×

DOĞRU BESLENMEK İÇİN İPUÇLARI

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Yeşim Özcan, Ramazan ayının yaz dönemine denk gelmesiyle iftarla sahur arasındaki saatlerde beslenme konusunda dikkatli davranılması gerektiğini belirterek bu ayı sağlıklı bir şekilde geçirmenin yollarını anlattı. 

Rahat ve sağlıklı bir Ramazan geçirmenin yollarını anlatan Beslenme ve Diyet Uzmanı Yeşim Özcan, sahuru geçiştirmenin hastalıklara davetiye çıkardığını belirtti. Uyumadan önce bir şeyler atıştırmanın da kişilerin sağlığını olumsuz etkilediğini aktaran Özcan, “Sahuru sadece su içerek geçiştirmek veya uyumadan önce bir şeyler atıştırmak kişilerin sağlığını olumsuz etkiliyor. Ramazanda öğün sayısı azaldığı için gün boyu alınması gereken besin ihtiyacının da sadece iftar ve sonrasında yenilen besinler ile sağlamak mümkün olmuyor. Bu sebeple sahur öğününü kesinlikle atlamamak gerekiyor. Sahurda yumurta, peynir ve süt gibi uzun süre tok tutan protein grubuna ağırlık verilmesi gerekiyor. Ramazan ayının vazgeçilmezi olan pide sık tüketilse de, özellikle sahurda tam tahıllı ekmek kan şekerini dengelemeye yarıyor. Bir avuç içi büyüklüğündeki pide 1 dilim ekmekle eşdeğer oluyor. Sahurda fazla yağlı, kızartma, hamur işi gibi besinler önerilmiyor. Ayrıca tüketilen tuz miktarına da dikkat etmek gerekiyor. Ramazan ayında dengeli beslenmeyip, sahur öğününü geçiştiren kişilerde kan şekeri düşüklüğü, mide problemleri, şişkinlik, tansiyon yükselmesi görülebiliyor. Öğün sayısının azalması ile beraber yorgunluk ve halsizlik yaşanıyor” dedi.

"İFTAR ÖĞÜNÜNE PEYNİRLE BAŞLAYIN"
İftar sofralarında pek çok çeşitte besin yer aldığını aktaran Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Yeşim Özcan, iftar sofralarının vazgeçilmezleri arasında yer alan güllaç, pide, şarküteri ürünleri, hamur işi gibi yüksek kalorili besinlerin kararında tüketilmediğinde vücuda ciddi zararlar verdiğini vurguladı. Özcan, “İftara öncelikle 1 dilim peynir, 2 -3 adet zeytin ve 1 bardak su içerek başlamak gerekiyor. Bu besinler gün içerisinde düşen tansiyonu toparlamaya yarıyor. 1 kase çorba içtikten sonra yemekleri oldukça yavaş yemek ve iyi çiğnemek de hem fazla tüketimin önüne geçiyor hem de hazımsızlık sorunu yaşamayı önlüyor. İftardan sonra şekersiz hazırlanan meyve kompostosu, gün içerisinde susuz kalmış vücuda sıvı desteği sağlıyor. Sütlü tatlılardan güllacın, haftada 2 kereden fazla tüketilmesi önerilmiyor. Tatlı, iftar yemeğinden 1 saat sonra ara öğün olarak tüketilebiliyor. Tatlı yerine ara öğün olarak meyve de tercih edilebiliyor. Gün içinde susuz kalan vücudun sıvı gereksiniminin artıyor” ifadelerini kullandı.

"RAMAZAN'DA DA DİYET YAPILABİLİR"
İftardan sonra belirli aralıklarla 6 bardak su içmeye özen gösterilmesi gerektiğini söyleyen Yeşim Özcan, Ramazan ayında da diyet yapılabileceğini aktararak konuşmasına şöyle devam etti:
“İftar ile sahur arasında 2 adet şekersiz maden suyunun da içilebilir. Oruç tutan kişiler Ramazan ayında diyet yapamayacaklarını düşünüyor ancak normalden daha az öğün tüketimi diyete engel olmuyor. Besin içeriklerinin düzenlenmesi ile vücut direncini düşürmeden diyetisyen kontrolünde diyete devam edilebilir. Özellikle iftardan sonra yapılacak yarım saatlik yürüyüşler kilo kaybının devam etmesinde önemlidir.”