×

Gençleri içine çeken bataklık: 18 yaş altı...

Gençlerin suça ve şiddete olan eğilimlerinin artış nedenlerini değerlendiren Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği Eskişehir Şube Kurucusu Faik Alkan, “Çocuklarımız gerçekten bir bilinmezlik içerisinde yüzüyorlar. Gelecekleri tartışmalı, umutları yok” dedi. Alkan ailelere de, “Çocuklarınızla ilgilenin. Onlarla arkadaş olmaya, sorunlarını dinlemeye çalışın” çağrısında bulundu. 

Türkiye son zamanlarda bir şiddet sarmalı içinden geçerken, araştırmalar şu an 18 yaş altının işlediği suçların yaklaşık yüzde 40'ının yaralama, bıçaklı ya da silahlı saldırı üzerine olduğunu gösteriyor. Gençlerdeki marjinalleşme ve şiddet eğilimlerine yönelik açıklamada bulunan Tüm Öğrenci Velileri Dayanışma Derneği Eskişehir Şube Kurucusu Faik Alkan, soruna toplumsal ve sistematik olarak bakılması gerektiğini söyledi. Eğitimcilerin uzun zamandır bu konuda velilere çağrıda bulunduğunu belirten Alkan, “Eskişehir kamuoyunda velilere bir kez daha seslenmek istiyorum: Çocuklarınızla ilgilenin. Onlarla arkadaş olmaya, sorunlarını dinlemeye çalışın. Türkiye’de en temel sorun, eğitimle elde edecekleri bir sonuç olmayacağını düşünüyorlar. Bu da beraberinde umutsuzluğu getiriyor” ifadelerini kullandı. 

YÜKSELEN AŞIRI SAĞIN ETKİSİ

Şiddete yönelimin tek suçunun oyunlar olmadığının altını çizen Alkan,“Bu sorun bir oyuna indirgeniyor Türkiye’de ama tek sorun oyun değil. Sadece Türkiye’de değil neredeyse dünyanın tamamında, gelişmiş ülkeler de dâhil olmak üzere yükselen bir aşırı sağ var. Aşırı sağın da kurduğu oyunlar var. Strateji oyunları, dünya savaşları, günlük hayat içerisinde yabancı düşmanlığı yükseliyor. AFD’nin (Almanya için Alternatif Partisi) Gençlik örgütlenmesinin yaptığı ‘yabacılar bu ülkeden nasıl gönderilir’ oyunu şu anda internet üzerinde gençler tarafından oynanmakta. YouTube başta olmak üzere denetleme araçlarını iyi kullanmak lazım” şeklinde konuştu. 

AİLELER MERKEZDE OLMALI

Bu konudaki sorumluluğun yalnızca okullara ve eğitimcilerde olmadığını söyleyen Alkan, “Aileler işin merkezinde olmak zorunda. Çocuklarımız gerçekten bir bilinmezlik içerisinde yüzüyorlar. Gelecekleri tartışmalı, umutları yok. Günün sonunda baktığımız zaman yalnızlaşıyorlar. Günümüz gençlerinden önemli sorunlarından birisi de sosyalleşme. Bu araçlar ellerinden alınmış durumda. Bizim çocuklarımız sadece sınavlar ve dersler konusunda hatırlanıyor aileler tarafından. Günlük hayat içerisinde ‘Bu çocukların ne sorunu var?’, akşam eve geldiklerinde ‘Günün nasıl geçti?’ değerlendirmesini ailelerimizin ne yazık ki yüzde 90’ı yapmıyor. Dolayısıyla odasına kapanan, dış dünyayla ilişkisini kesen çocuklar sanal bir gerçeklik içerisinde yaşamaya devam ediyorlar. Dünyanın da gerçekliğinin bu olduğunu sanıyorlar. Şiddet olgusu da biraz buradan besleniyor” dedi.

ÇARPICI ARAŞTIRMA

Sosyal mecraların yasaklanması veya internet erişimine kısıtlama getirilmesinin bir çözüm üretmeyeceğini vurgulayan Alkan, “Yasaklamayla, polisiye tedbirlerle çözülecek bir şey değil bu. Ne Milli Eğitim Bakanlığı’nın ne Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ne de başka bir bakanlığın interneti kısıtlamasıyla olmaz. Yasaklayarak dünyanın hiçbir yerinde buna bir çözüm üretilemedi. Bu iş eğitimden geçiyor ama eğitimin de tek başına okullarda olamadığını biliyoruz. Çocuk belli saate kadar okulda sonra dışardaki hayatın içerisine akıyor. Burada aileler önem taşıyor. Son zamanlarda şiddet sarmalı ülkede gündeme gelince biz hem dernek hem de sendika olarak araştırmalar yapıyoruz. Yaptığımız araştırmalardan çıkan sonuçlara baktığımız zaman, çocukların yüzde 70’inden fazlası aileleriyle günlük konuları konuşamıyor. Kapalı bir aile modeli karşımıza çıktı” açıklamasını yaptı.

NEFRETLE İFADE EDİYORLAR

Ebeveynleriyle bağı kopan gençlerin kendilerini ifade etmek için sosyal medyaya yöneldiğini belirten Alkan,  “Çocuk bunun çözüm yolu olarak kendini sosyal medya ve sanal ortamlarda ifade etmeye başladı. Bu ifadesizlik sonucu olarak da baktığımız zaman, Türkiye toplumunun bir kuşak önce hiç alışık olmadığı şeyleri tartışır hale geldik. Önceki kuşaklar şiddet sarmalıyla, vandalizmle, yabancı düşmanlığıyla yoğurulmadı. Ama şu anda yetişen gençlerimize baktığımız zaman yabancı düşmanlığı, kendisinin sevmemek, hayvanları sevmemek, doğayı sevmemek var. Sadece özüne nihilist olarak dönen gençlerle karşı karşıyayız. Buradan ailelere bir kez daha seslenmek istiyorum, lütfen çocuklarınızla ilgilenin” diye konuştu.