Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Balaban’dan sosyal medya uyarısı
Eskişehir Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Ayten Balaban, 16 yaş ve altındaki çocuklar için sosyal medya düzenlemesiyle ilgiliyasakların tek başına yeterli olmayacağını vurgulayarak,“Etkin internet kullanımı eğitimi verilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü yasaklar, teknolojik açıdan kolayca aşılabiliyor; hatta bazen aileler bu sürece farkında olmadan katkı sağlıyor” dedi.
Eskişehir Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Ayten Balaban, 16 yaşın altındaki çocuklar için planlanan sosyal medya düzenlemesine dair değerlendirmelerde bulundu. Konunun ciddiyetine dikkat çeken Balaban, internet ve sosyal medyanın bilinçsizce kullanımının çocukları suça sürüklediğini ifade ederek, yasakların yeterli olmayacağını söyledi.
SOSYAL MEDYA SUÇA SÜRÜKLÜYOR
Konunun ciddiye alınması gereken bir mesele olduğuna dikkat çeken Balaban,“Ancak doğru bir perspektiften ele alınıp alınmadığına dikkat edilmelidir. Meslek hayatımın 18 yılına dayanarak söyleyebilirim ki, çocukların işlediği suçlar zamanla ciddi bir şekilde yön değiştirmiştir. Eskiden daha çok basit kavgalar veya hırsızlık gibi suçlar ön plandayken, günümüzde sosyal medya ve internet suçları, çocukların “suça sürüklenen çocuk” sıfatına sahip olmasına neden olmaktadır. Bunun başlıca sebebi, internet ve sosyal medyanın bilinçsizce kullanılmasıdır” diye konuştu.
EĞİTİM DAHA KIYMETLİ
Sorunun sadece yasaklarla çözüme ulaşılacağını düşünmediğini ifade eden Balaban, “Örneğin, çocuklar için internet kullanımı konusunda yaş sınırı 13’ten 16’ya çıkarıldı. Fakat bu tür düzenlemelerin yanı sıra eğitimin çok daha kıymetli olduğunu düşünüyorum. Günümüz toplumunda üç yaşındaki çocukların elinde bile telefon var. Ortaokul çağındaki çocuklara da aileler, çeşitli zorunluluklardan dolayı telefon vermek durumunda kalıyor. Çocuklar bu cihazlarla internet sitelerine veya oyun platformlarına kolayca erişebiliyor. Bu nedenle, etkin internet kullanımı eğitimi verilmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü yasaklar, teknolojik açıdan kolayca aşılabiliyor; hatta bazen aileler bu sürece farkında olmadan katkı sağlıyor” dedi.
ÇOCUKLAR RİSK ALTINDA
Balaban, ailelerin bilinçli olması ve kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Aileler bilinçlendiğinde ve eğitimin temeli sağlam atıldığında, yasal düzenlemeler daha etkili hale gelebilir. Ne yazık ki, ülkemizde bilgi kirliliği ve bilgi eksikliği büyük bir sorun. Bu durum, çocukların cinsel suçlara veya siber zorbalığa maruz kalmasına, gizliliklerini koruyamamalarına yol açıyor. Çocuklar, teoride özel hayatlarının önemini bilse de, internet ortamında pratikte bunu uygulamakta zorlanıyorlar. İnternet, çocuğun güvenliğini çarşı ortasında bırakmaktan daha riskli hale getirebiliyor.”