayı ortadan kaldırmalı.

Sağlık şarlatanları!

Son dönemde sülük tedavisi, hacamat gibi ‘alternatif tıp’ başlığı altında hastalara uygulanan çeşitli yöntemler gündemde. Sağlık çalışanlarının bir bölümü bu yöntemlere sert bir tavırla karşı çıkarken, bir bölümü ise destekliyor ve hatta hastaların üzerinde uyguluyor.

*

Bu noktada, Türk Tabipler Birliği Genel Sekreteri Bülent Nazım Yılmaz’ın görüşlerine başvurdum. Bakın Yılmaz, ‘alternatif tıp’ adı altında uygulanan yöntemleri nasıl değerlendiriyor. Okuyalım…

*

PARA İÇİN SUİSTİMAL

“Tıbbın alternatifi olmaz, bir kere onu söyleyeyim. Ama sağlık uygulamalarında, tarihsel birikimler önemlidir. Şimdi insanların daha uzun, daha iyi ve daha mutlu yaşamalarını sağlamak, aslında sağlık çalışanlarının bir sorumluluğudur. Fakat bu talepler, tarih boyunca istismar edilmiştir. Şimdi aslında, bu geleneksel alternatif tıp uygulaması bu boyuta geldi. Gerçekten bu alandan para kazanmak için bu alanı suistimal etmeye yatkın büyük bir kitleyle karşı karşıyayız. Bunların bir kısmı doktor ve doktor olduklarını özellikle söylüyorlar, ama bunlar modern tıbbı reddediyorlar.

SÜLÜK UYGULAMASI ÖLDÜREBİLİR!

Bakın modern tıbbı reddederek topluma sağlık hizmeti veremezsiniz. Modern tıp, toplumun ihtiyaçları çerçevesinde üretilir. Modern tıp eğitimini, toplumcu tıp eğitimini reddederek eğer sağlık hizmeti vermeye çalışırsanız, bunun bir adı toplumun sağlık ihtiyaçları üzerinden şarlatanlık yapmaktır, öte yandan toplum sağlığını riske sokarsınız. Bakın ben bugün bir hekim olarak bunun birçok zararını biliyorum. Mesela sülük uygulamasıyla bir sürü kanamayla gelen, alerjiyle gelen, yaşamsal anlamda sıkıntılar yaşayan birçok hasta geliyor. Ne yazık ki bugün birçok hastada bu yöntemlerin uygulandığını görüyoruz.

ASLA ÇIKIKÇIYA GİTMEYİN

Son dönemde hiç olmadığı kadar çıkıkçılara gidiliyor. Bu çok tehlikelidir. Yani çocukların sakat kalması vesaire… Ha, bizim çocukluk dönemlerimizde gidiliyordu ancak çaresizlikten gidiliyordu. O dönemlerde ortopedi uzmanlarının sayısı çok sınırlıydı, imkanlar çok sınırlıydı. Ancak artık eskisi gibi değil. Mesela ben Eskişehir’de 1993 yılından beri hekimlik yapıyorum. O zamanlar bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda ortopedi uzmanı vardı. Şimdi ise sadece Eskişehir Şehir Hastanesinde 7-8 ortopedist hekim arkadaşımız var ve son derece iyi hizmet üretiyorlar. Ama öte yandan ne olduğu belirsiz, hiçbir vasfı olmayan bir kişiye biz çocuklarımızı ve toplumu teslim edemeyiz. Yani müthiş yan etkileri var, müthiş zararları var. Hele hele çocuklarda bir uzvun kaybı bile yaşanabilir. Biz buna izin veremeyiz. Tıp, modern bir bilim alanıdır. Ama bir yanıyla da toplumun tarihsel birikimini gözetir ve onu da paraleline alarak ilerler; toplumcudur ve toplumcu olmalıdır da.

O HEKİMLER CEZALANDIRILIYOR

Biz Türk Tabipler Birliği olarak, bu alanı suistimal eden bütün hekimler hakkında etik soruşturmalar açıyoruz. Onur kurullarımızı göreve davet ediyoruz. Ve o hekimler cezalar alıyorlar. Öte yandan, toplumun sağlık hakkını korumak sadece hekimlerin görevi değildir. Öncelikli sorumluluk Sağlık Bakanlığı’ndadır. Bakanlık bu uygulamalara karşı gereken tepkiyi göstermelidir. Toplum da kendi sağlık hakkına sahip çıkmalıdır tabi.”
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
yeter 26 Ocak 2019 09:11

Acaba ESES için ne yaptınız

0 0 Cevap Yaz
MHP'li 25 Ocak 2019 17:46

Eskişehir yıllardır yerinde sayıyorsa CHP ve AKP'nin yüzündendir. Birbirlerini baltalamaktan başka bir şey yapmadılar. Burada CHP kazanıyorsa sorumlusu birbiri ile sürekli kavga eden koltuk, makam ve rant peşinde koşan AKP'nin yerel teşkilatlarıdır. 15 belediyenin 13'ünde aday çıkartıp 2 kırsal ilçede MHP'yi destekliyorlar. (Kaldı ki buralarda dahi "Neden aday çıkartmıyoruz?" diye olay çıkarttılar.) Cumhur İttifakı zarar görmesin diye, merkez ilçe beklentisi olan MHP ses çıkartmıyor. Bunlar aday beğenmeyip kavga ediyorlar. Bu kafayla CHP'den belediye alamazsınız!! Sandığa gider sadece MHP Meclis üyelerine verir, gerisini boş bırakırım..

1 8 Cevap Yaz
soru

hadi verdik oyu sonra ne olacak?

2 0
Mehmet Ay 25 Ocak 2019 15:30

MHP de akpartiye oy verecek kişi yok.nerde eski MHP liler CHP ye oy vermeleri mümkünmüydü.şimdiki MHP ne eski MHP, nede mhp liler eski ülkücü..eğer mhp eski ruhunda olsa bu şehirde CHP belediye vs alamaz

3 4 Cevap Yaz
eses 25 Ocak 2019 11:39

bu şehre en büyük zararı kendileri verdi.herşeyi engellediler.otobüs alımından tutunda,oto sanayinin kentsel dönüşümü vs vs. anlat anlat bitmez. bu seçimde meclis çoğunluğunuda kaybedecekler.

2 7 Cevap Yaz
Ali cenap 25 Ocak 2019 09:48

Birkere akparti gene 3-0 mağlup olmaya aday..sen odunpazarını tepebaşını MHP ye vermezsen Büyükşehir ide alamazsın gene parayı verip düdüğü çalacak...Reis niye Eskişehir e gelmedi bişmiyormu eskişehir il yönetiminin ne olduğunu Eskişehir de sağır sultan bile biliyorsa Reis doymadıysa bu ülkeyi yönetemez. ümidini kesmiş.burası 2.ciddi İzmir. Elleme insanlar layık olduğu insanlarca yönetilsin.

4 13 Cevap Yaz
Esnaf 25 Ocak 2019 09:01

Birakin yesinler birbirlerini.Hatta sakalli yumrugu masaya degil,yanindakilerin gozune vursun! Nedenmi? Eskisehire yerelde yapilacak hayirli,faydali isleri engellemek icin ellerinden geleni yapmislardi.Siyasi egolari icin yapmislardi.(Gunes enerjisi projesi,otobus satin alimi gibi).Simdi de ayni siyasi egolari icin birakin da birbirlerini yesinler.Hak,adalet yerini bulsun,Ilahi adalet tecelli etsin.....

3 15 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi