Özel Eskişehir TSG Anadolu Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Kutlu Teberik, Türkiye’de yaklaşık 60 bine yakın hastanın diyaliz ve böbrek nakli ile yaşamlarını sürdürdüklerini belirterek, sinsi seyreden böbrek hastalığını belirtilerin çoğunun ileri evrelerinde ortaya çıktığını anlattı.
Kronik böbrek hastalığı hakkında konuşan Üroloji Uzmanı Op. Dr. Kutlu Teberik, en yüksek risk gruplarının şeker hastaları, tansiyonu yüksek hastalar, kalp-damar hastaları ve ailesinde böbrek hastalığı olanlar ile yaşlıların olduğunu söyledi. Obezite, sigara, böbrek taşı, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, sık ağrı kesici ilaç kullanımı, bağ dokusu hastalıkları ve düşük doğum ağırlığının da böbrek hastalığına yol açacağına dikkat çeken Dr. Teberik, “Halen ülkemizde 60 bine yakın hasta diyaliz veya böbrek nakli tedavileri altında yaşamını sürdürmektedir. Türkiye’de erişkinlerin yüzde 15,7’sinde çeşitli evrelerde kronik böbrek hastalığı bulunduğunu gösterilmiştir. Bu oran, basit bir hesapla ile Türkiye’de yaklaşık 7,5 milyon kronik böbrek hastalıklı kişi bulunduğu, yani her 6-7 erişkinden birinin böbrek hastası olduğu anlamına gelmekte ve sorunun boyutunun tahmin edilenin çok üzerinde olduğuna dikkat çekmektedir” dedi.
“İDRARDA YANMA, KANAMAYA VE KÖPÜRMEYE DİKKAT EDİN”
Kronik böbrek hastalığının, ileri evrelerinde vücudun tüm sistemlerini etkilediğini belirten Op. Dr. Teberik, hastalık hakkında şunları söyledi:
“Bunlar arasında yeni başlayan hipertansiyon, idrar yapmada güçlük veya yanma, idrardan kan gelmesi, idrarda köpürme, geceleri sık idrara çıkma, göz etrafında veya bacaklarda şişlik, susama hissinde artma, halsizlik, güçsüzlük, çabuk yorulma, iştahsızlık, solukluk, cilt renginde değişiklik, uyku bozuklukları, kaşıntı, bulantı ve kusma, ayaklarda his bozuklukları ve nefes darlığı sayılabilir. Ancak, kronik böbrek hastalığının sinsi seyreden bir hastalık olduğunu ve bu belirtilerin çoğunun hastalığın ileri evrelerinde ortaya çıktığını unutmamak gerekir. Bu nedenle, kronik böbrek hastalığı için risk faktörlerine sahip isek, belirtilerin ortaya çıkmasını beklemeden doktora başvurmalıyız. Kontrol için belirtilerin ortaya çıkmasını beklersek, geç kalmış olabiliriz.”