Tatil sezonunun başlaması ve hava sıcaklıklarının yükselmesiyle vatandaşlar güneşten korunmanın yollarını araştırmaya başladı. Zararlı ışınların cilt kanseri başta olmak üzere pek çok deri rahatsızlığına sebep olabileceğini belirten Kesikoğlu, güneş kremi, güneş gözlüğü ve şapka kullanımının önemine dikkat çekti. Kesikoğlu, güneş kremi kullanımında yapılan hatalar ve dikkat edilmesi gereken noktaları açıklayarak, "Güneşten mutlaka korunmamız gerekiyor" dedi.
"HEM FİZİKSEL HEM DE GÜNEŞ KORUYUCU İLE KORUNULMALI"
Güneşin zararlı ışınlarından korunma yöntemlerini açıklayan Kesikoğlu, "Öncelikle güneşin dik geldiği saatlerde sabah 11.00 ile 15.00 saatleri arasında mümkünse korunmasız dış ortamda kalmamak gerekiyor, en ideali bu ama tatil döneminde bu pek mümkün olmuyor. Onun dışında fiziksel korunma çok önemli yani giysilerle korunmak, özellikle geniş kenarlı sık kumaştan dokunmuş bir şapka ile yüz, kulaklar, boyun bölgesinde enseyi korumak için çok önemli. Ultraviyole korumalı güneş gözlükleri hem gözü hem de göz çevresindeki deriyi korumak için mutlaka kullanılmalı. Vücut için de uzun kollu giysiler ve pantolon gibi yine ince kumaştan yapılmış giysilerle fiziksel korunmak çok önemli. Bir de mümkün olduğu kadar gölgelik alanlarda ve güneşin etkisini azaltan ortamlarda bulunmayı öneriyoruz. Bunun dışında açıkta kalan deri bölgeleri için güneş koruyucuların kullanımını öneriyoruz. Güneş koruyucu kullanımında öncelikle kişinin deri tipine göre, yaşına göre seçimler yaparak, çocuklarda ise mineral etkili dediğimiz fiziksel bariyer oluşturan koruyucuları öncelikle tercih ediyoruz. 6 aydan küçük çocuklarda güneş koruyucu önermiyoruz, onların fiziksel olarak korunması daha uygun. Erişkinler için de kişinin deri tipine göre seçim yapılmalı. Mesela yüz bölgesinde genellikle krem veya yağlı ciltler için jel formunu tercih ederken gövdede losyon formu uygulama açısından daha uygun olacaktır. Yine yaş ve deri tipi önemli. Kuru ciltlerde daha yağlı kremler kullanılırken, yağlı ve akneye yatkın ciltlerde ise su bazlı jel ya da kremleri tercih etmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"GÜNEŞ KORUYUCULAR GÜN İÇİNDE MUHAKKAK YİNELENMELİ"
Güneş koruyucu kremlerin gün içinde yinelenmesi gerektiğini ifade eden Kesikoğlu, kullanılması gereken miktarla ilgili de bilgiler verdi. Kesikoğlu, "Güneşe çıkmadan sürülen güneş kremi cildimizi korumak için tüm gün yeterli olmuyor. Güneş koruyucu ürünler dış ortama çıkmadan en az 15-20 dakika önce sürülmeli ve 2 saati geçmişse veya havuza, denize girip çıkmışsak, duş almışsak, havluyla kurulanmışsak, krem vücudumuzdan uzaklaşmışsa tekrar yinelememiz gerekiyor. Kullanılan miktar ise bir erişkin tüm vücut için bir şat bardağı olarak da ifade edilen 30 mililitre kadar olmalı. Bu yüz için olacaksa bir çay kaşığı miktarı veya kişinin işaret ve orta parmağını içerecek uzunlukta kullanılacak miktar yeterli olacaktır. Kol ve bacaklar için, kollar için 1'er çay kaşığı, sırt için 2, bacaklar için 2'şer çay kaşığı ölçüsü kullanabiliriz. Bir de faktör olarak yaz ayları için en azından 30 faktörün üzerinde olmalı" dedi.
"CİLT KANSERİNE SEBEP OLABİLİYOR"
Kesikoğlu, güneşin zararlı ışınlarının cilt kanserine kadar pek çok rahatsızlığa sebebiyet verdiğini belirterek," Özellikle öğle saatlerinde dışarıda kaldığımız zaman güneşin zararlı etkilerini ortaya çıkaran fotonlar(Görünmez elektrik partikülleri) korunmasız cilde yüzde 100 geçiyor. Biz koruma faktörünü artırdıkça bunun geçişi mesela 15 faktörde yüzde 95'e, 30 faktöre çıktığımızda yüzde 97'ye, 50 faktör üzerinde ise yüzde 98'e kadar engelliyor. Yani güneşin zararlı etkilerinin deriye geçişini engellemiş oluyoruz. Korunmasız çıktığımız zaman güneş yanığı riski var. Normalden fazla miktarda ultraviyole B'ye maruz kaldığımızda birçoğumuzun yaşadığı 10-12 saat sonra başlayan ciltte kızarıklık, yanma hissi, eğer çok uzun süre kalmışsak su dolu kabarcıklar gibi güneş yanığı riski artar. Hayatında 5-6 kez güneş yanığı geçirenlerde ise deri kanseri gelişimi riski de yüzde 50'nin üzerine çıkıyor. Bunun dışında güneş ışınları deri yaşlanmasını hızlandırıyor ve yoğun ultra viyoleye maruz kalmak leke oluşumu riskini özellikle cildi yatkın olan kişilerde leke artırıyor. Bu nedenlerle en önemlisi tabi ki deri kanseri gelişimi riskini önlemek adına güneşten korunmamız gerekiyor" diye konuştu.