200 yılda ortaya çıkan bir gerçek
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. M. Sinan Erginel, KOAH’ın temel nedeni olan kirli hava soluma sorununun, son 200 yılda sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan bir gerçeklik olduğunu belirterek, “İnsan eliyle ve ‘kalkınma’ adına ortaya çıkan bu sorun, bir kader değildir” ifadelerine yer verdi.
Dünya KOAH Günü sebebi ile açıklama yayımlayan Prof. Dr. M. Sinan Erginel, ‘Türkiye'de Hava Kirliliği: Kara Rapor’ başlıklı çalışmayla ilgili de bilgi verdi. Rapora göre; Türkiye'de 81 ilin 80'inde hava kirliliğinin, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) hava kalitesi limitini aştığının bildirildiğini anlatan Prof. Dr. M. Sinan Erginel, "Hava kirliliğinin yaygınlaşarak bir halk sağlığı sorunu haline geldiğine dikkat çekilen raporda; kentleşme, ulaşım ve sanayileşmenin bir kısır döngü içinde birbirini etkilediği ifade edilmiştir. Türkiye'de ve dünyada hava kirliliğine neden olan sanayi tesislerinin başında ise kömürle çalışan termik santrallerin geldiği bilinmektedir. Rapora göre, kömürlü termik santraller nedeniyle Türkiye’de her yıl en az 2 bin 876 erken ölüm, 4 bin 311 hastaneye yatış ve 637 bin 643 işgünü kaybı yaşanmaktadır. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’de 80’den fazla termik santralin kurulmasının planlandığı göz önüne alındığında, ülkemizde KOAH’ın yaygınlığını, KOAH nedeniyle hastaneye yatışları ve bu hastalıktan ölümleri önlemenin önemli oranda güçleşeceği öngörülebilir. Bu durum, ‘sürdürülebilir kalkınma’ bakış açısının yerini ‘sürdürülebilir bir gelecek ve yaşam’ın alması gerektiğini açıkça göstermektedir. KOAH’ın temel nedeni olan kirli hava soluma sorunu, son 200 yılda sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan bir gerçekliktir. İnsan eliyle ve ‘kalkınma’ adına ortaya çıkan bu sorun, bir kader değildir. Bu anlamda KOAH; insan eliyle, kalkınma ve serbest ticaret gerekçeleriyle oluşturulan, ulus ötesi tütün ve fosil yakıt endüstrisinin ve yoksulluğun neden olduğu bir hastalıktır. Oysa temiz hava solumak doğuştan kazanılmış bir insan hakkıdır” diye belirtti.