Arif Anbar yazdı
Gözbebeğimiz Eskişehir’imizin kurtuluşunun 96’ncı yıldönümünü geride bıraktık.
Bu vesileyle büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
Onlara minnet borcumuzu asla ödeyemeyiz…
*
Kurtuluş kapsamında Eskişehir’de birçok etkinlik düzenlendi.
Hepsi birbirinden kapsamlı, birbirinden anlamlı ve birbirinden değerliydi.
Ancak dikkat çeken bir organizasyon gerçekleştirildi bu yıl kentimizde.
Gerçekleştiren kurum Odunpazarı Dernekler Platformu.
Söz konusu platform, Kurşunlu Külliyesi’nden başlayan ve Vilayet Meydanı’nda sonlanan görkemli bir yürüyüşe imza attı.
Söz konusu organizasyonun fikir babası ya da mimarı ise platformun onursal başkanı ve aynı zamanda AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan’dı.
*
Öyle bir organizasyondu ki bu, günler öncesinden duyuruları yapıldı.
Bu anlamda televizyonlar, gazeteler, dış reklam alanları ve sosyal medya etkin olarak kullanıldı.
Profesyonel denebilecek videolar ve görseller hazırlandı vesaire…
Öyle olunca da söz konusu organizasyondan beklenti yükseldi.
Şunu ne bir biçimde ifade etmeliyim ki kamuoyunun bu beklentisi karşılandı.
Yüzlerce Eskişehirli tek vücut olmuş, ellerinde Türk Bayrakları ve Atatürk vurgusuyla, olaysız bir biçimde kurtuluş yürüyüşünü gerçekleştirdi.
*
Yürüyüş konusunda detaya girmeyeceğim.
Zira meslektaşlarımızın bazıları, söz konusu yürüyüşün olumlu ve eleştirilecek yanlarını etkili bir biçimde kaleme almışlar.
O nedenle ben bu yürüyüşü, başka bir yönüyle incelemeye çalışacağım.
*
Bu ve bunun gibi organizasyonları yıllar boyunca hangi kurumlar yapmıştı ve sahiplenmişti?
CHP, ADD, ÇYDD ve MSD gibi kurumlar…
Yani sosyal demokrat-solcu-ulusalcı diyebileceğimiz kurumlardan bahsediyorum.
Söz konusu kurumların yaptığı bu organizasyonlar kitlesel organizasyonlar olduğu için, AK Parti’linin de, MHP’linin de sempatisini kazanıyordu.
Hatta AK Parti’li ve MHP’lilerin, sosyal demokratların gerçekleştirdiği bu organizasyona katıldıklarına sıklıkla şahit oluyorduk.
E, bu organizasyonlarda öne çıkan kişilerin CHP’li belediye başkanları olduğunu düşünürsek, AK Parti ve MHP’ye gönül vermiş yurttaşlarımız, CHP’li belediye başkanlarına olumlu bir gözle bakıyordu.
*
Bu sefer ne oldu?
Kitlesel yapılan milli bir yürüyüşü örgütleyen kuruluş, Odunpazarı Dernekler Platformu oldu.
Platformun yapısına bakacak olursak…
AK Parti’ye oldukça yakın, muhafazakar-milliyetçi bir yapısının olduğunu net ifadelerle aktarmak yanlış olmaz.
Zaten yürüyüşte öne çıkanlar da, AK Parti’nin önde gelen isimlerinden Nabi Avcı, Emine Nur Günay, Zihni Çalışkan ve Volkan Doğan.
*
O zaman şunu söyleyebiliriz.
Konu terse döndü.
Sürekli sosyal demokrat-solcu-ulusalcı örgütlerin yaptığı kitlesel milli birlik yürüyüşünü bu kez, muhafazakar-milliyetçi bir örgüt gerçekleştirdi.
Ve yine yürüyüşe muhafazakar-milliyetçi vatandaşlarımızın yanında, sosyal demokrat-solcu-ulusalcı yurttaşlarımız da katıldı.
Dahası, sosyal demokrat-solcu-ulusalcı yurttaşlarımızın; AK Parti ve özelinde Nabi Avcı, Emine Nur Günay, Zihni Çalışkan ve Volkan Doğan’a karşı ön yargılarının bir nebze de olsa ortadan kalktığını düşünüyorum.
Çünkü bu yürüyüşte verilen en temel mesaj şuydu:
“Bayrak hepimizin, istiklal Marşı hepimizin, Atatürk hepimizin, devlet hepimizin ve hepimiz bu değerlere sahip çıkmak ve yüceltmek için sağcısıyla-solcusuyla tek vücut olup mücadele veriyoruz.”
*
Muhafazakar-milliyetçi bir kurumun, sosyal demokrat-solcu-ulusalcı kurumların yıllardır gerçekleştirdiği bu ve bunun gibi organizasyonların faydasını geç de olsa kavraması oldukça önemli bir gelişme.
Çünkü böyle organizasyonların, kent-vatan birliği ve bütünlüğü hususunda fazlasıyla anlamlı olduğunu düşünüyorum.
*
“Söz konusu etkinliğin siyasi bir amacı yok mu” diye sorarsanız…
Tabii ki var.
Zira kim ya da hangi kurum yaparsa yapsın bunun gibi her etkinliğin mutlaka bir siyasi amacı vardır.
Bu anlamda Eskişehirli AK Parti’lilerin ve muhafazakar-milliyetçilerin kafasının açıldığını düşünüyorum.
Dahası, ciddi bir anlayış değişikliği yaptıklarına inanıyorum.
Sosyal demokrat-solcu-ulusalcıların, AK Parti korkusunu ortadan kaldırmak için eski usul-ayrıştırıcı davranışlardan-eylemlerden vazgeçilmesi gerektiği, parti tarafından anlaşılmış.
Özellikle de Eskişehir’de…
*
Her neyse…
Muhafazakar-milliyetçilerin bu ve bunun gibi organizasyonları arttırarak devam ettireceğini düşünüyorum.
Sosyal demokrat-solcu-ulusalcılar da devam ettirecek tabii ki; hatta Adalar’ın Atatürk Caddesi girişinden başlayan büyük 29 Ekim yürüyüşüne sadece iki ay kaldı, bu anlamda yine coşkulu bir yürüyüş bizi bekliyor.
*
Yürüyelim…
Solcular olarak yürüyelim.
Sağcılar olarak yürüyelim.
Muhafazakarlar, milliyetçiler, ulusalcılar, sosyalistler, liberaller olarak yürüyelim.
Vatan için, Bayrak için, İstiklal Marşı için, Atatürk için, milli birlik ve beraberlik için yürüyelim.
Yürüyelim ki devlet yaşasın!