“DOĞAL BİR ŞEY YOKTUR”
Gerekli güvenlik önlemleri alındıktan sonra müzelerde sosyal faaliyet gerçekleştirmekten daha doğal bir şey olamayacağını öne süren Altınsapan, “Müzelerde sosyal organizasyonlar olur mu, olmaz mı?” sorusuna da açıklık getiren Altınsapan, “Müzelerde eserlerin niteliğine göre güvenlik önlemleri alındığı takdirde, yani daha açık konuşmak gerekirse esere zarar vermeyecek gerek fiziki, gerek herhangi bir şekilde (sesin, havanın veya oksijenin getirdiği zararlar gibi) maddesel bir zarar gelmeyecek güvenlik önlemleri alındığı takdirde insanlarımızın, toplumumuzun, halkımızın müzelerin içerisinde sosyal faaliyetlerini gerçekleştirmesinden doğal bir şey yoktur. Bilakis bunu kendi adıma desteklemekteyim. Eti Arkeoloji Müzesi’ne gelince; geçtiğimiz aylarda buranın müdürü olan çok değerli Dursun Çağlar Beyefendiyi hakkın rahmetine uğurladık. Çok büyük gayretler göstermiş, Eskişehir’e gönül vermiş müze müdürü bir arkadaşımızdı. Ben olayın detaylarından haberdar değilim. Ancak her türlü güvenlik tedbirinin de alındığına inanmaktayım. Bu şekilde bir kanaatim olduğunu sizlere ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
“BURSA’YLA BAĞDAŞTIRILMASINI DOĞRU BULMUYORUM”
Eskişehir’de yaşanan olayın Bursa’daki olayla bağdaştırılmasını doğru bulmadığını da aktaran Prof. Dr. Altınsapan, şöyle devam etti:“Ben bunu doğru bulmuyorum. Bu bir müzedir. Müzeler de sosyal kurumlardır. Varlık nedenleri geçmişte meydana getirilen, geçmişte ortaya çıkartılan unsurların günümüzdeki insanlara gösterilmesi, ifade edilmesidir. Böyle bir yerde de böyle bir organizasyonların olmasında da hiçbir sakınca olmadığı düşüncesindeyim. Bakanlık da bakacaktır. Dediğimi gibi herhalde onlar da güvenlik durumunu değerlendireceklerdir. Bir güvenlik sıkıntısı olacağını da düşünmüyorum.” (İHA)