"EMEKLİLERLE ALAY EDİLİYOR"
Açıklanan enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Şanlı, yaptığı hesaplamaları dile getirerek beklenen zammı şöyle değerlendirdi: "Özellikle bu TÜİK rakamlarına göre bir enflasyon hesaplaması yapılıyor. Bugün İstanbul Ticaret Odası enflasyon rakamını en düşük yüzde 75 gösteriyor. Enflasyon Araştırma Grubu ise yüzde 121 gösteriyor. Yani burada TÜİK'in emeklilerden yana olmadığını ve yanıltıcı olduğunu, gerçek rakamları açıklamadığını düşünüyoruz. 2008 yılında emeklilerin en düşük emekli maaşı, asgari ücretin yüzde 10 üzerindeydi. O yasal güvence kaldırılmasaydı şu anda en düşük emekli maaşı 25 bin lirayı geçiyor, 30 bin lirayı buluyordu. 2001 yılında en düşük emekli maaşıyla 8 buçuk çeyrek altın alınabiliyordu, bugün ki fiyatlarla çarparsanız 35 bin liraya yakın bir rakam yapıyor. Bugün ise emekli maaşı 10 bin lira, emekli 10 bin liraya 2 buçuk çeyrek altın bile alamıyor. Bu rakamlar açık açık ortada. Çay simit hesabı yapsınlar. Eskişehir'de bir anne babanın iki çocuğuyla birlikte sadece bir çay bir simit yese bile 6-7 bin lira ödemeleri gerekiyor. Yani bu koşullarda emeklinin 10 bin lirayla yaşamını sürdürmesi mümkün değil. Resmen emekliler de alay ediliyor. Bence 2024 yılı emekliler yılı değil, emeklilerin açlık ve sefalet yılı olarak tarihe geçecek. Eğer bu düzenlemeleri gerçekten bu rakamları gözeterek emekli maaşlarını yeniden düzenlemezlerse emekliler bu seçimde onlara gereken dersi verdi ama bundan sonraki seçimde iktidarda hiçbir zaman olmayacakları bir cezayla cezalandıracaktır.""RESMEN EMEKLİYE ÖLÜN DİYORLAR"
9 bin lira altında maaş alan emeklilerin gelecek zamdan yararlanamayacağını ifade eden Şanlı, emekli maaşlarına seyyanen zam yapılması gerektiğini ifade ederek, "Kök maaşı uygulamasında özellikle Sosyal Güvenlik Reformu'nu 2008'den sonra getirdiler. O kök maaş uygulamasıyla şu anda hala kök maaşı 5 bin 500- 6 bin lira olanlar var. Eğer bu kök maaşına yüzde 25 artış yapılırsa, 9 milyona yakın emekli yine 10 bin lira almak zorunda kalacak. Bu resmen emekliye 'Ölün!' demek. Ama 10 bin liranın üzerinde olanlar ya da kök maaşı 9 bin lira üzerinde olanlar yüzde 25'ten yararlanabilecek. Onların da maaşlarında 2 bin veya 4 bin lira bir artış olacak. Yüzde 25'in üzerinde artış yapılsa dahi eğer emeklere seyyanen zam yapılmazsa yine açlık sınırı altında kalacaklar. Çünkü açlık sınırı 25 bin lirayı geçti. Eğer seyyanen zam vermezse emeklilerin yaşam mücadelesini sürdürmesi mümkün değil. 9 milyon emeklinin bu ülkede yaşam hakları var. Bu haklarını kimse yok sayamaz. Cumhurbaşkanı bunu görmeli, iktidarda bunu görmeli. Bugün Mehmet Şimşek'in uygulamak istediği program Cumhurbaşkanı'nın isteği üzerinde uygulanan program ve sonuç olarak Cumhurbaşkanı ne dediyse onu yapacak. Şu andaki reformlarda yine emeklileri yok sayan, asgari ücretliyi yok sayan, onu da yoksullaştıran bir program. Biz emekliler de tepkilerimizi göstereceğiz, mücadelemizi yükselteceğiz. Artık bizleri kandıramazlar. Emeklerin kanacak hali kalmadı. Alay edilecek durumda da değiliz" ifadelerini kullandı.Vatandaş da beklenen zamla ilgili 'yetersiz' ifadelerini kullanarak, şöyle değerlendirdi;
"EMEKLİYİ KURTARMAZ"
Emekli vatandaş Cahit Gıcı, beklenen zammın yetersiz olduğunu belirterek, "Yüzde 25 zam yeterli değil. En düşük emekli maaşının açlık sınırı civarında olması gerekiyor. Ev kiraları 10-15 bin lirayken ve gıda maddelerine sürekli zam geliyorken yüzde 25'lik zam hiçbir emekliyi kurtarmaz" dedi."EMEKLİLER HİÇ YERİNE KOYULUYOR"
En düşük emekli maaşının asgari ücret üzerinde olması gerektiğini belirten emekli vatandaş Mehmet Zeki Günay, "Yüzde 25 zam kesinlikle yeterli değil. En düşük emekli maaşı asgari ücret üzerinde olmalı. Emeklilerin zaten yüzde 18'i çalışmaya devam ediyor ama 70 yaşında bir adam nasıl çalışıp evine bir şey getirecek? Emekliler acı bir durumdayken hiç yerine koyuluyor. 40-50 senesini hizmet vererek geçiren bir emekli, asgari ücretin üzerinde maaş almalıdır" diye konuştu."SÜRÜNÜYORUZ"
Bir başka emekli vatandaş Emine Seviç ise,"10 bin lira maaş alıyorum, sürünüyoruz. Simit alırken bile zorlanıyoruz. Kendi memleketimizde mülteci durumuna düştük. Emekliyi mahvettiler, yazıklar olsun!" ifadelerini kullandı.