Özel Ümit Hastanesi Diyetisyeni Ayda Erken, gebelik ve emzirme dönemlerinde annelerin nasıl beslenmesi ve nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda bilgi verdi.
Gebelik ve emziklilik döneminde anne ve bebek sağlığını etkileyen etmenlerden söz eden Diyetisyen Ayda Erken, “Annenin yaşının 18 yaş altı veya 35 yaş üstü olması, gebelik sayısı, çoğul gebelikler, son iki gebelik arasındaki süre, kronik hastalıklar, ilaç kullanımı, genetik yapı ile yeterli ve dengeli beslenme durumu bu etmenlerin başlıcalarıdır” dedi.
Sağlıklı bir bebeğin dünyaya gelmesi için annelerin gebelik dönemi beslenmesi konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erken, şunları söyledi:
“Gebelik süresince annenin yetersiz ve dengesiz beslenmesi sonucu, anemi, ödem, kalsiyum yetersizliği sonucu diş çürükleri, anne ve bebek ölümleri, prematüre ve düşük doğum ağırlıklı bebekler, bebekte zihinsel ve fiziksel gelişim bozuklukları gibi sorunlar görülebilir. Gebe kadın gebeliği süresince, kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılamak, vücudundaki depoları dengede tutmak, anne karnındaki bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişimini sağlamak, emzirmeye hazırlık için salgılanacak sütün enerji ve besin öğelerini karşılamak için yeterli ve dengeli beslenmek zorundadır.”
HANGİ BESİNDEN NE KADAR ALINMALI?
Gebe bir kadının günlük hangi besinden ne kadar miktarda alması gerektiği konusunda bilgi veren Erken, şöyle konuştu:
“Günlük enerjinin yüzde 15’i proteinlerden, yüzde 25’i yağlardan ve yüzde 60’ı da kompleks karbonhidratlardan gelmelidir. Bebeğin büyümesi için gebelik süresince ortalama 950 gram protein depo edilmesi gerekir. Bunu karşılamak için de gebe kadınların günlük 60 gram protein almaları önerilir. Bütün gebelerde et ve türevleri, yumurta, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve kuru meyveler gibi demir içeriği yüksek olan besinlerin tüketimi arttırılır. Folik asitin en iyi kaynakları karaciğer, koyu yeşil yapraklı sebzeler, et, yumurta, süt ve türevleridir. B12 vitamini ise karaciğer, dalak gibi organ etleri, kırmızı et, süt, peynir, yumurta sarısı ve balık eti gibi sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunmaktadır. Et, deniz ürünleri, süt ve türevleri, yumurta ve yağlı tohumların tüketilmesi çinko ihtiyacının karşılanması için önemlidir. Gebelikte Omega-3 alımı, çocukların ileride daha kolay öğrenmesinde ve odaklaşmalarını destekler. Hamilelik sonrası depresyon riskinin azalmasını sağlar. Omega-3 içeriği yüksek besinler kabuklu yemişler ve yağlı balıklardır.”
EMZİRME DÖNEMİNDE BESLENME
Diyetisyen Erken, annelerin emzirme döneminde beslenmelerinde nelere dikkat etmeleri konusunda ise şu önerilerde bulundu:
“Süt veren kadın hem kendi vücudundaki besin öğeleri depolarını dengede tutmak, hem de salgıladığı sütün karşılığı olan enerji, protein, mineral ve vitaminleri almak için yeterli ve dengeli beslenmelidir. Gebe ve emzikli kadın günlük 2-3 su bardağı süt veya yoğurt, 60 gram peynir tüketmelidir. 90- 120 gram et, balık, tavuk tüketimine özen gösterilmelidir. Yüksek kalitede protein içerdiği için her gün 1 tane yumurta tüketilmelidir. Artan vitamin ve mineral ihtiyacını karşılamak için her gün toplam 5-7 porsiyon taze sebze ve meyve tüketilmelidir. Demir emilimini arttırmak için yemeklerle birlikte C vitamininden zengin olan maydanoz, kıvırcık, yeşil biber, domates, portakal, mandalina, kivi, şeftali ve taze meyve suları tüketilmelidir. Sıvı alımı asla ihmal edilmemeli, günlük 8- 9 bardak su ve 3- 4 bardak sıvı alınmalıdır. D vitamini besinlerle yeterince alınamadığından Bunu karşılamak amacıyla günlük ortalama 30 dakika güneşlenmek faydalıdır. Yemeklerde mutlaka iyotlu tuz kullanılmalıdır.”
Kaynak : İHA