Adını vermeyen bir okurum yazmış:
“Sular yükselince kurbağalar karıncaları...
Sular çekilince de karıncalar kurbağaları yer...
“Kimin kimi yiyeceğine suyun akışı karar verir”
--//--
Okurlarımdan Mahmudiye üzerine yorumlar geliyor..
Neler yazılıyor neler?
Hepsine teşekkür ediyorum..
Bunları zaman zaman köşemde değerlendireceğim..
Bir başka deyişle..
Sevgili İshak Gündoğan’ı kutlamaya gittiğimde genişletip alacağım köşeme.
“Kimin kimi yiyeceğine suyun akışı karar verir” yorumunu yazan okuruma çok teşekkür ediyorum..
Benzetmesi politik ortama tam oturmuş çünkü..
--//--
AKP’nin Mahmudiye’de kaybeden Belediye başkanı adayı Ayşe Güney’le karşı karşıya gelmedim..
Bir bayan olarak saygı duydum kendisine hepsi bu..
Takip ediyorum..
İktidar partisi seçimi kaybedince, kabahatlı Ayşe Güney oldu..
Bazıları eleştiriyor:
Neden aday yapıldı?
Başka aday mı yoktu?
Bir erkek aday bulunamadı mı?
--//--
Politikanın cilvesi işte bu..
Kazandığında göklere çıkarsın..
Kaybettiğinde yerin dibine batarsın..
CHP’li İshak Gündoğan’a destek veren siyasi partileri birleştiren olaylar neden değerlendirilmiyor acaba?
İktidar partisi yöneticileri, AKP’nin dışında ki diğer partilere sorup,
“Bize karşı neden birleştiniz?”demiyorlar..
---//--
CHP’liler ve kendilerine destek verip oylarını iki katına çıkaran güçler konuştu..
Konuşmayan, seçimi kaybeden iktidar partisi AKP’nin yöneticileri.
Suçlanan ise geçen dönemde seçim kazanan AKP’nin adayı Ayşe Güney..
AKP yöneticileri bir toplantı yapıp vatandaşlara sormalılar:
“İktidar olduğumuz halde, neden bize oy vermediniz?”
Sanırım kendilerinin veremediği gerçek yanıtı:
“Seçmenden tıpkı sandık başında aldıkları gibi alacaklardır..”
--//--.
Okurumun gönderdiği yazıda ne diyordu:
“Sular yükselince Kurbağalar karıncaları..
Sular çekilince karıncalar kurbağaları yermiş...
Kimin kimi yiyeceğine suyun akışı karar verirmiş.”
Bilmem anlaşıldı mı?
Günlerin getirdiği
--Tren yolu açık otopark oldu—
Hızlı Tren yeraltına alındı ya.. Eskişehir’de ne kadar başıboş kamyon, kamyonet ve minübüs varsa demiryolunun üstüne çekildi. Tertip yok.. Düzen yok.. Dün köşemizi arayan bir okurumuz dedi ki “Yıllardır konuşuldu.. Demiryolu yeraltına alındığında üzeri park yapılacak denmişti. Demiryolu yer altına alındığı halde ne bakan var, ne karışan. Park yeri bulamayan aracını getirip buraya bırakıyor. Deniryolunun çevresini kaplayan teller söküldü. Herkes kendisine göre park yeri bulup giriyor.. Burasının tertip ve düzenini kim yapacak? Bir an önce başlansa da bu çirkin manzara ortadan kalksa. Çünkü kentin merkezinde ki bu manzara Eskişehir’e gerçekten yakışmıyor..”
İlginç bir konuya değindiği için okurumuza teşekkür ediyoruz. Gerçekten bir zamanlar bu konuda güzel projeler düşünülüyordu.. Unutuldu mu acaba? Şehrin merkezinde oluşan bu bulvara kim ne yapacaksa başlasa da vatandaş rahatlasa iyi olmaz mı?
---Türk-İş’in taziye defteri—
Türk-İş Eskişehir Şubesi başkanı Necat Kılıç, kentsel konularda olduğu gibi toplumsal ve işçi örgütlenmesine yönelik çalışmalarını da sürdürüyor. Necat Kılıç ve arkadaşları en son Soma faciasına ilişkin bir taziye çadırı kurup, açtıkları defterleri, konuya ilgi duyanların görüşlerini yazmalarını istemişlerdi. Bu defterlere şimdiye kadar 600 kişinin Soma faciası ile ilgili görüş belirttiğini açıklayan Necat Kılıç, “İmzalanan defterleri Kırka Maden-İş Başkanı Yılmaz Ayrancı’ya teslim ettik. Maden işçilerimize başsağlığı diliyoruz” derken, imzalı defterleri alan Maden İş Başkanı Yılmaz Ayrancı da “Acımız çok büyük.. 600 kişinin acıyı paylaşan duygularını taşıyan defterleri Soma’ya gönderip, bir müzede yer almasını sağlayacağız. Acımız çok büyük..” şeklinde konuştu Bu olumlu dayanışma için Türk-İş Bölge Temsilcisi Necat Kılıç ve Maden İş Şube Başkanı Yılmaz Ayrancı’yı bu olumlu dayanışma için kutlarken, hayatlarını kaybeden SOMA işçilerine tekrar rahmet diliyoruz…